Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın `TEOG`un kaldırılması lazım’ sözlerinin ardından Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz tarafından TEOG’un kaldırıldığı açıklandı. Yılmaz, TEOG’un yerine gelecek sistemin bir ay içerisinde Bakanlar Kuruluna verileceğini ifade etti. Sistemin değiştirilmesi ile ilgili olarak Eğitim Sen Şube Başkanı Filiz Savaş AKP’nin eğitim alanında ki dayatmacı tutumunun eğitimde yaşanan sorunları derinleştirdiği ve getirilecek yeni sistem ile taşrada okuyan öğrencilerin okul seçme olanaklarının imkansız hale geleceği açıklamasında bulundu. Eğitim İş Şube Başkanı Mantaş ise; “Aniden gelen bu TEOG’u kaldırma kararı, yerine ne koyulacağı ve milyonlarca çocuğun bu güne kadarki çalışmasının ne olacağı düşünülmeden alınmıştır” dedi.
“Öğrenci ve veliler mağdur ediliyor”
Sürekli değişen sistemin eğitimde yaşanan sorunları derinleştirdiğini ifade eden Savaş; “Türkiye’de eğitim sistemi kelimenin tam anlamı ile sınav merkezli. Sistemimiz öğrencileri eğitmek ve gelişimlerini sağlamak yerine, her yıl milyonlarca öğrencinin girdiği merkezi sınavlar yapıyorlar. AKP’nin eğitim politikalarında ki dayatmacı tutumu eğitimde yaşanan sorunları daha da derinleştirdi. Öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda istedikleri okullarda okuma koşulları yerine sürekli sınav sistemini değiştirerek attığı her adımda öğrenci ve velileri mağdur ediyor” dedi.
“Taşra öğrencilerinin okul seçmesi zorlaşacak”
TEOG yerine getirilmesi planlanan sistem ile taşra öğrencilerinin istedikleri okullarda okumasının önünün kapatıldığı vurgusu yapan Savaş; “TEOG sistemi hakkında her lise kendi sınavını yapacak şekilde kendi görüşleri var. Bu sistem ile taşra illerindeki bir öğrenci büyük illerdeki sınavlara nasıl girecek. Hangi ekonomik şartlar ile öğrenci başarılarında yaşanan gerilimi lise sonuçlarında da gördük. Siyasi iktidar TEOG sınavını kaldırmak ile eğitim sorunlarını çözeceğini zannediyor. Aslında hepimiz AKP’nin ne yapmaya çalıştığının farkındayız. Sorun TEOG sınavını kaldırılması değil. Öğrencilerin zorunlu olarak İmam Hatiplere yönlendirilmesi, İma Hatiplere gitmek istemeyenlerin ise özel okullara yönlendirmek. Bu sistem ile ancak böyle oluyor” dedi.
“Öğrenciler okullarını yetenekleri doğrultusunda seçebilmeli”
Öğrencilerin kendi ilgi ve becerileri doğrultusunda okullarını seçmeleri gerektiğini ifade eden Filiz; “Biz, eğitimin hiçbir kademesinde öğrencilere dolayısıyla ailelerine dayatmada bulunulamamalı diyoruz. Eğitim sisteminin öncelikli sorunu sınav merkezli eğitim olması. Bu anlayış derhal terk edilmeli her öğrencinin kendi ilgi ve becerisi doğrultusunda hangi alanda okuyacağını kendisinin belirleyeceği bir eğitim sistemi oluşturulmalı. TEOG’un kaldırılması eğitimde yaşanan kaosu derinleştirmekten başka bir işe yaramayacak” dedi.
“15 yılda beşinci değişiklik”
Yeni eğitim öğretim döneminin çağdışı müfredat ve skandal yönetmelik değişikliklerle başladığını açıklayan Mantaş; “Ben yaptım oldu anlayışın yarattığı bu kaos tablosuna önceki gün bir de TEOG kararı eklenmiştir. AKP iktidara geldiğinden bu yana neredeyse bir kez bile aynı müfredatla bir eğitim dönemini tamamlamayan MEB, liseye geçiş sisteminde 15 yıl içinde beşinci değişikliğini yapmaya hazırlanmaktadır. Üstelik bilindiği üzere MEB, kendi getirdiği TEOG sistemini başarı ölçümleri, bilimsel veriler ve istatistiklerin değerlendirilmesi sonucunda değil, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile kaldırma kararı vermiştir” dedi.
“Kararın olası sonuçları karanlık tablo olacaktır”
Aniden gelen bu TEOG’u kaldırma kararının yerine ne koyulacağının düşünülmeden alındığını belirten Mantaş; “Ve böyle buyurdu Erdoğan dercesine bir hızla alınan bu karar, ülkenin geleceği olan yavrularımızın kaderinin, tek adamın iki dudağının arasında olduğunu sananlar tarafından derhal kabul görmüştür. Bilimsel yöntemler ve ölçme teknikleri, bir buyrukla kenara fırlatılmıştır. Erdoğan’ın bu garabet sistemi yaratan kendi iktidarı değilmişçesine “Bizim zamanımızda TEOG mu vardı” gibi sözlerle açıklamaya çalıştığı bu kararın olası sonuçları karanlık tablo olacaktır” dedi.
“Sınav merkezli sistem doğru değil”
Sınav merkezli bir eğitim sistemin yaşları küçük çocuklar için doğru olmadığını ifade den Mantaş son olarak; “Sınavların, ortaokul çağındaki çocuklar için hayat memat meselesi haline getirilmesi, pedagojik olarak yanlıştır. Üstelik o yaştaki çocukların başarılarını ölçme ve değerlendirmeye dair sınav yapmaktan başka metotlar da vardır. Merkezine sınavı değil; insanı, çocukları koyan bir eğitim sistemi şarttır. Odağında insan, rotasında bilim olmayan hiçbir metot, bu ülkenin çocuklarına layık görülmemelidir” dedi.
(Eren Aşnaz)