Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilk ve ortaöğretimler için hazırlanan eğitim müfredatı açıklandı. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz , “15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Millî Birlik Günü” konusunun yanı sıra “Cihat” konularının da müfredat konularında yer alacağını belirtti. Yeni müfredatta yer alan bazı konular eğitim sendikaları tarafından eğitimde laiklik anlayışının yok sayılmaya çalışıldığı sebebi ile eleştirildi. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Eğitim Sen Şube Başkanı Savaş, müfredatta dini değerlerin bütün derslerde verilmeye çalışıldığını ifade ederek; “Değerler eğitimi adı altında kendi özlemlerini kurdukları dünyanın değerlerini tüm müfredata serpiştirerek veriyorlar. Tüm müfredatı dini motiflere boyadılar” dedi. Eğitim Şube Başkanı Mantaş ise yeni bir dindar kesim oluşturulmaya çalışıldığını belirterek; “AKP’den çağdaş, modern, laik bir eğitim sistemi beklemek çok ütopik olur. Bunlar hedeflerine uygun olarak son dönem dediğimiz icraat ve sistemlerinin oturduğu, kendi anlayışları nezdinde kindar ve dindar bir nesil yetiştirme konusunda ki ürünlerini yetiştirmeye çalışacaklardır” dedi. Mantaş, aynı zamanda Eceabat’ta bulunan Öğrenci Konuk Evi’de dâhil olmak üzere dini propaganda yapıldığını iddia etti.
“Müfredatta ilgili kişiler yer almadı”
Müfredat hazırlanırken ilgili kurumları ve tarafların, üniversitelerin, hocaların, hiçbir şekilde düşüncelerine yer verilmeden hazırlandığını belirten Eğitim Sen Şube Başkanı Savaş; “Onlara sorulmadan Bakanlık yetkilileri, kendi kadroları ile birlikte hazırladılar. Müfredatın içeriğine baktığımızda, anti bilimselliğinden tutun, anti laikliğe varana kadar, oradan tutun cinsiyetçi, egemen ideolojiyi tekrar kutsayan yönlerin ağır bastığını görürüz. Özellikle, ilköğretimin ilk sekiz basamağında seçmeli derslerin yoğun bir şekilde tekrar ele alınması, öğrencilerin bu anlamı ile diğer derslerde hiçbir kaynak erişimi mümkün olmazken, ancak dini derlerin kaynak kitaplarına erişimi çok çabuk olabiliyor. Ancak, diğer derlerin kaynak kitapları dahi yok. Burada aslında Hükümetin ve Bakanlığın yönelimi belli. Eğitimin içeriğinin anti bilimsel bir l iyice gericileştirilmesi, muhafazakar bir gençlik yaratılması amaçlanıyor. En son ortaöğretimde biyoloji dersinde yapılan değişikliği hepimiz biliyoruz. Burada zorunlu din dersinin yükümlülüğünü arttırdılar. AHİM kararlarını uygulamak, aksine dalga geçer gibi zorunlu din dersinin ders yükünü arttırıyorlar” dedi.
“Müfredatta insani değerler yer almalı”
Bakanlık tarafından Ensar gibi, İHA gibi, Anadolu Gençlik gibi dernekler ve vakıflar ile işbirliği yaparak okulların birebir karanlığı enjekte etmeye çalışıldığını ifade eden Savaş; “Değerler dediğimizde bunların aklına cennet, cehennem gibi değerler akla geliyor. Hâlbuki değerler dediğimizde toplumu ilgilendiren, gerçekten insani değerler olan barış, hukuk, adalet, özgürlük, eşitlik denen değerler olmalı. Tabii ki bu değerler adı altında tüm ders müfredatının geriye götürülmesi söz konusu. Eskiden tüm müfredatın tamamına Atatürkçülük konuları verilirdi, şimdi ise değerler eğitimi adı altında kendi özlemlerini kurdukları dünyanın değerlerini tüm müfredata serpiştirerek veriyorlar. Tüm müfredatı dini motiflere boyadılar. Bu konuda bizim talebimiz net. Gerçek anlamda bilimsel bir eğitimin, yaratıcı, düşünen ve sorgulayan gençlerin yetiştirilmesinin yegâne yolu eğitim için ilgili taraflarla görüşülerek müfredatın bilimsel bir zemin üzerinden hazırlanması gerekliliğidir” dedi.
