Engelli üyelere baskı yapılıyor mu?

 

Son günlerde Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi`nde engelli Türk Sağlık Sen üyelerine hastane yönetimi tarafından gereksiz bir baskı uygulanmaya başlandığını belirten Türk Sağlık-Sen Çanakkale Şube Başkanı Turan Çavdar; “Sorunlarını hastane yönetimine aktaran engelli üyelerimiz sorunlarına çözüm beklerken karşılarına hastane yöneticilerinin baskı ve yaptırımlarıyla( Mobbing) karşılaşmışlardır. Devletin engelli kadrolarıyla devlet memurluğuna aldığı ve pozitif ayrımcılık yapılması gereken engelli sağlık çalışanlarına yapılmak istenen bu uygulamayı esefle kınıyoruz” dedi.

 

“Engelliler Kanununda da belirtildiği üzere; `Doğrudan ve dolaylı ayrımcılık dahil olmak üzere engelliliğe dayalı her türlü ayrımcılık yasaktır. Eşitliği sağlamak ve ayrımcılığı ortadan kaldırmak üzere engellilere yönelik makul düzenlemelerin yapılması için gerekli tedbirler alınır. Engellilerin hak ve özgürlüklerden tam ve eşit olarak yararlanmasını sağlamaya yönelik alınacak özel tedbirler ayrımcılık olarak değerlendirilemez` maddesi ile `Engellilerin toplumdan tecrit edilmeleri ve ayrı tutulmaları önlenir” diyen Çavdar; “Engellilerin diğer bireylerle eşit koşullarda bağımsız olarak toplum içinde yaşamaları esas olup, özel bir yaşama düzenine zorlanamazlar. Engellilerin topluma dahil olmaları ve toplum içinde yaşamaları amacıyla bireysel destek hizmetleri de dahil olmak üzere ihtiyaç duydukları toplum temelli destek hizmetlerine erişimleri sağlanır` hükmüne yer verilmiştir. Yaşadıkları hayatta zaten birçok zorlukla karşılaşan engelli arkadaşlarımıza hastane yönetiminin bu şekilde davranması ve birde onlar tarafından zorluk çıkarması kabul edilebilir bir yaklaşım değildir. İşe girdikleri günden beri işlerini layıkıyla yapan ve çalışma arkadaşlarınca gösterdikleri performanstan dolayı taktir toplayan bu çalışma arkadaşlarımıza yapılan ayrımcılığı ve çıkarılan zorlukları tüm kamuoyunun bilmesini istiyoruz. Kendileri yaşadıkları sıkıntıları hiçe sayıp her gün diğer çalışanlardan farksız bir şekilde kurumlarına hizmet etmekte olan bu arkadaşlarımıza yapılan bu zulmü kabul etmiyoruz. Denetlemelerde 99 puan aldıklarını söyleyen yöneticiler yaptıkları bu uygulamayı da bu puanın içine dahil etmişler midir. Engelli bir arkadaşımız, geçirmiş olduğu rahatsızlığından dolayı kurumu ve çalışanları sıkıntıya düşürmemek adına, stres derecesi yüksek görevinden azlini istemiş ve bu üyemize, bir üst kuruma yazı yazılarak artık burada sana ihtiyaç yok demek suretiyle kurum dışında bir yerde çalışmasının istenmesi çok manidar bir durumdur” şeklinde konuştu.

 

Çavdar sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Son zamanlarda hiçbir gerekçe gösterilmeden rahat yerlerde çalıştırılan yardımcının yardımcısı yapılan yer yok ama yapacak bir şeyde yok diyen yöneticilere şimdi ne oldu da bu arkadaşlarımızı bu şekilde yok saymak ve kurum dışına göndermek istemektedirler. Görme engeli olan ve işini layıkıyla yapan ve çalışmasından dolayı herkes tarafından takdir gören başka bir çalışan üyemiz idareci tarafından interneti kesilmek ve zemin katta çalışma şartlarına uygun olmayan camı ve havalandırması bulunmayan görme engeli olduğu bilindiği halde çalışacağı yerde hiçbir iş güvenliği önlemi alınmadan orada çalışacaksın denilmesi çalışan arkadaşlarımızın psikolojisinin ne şekilde olumsuz olarak etkileyeceğini düşünmek bile kaygı vericidir. İşe 15-20 dakika geç gelen bir başka engelli üyemizin hastane yöneticileri tarafından savunmasının istenmesi ve bunu bir baskı aracı olarak kullanılmasının doğru olmadığını düşünmekteyim. Toplu taşıma araçlarıyla işe gelmeye çalışan arkadaşlarımızın 10 15 dakika işe geç gelmiş olmaları işleri aksatmış mıdır veya o gün işe sadece geç gelen ve kendisinden savunma istenen başka bir çalışan var mıdır diye buradan kendilerine sormak istiyorum. Buradan tüm yöneticiler seslenmek itiyorum. Engelli olmaları sebebiyle hayatlarında zaten yeterince zorluk yaşayan bu kişilere birde siz değerli yöneticilerin zorluk yaşatmak yerine onların hayatlarında kolaylık sağlamalarını ve hayata tutunmak adına onlara yardımcı olmalarını ve bu uygulamaları yapan yöneticilere gerekli uyarıların yapılmasının doğru olacağını düşünmekteyim.”