Eczanelerde raflar boş kaldı!

400
Döviz kurunun hızlı yükseliş ve artan enflasyon nedeniyle ilaç krizi büyümeye devam ediyor. İlaç krizi halk sağlığını tehdit ettiği gibi eczacıları da ekonomik açıdan zorluyor. Piyasada ilaçların bulunmaması sebebiyle, doktorlar ilaç muadillerini, reçeteye yazıyor. Vatandaş, ilaç bulmak için eczane eczane dolaşıyor. Geçtiğimiz ay Türk Eczacıları Birliği`nin çağrısıyla artan ilaç yoklukları ve yaşadıkları ekonomik sorunlara dikkat çekmek Ankara`da "Büyük Eczacı Mitingi" düzenlenmişti. Yaşanan ilaç krizine dair gazetemiz Çanakkale OLAY`a açıklamada bulunan 36. Bölge Çanakkale Eczacılar Odası Başkanı Jale Karaata, en çok kullanılan ilaçlardan 4`te 1`inin raflarda olmadığına dikkat çekerek, "Sıkıntılı günlerin bir an önce çözülmesini talep ediyoruz. Eczacılar olarak ilaca zam yapılmasını istemiyoruz. İlaca zam yapıldıkça, eczacının karı düşüyor ve hastanın ödediği fark daha da artıyor. Önce iç pazar sonra ihracat. İlaç yokluğundan eczacı sorumlu değildir. Biz işletmelerimizi halk sağlığına hizmet için açtık. İşimizi yapmak istiyoruz. Ekonomik endişe taşıyoruz. Halkın sağlığının aksamasından dolayı da çok üzgünüz" diye belirtti.
"Vatandaş mağdur oluyor"
Karaata geçtiğimiz yıl Kasım-Ekim ayları itibariyle ilaç krizinin başladığını ifade ederek, "Şubat ayında yapılan güncellemeyle biraz rahatladık ama tekrar yoka girdiğimiz bir süreci yaşıyoruz. 6-7 aydır ilaç stoklarından çok mustarip olduğumuzu, vatandaşın mağdur olduğunu söylüyoruz. Ankara`da 15 bin eczacı bir araya gelerek, bu durumu anlattık. İlaç yokluğunun başlıca nedeni; Euro kurundaki tutarsızlıktı. Euro bir sene içinde afaki rakamlara ulaştı. Böyle olunca ithal ilaçlar yurt dışından getirilemiyordu. Ham maddede sıkıntı yaşanıyordu. Üretimde sıkıntı yaşanıyordu. Bundan dolayı piyasaya arz durmuş noktasındaydı. Firmadan eczane ilaç gelmiyordu, sevkiyat sağlanamıyordu" dedi. 
"Rafımıza koyacak ilaç bulamıyoruz"
İlaçlarla ilgili yapılan yeni düzenlemenin ilaç piyasasını rahatlatmadığını belirten Başkan Karaata, "Stoklarda ürün olmadığı ve fiyatların yükselmesinden dolayı yüzde 37`lik kur ayarlaması yaptılar. Stokta nokta mal olmadığı için bizlere gelmedi. Son günlerde öğrendiğimiz Sağlık Bakanımızın açıkladığı bir ihracat olayı var. Yerli üretimde yurt dışına ihracatın fazlalığı nedeniyle iç piyasaya arzın az olduğunu anladık. Sağlık Bakanımız ihracatın şu an durdurulmasını, ilaçların iç olarak pazarlanmasıyla ilgili üreticiyle, sanayiciyle görüştüğünü açıkladı. Bizler de mağduruz. Sizler de mağdursunuz. Rafımıza koyacak ilaç bulamıyoruz" sözlerine yer verdi.
"En çok kullanılan 4 ilaçtan 1`i yok"
Mevsimsel grip salgınlarının olduğu bu dönemde ilaçların tefariğinde sorun yaşanmasının halk sağlığını tehdit ettiğini belirten Karaata, "Bulunmayan ilaçlar; öksürük şurubundan, çocuk ve yetişkin antibiyotiklerine, tansiyon ilaçlarına kadar neredeyse güncel sirkülasyonu olan ilacın 4`te 1`ini tedarikte zorluk çekiyoruz. Kanser ilaçlarının yüzde 85-90`ı zaten yurt dışından gelen ithal ilaçlar. Onların ithalatında sorun var. Tansiyon ilaçlarım bir kısmı orijinal ilaç dediğimiz ithalleri var veya yerli üretici ürettikleri var. Ham madde sıkıntısı, fiyatlandırmadan kaynaklanıyor" diye belirtti.
"Buna benzer sıkıntı yaşamadık"
Karaata, geçtiğimiz yıllarda yaşanan salgınlarda ilaç krizinin bu denli yaşanmadığına dikkat çekerek, Daha önceki yıllarda da bir sürü salgınlar yaşadık. Buna benzer sıkıntı yaşamadık. Üretim azaldığı için ilaçların bir kısmı ihracata gittiği için ilaçların bir kısmı hastalık da artınca bir dengesizlik oluştu. Üreticilerin ya da depoların yeterli stokları olsaydı, hastalık sayısı arttıkça piyasaya depolardan, eczanelere ilaç gelseydi böyle mağduriyetler yaşanmazdı" dedi.
"Hastayı, ilacın olduğu eczaneye yönlendiriyoruz"
Başkan Karaata, hastaların mağdur olmaması için eczacılar olarak kendi aralarında iletişim halinde olduklarını belirterek, "Kararnameye göre belirli bir ilaç fiyat düzenlemesi var ve firmalar da o fiyattan vermiyor. Üretimi yavaşlatıyor. İlaç krizi tüm Türkiye için geçerli. Depolarımız online sistemde çalışıyor. Eğer bir ilaç Çanakkale`de yoksa Konya`da, Erzurum`da varsa bize ilacı onu firma gönderebiliyor. Gereği halinde oradan oraya sevkiyat yapılıyor. Bir ilaç yoksa Türkiye genelinde yoktur. Hasta dolaşarak, ilacını buluyor. Bizim Çanakkale`de whatsapp grubumuz var. İlacı satıp para kazanalım derdinde değiliz. Reçetede yazılan ilacı hemen grubumuzda yazıyoruz. Hastayı, ilacın olduğu eczaneye yönlendiriyoruz" sözlerine dikkat çekti.
 
"İlaç yokluğundan eczacı sorumlu değildir"
Karaata ilaç krizinin bir an evvel çözülmesi gerektiğine dikkat çekerek, "Sıkıntılı günlerin bir an önce çözülmesini talep ediyoruz. Eczacılar olarak ilaca zam yapılmasını istemiyoruz. İlaca zam yapıldıkça, eczacının karı düşüyor ve hastanın ödediği fark daha da artıyor. Bunun düzeltilmesi için Sağlık Bakanlığı`na, gerekli görüşmeleri yapıyoruz. Çözüm için cevap bekliyoruz. Önce iç pazar sonra ihracat. İlaç yokluğundan eczacı sorumlu değildir. Biz işletmelerimizi halk sağlığına hizmet için açtık. İşimizi yapmak istiyoruz. Ekonomik endişe taşıyoruz. Halkın sağlığının aksamasından dolayı da çok üzgünüz" diye konuştu.
Paylaş