Eğitim sendikaları; `Bugüne kadar yapılan en gerici müfredat`

838

 MEB tarafından 2018-2019 yeni eğitim müfredatı açıklandı. Müfredatta yapılan değişiklikler ile ders kitaplarından evrim teorisi gibi bilimsel derslerin kaldırılması, dini konuların artış göstererek, kitap konularında  `evlilikte, `kocaya itaat` `ibadet` olarak yer alması, `ateistle evlenmeyin` denilmesi. "Bekarlık sultanlık değil, henüz karar verilememiş bir sürecin sancılı bekleyişidir" ifadelerine yer verilmesi. Sosyal bilgiler 4’üncü sınıf kitaplarında ‘Başkanlık Sistemi’ni övücü konuların işlenmesi ve bazı konularda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için “Başkomutan” diye bahsedilmesi büyük tepki topladı. Sosyal medya üzerinden binlerce vatandaş Böyle müfredat olmaz” etiketiyle tepkisini dile getirdi. Eğitim Sen müfredatla ilgili eleştirilerini raporlaştırırken, Eğitim İş sendikası ise müfredata karşı mücadele edeceklerini açıkladı. Konu ile ilgili görüşleri aldığımız Eğitim Sen Çanakkale Şube Başkanı Filiz Savaş;  “Yeni müfredat programının uygulama yapmadan, bilimsel açıdan yeterince incelenmeden konulmasını çok sakıncalı buluyoruz. Özellikle dinselleştirme bu müfredatta had safhada. Ayrıca biz biliyoruz ki bu müfredat ile Atatürk ve Atatürkçülük ile ilgili konuların çok dışarıya atıldığı ve kaldırıldığı da bir gerçek” açıklamasında bulundu. Eğitim İş Şube Başkanı Ahmet Mantaş ise müfredatı; “Atatürk, Cumhuriyet ilke ve değerleri, evrim teorisi, bilimsel dersler tüm ders programlarından çıkartılmış, bilimsel dersler ve akademik dersler azaltılmış. Tamamen dinsel eğitime yoğunlaşan bir eğitim programı var” şeklinde eleştirdi. 

 
“Müfredatın bilimsel anlayış ile hiçbir alakası yok”
Yeni müfredat programının uygulama yapmadan, bilimsel açıdan yeterince incelenmeden müfredata konulmasını çok sakıncalı bulduklarını belirten Eğitim Sen Şube Başkanı Savaş;  “Özellikle dinselleştirme bu müfredatta had safhada. Ayrıca biz biliyoruz ki, bu müfredat ile Atatürk ve Atatürkçülük ile ilgili konuların çok dışarıya atıldığı ve kaldırıldığı da bir gerçek. Bunun yanında yeni müfredatın bilimsel eğitim anlayışı ile hiçbir alakası yok. Biliyorsunuz evrim gibi bilimsel dersler ders kitaplarından ve konulardan çıkartılmış durumda. Bunun yanında yeni müfredatın hazırlık sürecinde aynı yanlışlar tekrarlandı. Sendikalar olarak herhangi bir görüş beyan edemeden bu müfredat yürürlüğe konuldu. Çocuklarımız önümüzdeki yıllarda bunun sakıncalarını ciddi bir şekilde yaşayacaktır. 4+4+4 sisteminde olduğu gibi bu sıkıntılar had safhaya çıkacaktır. Eğitimcilerimiz içinde aynı durum söz konusu. Bu müfredat onları da ciddi bir şekilde sıkıntıya sokacaktır. Müfredat içerisinde zaten cinsiyetçi ibareler çok fazla. Bunlar, politik görüş olarak özellikle çocuklara aşılanmaya çalışılıyor. Bunlara karşı demokratik, laik ve bilimsel eğitim mücadelesini vereceğiz. Araştırmalarımız devam ediyor.   Müfredat üzerinde raporumuz var ama bunu eğitim öğretim sezonu içerisinde gelişen olaylar ile birlikte yeniden raporlaştıracağız. Bu durumun sıkıntı ve sakıncalarını hep beraber göreceğiz” dedi. 
 
“MEB’in bu güne kadar yaptığı en gerici müfredat”
Müfredatı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bugüne kadar yaptığı en gerici müfredat olarak değerlendiren Eğitim İş Şube Başkanı Mantaş ise; “Tamamen dini eğitim esaslarına dayalı, tamamen bilimsellikten, çağdaşlıktan uzak bir program. Görüşler öğretmenlerden ve STK’lar dan toplanırken Eğitim Bir Sen’in önerdiği tüm konuları eksiksiz alıp uygulamaya koyan bir müfredat programı. Bundan bir başarı çıkmaz. Türkiye zaten gittikçe kindar ve dindar bir nesil yetiştirme adına iyice bilimsellikten uzaklaşıyor. Dünya ölçeğine baktığımızda eğitim alanında çok daha gerilere götürebilecek bir program. Eğitim bir Sen ne kadar çok gerici bir program istiyorsa, Milli Eğitim Bakanlığı da bunları yerine getirmiş durumda. Atatürk, Cumhuriyet ilke ve değerleri evrim teorisi, bilimsel dersler tüm ders programlarından çıkartılmış, bilimsel ve akademik dersler azaltılmış. Tamamen dinsel eğitime yoğunlaşan bir eğitim programı. Eğitim İş olarak biz Atatürk İlke ve Devrimleri ile bilimsellikten uzak programların uygulanamayacağını, başarı getirmeyeceğini defalarca söyledik. Dayatma ile AKP’nin tamamen kindar ve dindar bir nesil yetiştirme programı üzerine kurgulanmış, ülkeyi tamamen başarısızlığa ve uçuruma götürebilecek bir program bu. Biz, eğitimin tamamen parasız, bilimsel, laik, çağdaş ve demokratik bir sistemde olmasını istiyoruz. Eğitimin bir sonraki adımı ise bize göre paralı eğitimin kaldırılması olacaktır. Zaten İmam Hatiplere verilen sınırsız destek ve sınırsız her türlü süspansiyona rağmen, çok rağbet gören bir okul olmamasına rağmen tüm okulların bu ölçekte bir eğitim programı uygulanmasına çalışılıyor. Bu anlamda kamusal eğitim, kamusal olmaktan çıkartılıyor. Okullarımızın durumu perişan, iç açıcı bir durum yok. Öğretmenlerin durumu da malum. En son toplu sözleşmede gördüğümüz gibi küçük dilimli zam oranlarıyla açlığa mahkum edilmiş oldular. Bir yandan Memur Sen’in istediklerini yapan hükümet, Memur Sen’in yüze 47’lik zam oranının ancak yüzde 17’sine evet diyebildi. İki yıllık toplama baktığımız zaman üç buçuk attılar. Bu şekilde hem eğitim, hem müfredat, hem de çalışanları zor bir dönem bekliyor. Buradan bir başarı çıkmaz. Bu yöntem ile kimse başarı çıkartamaz. Bu yüzden kesinlikle bilimsel, demokrat ve karma bir eğitim sistemi oluşturulmadığı sürece kimse bir şey beklemesin. Ama biz bu olumsuz, anti demokratik karşı devrim olarak tanımladığımız uygulamanın karşısında olacağız. Eğitim İş olarak mücadelemizi sonuna adar sürdüreceğiz” dedi.
(Eren Aşnaz)
Paylaş