“Eğitimde ciddi bir gericileşme yapılıyor”
Eğitimde ciddi bir gericileşme olduğunu açıklayan Eğitim İş Şube Başkanı Mantaş; “Bu saatten sonra AKP’den çağdaş, modern, laik bir eğitim sistemi beklemek çok ütopik olur. Bunlar hedeflerine uygun olarak son dönem dediğimiz icraat ve sistemlerinin oturduğu, kendi anlayışları nezdinde kindar ve dindar bir nesil yetiştirme konusunda ki ürünlerini yetiştirmeye çalışacaklardır. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ’nün eğitim alanında ki kapsadığı bütün şeyleri temizlemeye çalışacaklarını iddia ediyorlar ama geçen yılki ders kitaplarına baktığımızda görmüştük. Setçikleri ders kitaplarında bile cemaat ile ilişkisi olan yazarların, yayın evlerinin kitaplarını kullanmaya devam ettiler. Bu yine cemaatin kırıntılarının ayıklanmadığı, modern Türkiye’yi başarıya getirecek bir şey beklemek mümkün değil. Daha çok eğitimi gericileştiren, İmama Hatip programlarının referans alındığı, dini eğitimin önüne konulduğu bir müfredat programı uygulanacak. Biliyorsunuz, AKP’nin Meclis’te artık Anayasa’nın değişmez dedikleri ilk 4 maddesin ile ilgili girişimler oldu. Yeni müfredat programı da siyasi bu gelişmeler ile paralel yürüyecektir. Artık toplumu kendi, istediği gibi kullanma ve kendi istediklerine ulaştırma konusunda hedeflerine ulaşmış görünüyorlar. Bundan sonra yapacağı hamle devlet sistemini kendileri gibi kurup istediği gibi yönetmek, hem de istedikleri ders programını istedikleri yere koymak” dedi.
“Eceabat Öğrenci konu Evi’nde öğrencilere dini propaganda yapılıyor”
Eceabat Öğrenci Konu Evi’nde getirilen öğrencilere dini propaganda yapıldığını iddia eden Mantaş; “Şu anda Eceabat’ta öğrenci konuk Evi yapıldı. Buraya öğrenciler toplu olarak getiriliyor, gece geç saatlere kadar çeşitli tören, tiyatro ve propagandalar yapılıyor. Burayı beyin yıkama merkezi olarak kullanıyorlar. Tarihi çarpıyorlar. Atatürk’ün ismini anmadan aynı müfredatta Atatürk ilkeler ile ilgili, Cumhuriyet değerleri ile ilgili nasıl konuları, amaçları hedefleri çıkarttılarsa bu gibi yerlerde de öğrencilerin beyinlerini yıkayıp, kendileri mevcut bir arkta bahçe yaratıyorlar. Müfredattan beklenenin dışında AKP’den başka bir şey beklemek bu saten sonra hayalperestlik olur. AKP amacına ulaşmıştır. Türkiye’de laikliği, Atatürk ilke ve devrimlerini ortadan kaldırarak, karşı bir devrimle kendilerine özel bir devlet yaratmışlardır. Bu karşı devrimle yarattıkları ülkenin de sürdürülebilir hale gelmesi için mevcut müfredat ve eğitim sistemini kendilerine göre şekillendirmiş oldular. Bunlardan başarı beklemek mümkün değil. Göreceğiz ki önümüzde ki dönem eğitim sonuçlarında Türkiye daha da geriye gidecek” dedi. (Eren Aşnaz)