Boğaziçi Üniversitesi`ne Prof. Dr.Melih Bulu`nun Rektör olarak atanması tepki toplamış, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri uzun zaman sonra en kitlesel öğrenci protestosunu gerçekleştirmişti. Bulu`yu protesto eylemleri devam ederken, farklı illerden üniversite öğrencilerinden de protestolara destek gelmişti. Dün yapılan protestolara polis müdahale ederek, 150`den fazla öğrenciyi gözaltına aldı. Müdahaleye ve gözaltılara toplumun birçok kesiminden tepki geldi. Eğitim Sen Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu tarafından yaşanan olaylara dair açıklama yapıldı. Boğaziçili öğrenci ve çalışanların tarih sayfalarında yer edinecek bir duruş sergilediği belirtilen açıklamada, "Kumpasçıların, haksızlıkların, tehditlerin ve nefret söylemlerinin karşısında diz çökmeyen gençlerimizin yanındayız!" denildi.
"Demokrasi isteyen gençler tutuklamaya devam ediyor!"
Açıklamada; "Boğaziçi Üniversitesi, öğrencisiyle, akademisyeniyle, idari ve teknik personeliyle siyasal tarihimizin sayfalarından silinmeyecek bir duruş sergiliyor. Rektörlerin atanarak değil seçimle gelmesini savunan; yöneticilerinde intihali, itaati ve yalanı değil liyakati görmek isteyen; tek tipçi, baskıcı ve kontrolcü bir öğrenme ortamı yerine eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir öğrenme iklimini talep eden üniversiteli gençler sabırla ve sebatla demokratik tepkilerini gösteriyor, taleplerini dile getiriyorlar. Her rengi eşit gören, rengarenk enerjileri ile özgürlüklerini savunan gençler, korku dağının zirvesine taht kuranların karşısında diz çökmüyor! Yeni rejimin sahipleri ise YÖK, medya ve polis eliyle demokrasi isteyen gençlere kumpas kurmaya, onları gözaltına almaya ve tutuklamaya devam ediyor!" ifadelerine yer verildi.
"Suç, Anayasal hakları engelleyenlerindir"
İktidarın düşünce özgürlüğüne engel olduğu ifade edilen açıklamada; "Belirtmek isteriz ki asıl sorun kamuoyuna sunulduğu gibi kutsala yapılan bir saygısızlık değildir. Asıl sorun, düşünce ve ifade özgürlüğünü sadece kendileri için bir özgürlük sanan siyasi iktidar temsilcilerinin, demokrasiden, demokratik tartışma kültüründen ve üniversite fikrinden bihaber olmalarıdır. Ancak, ortada bir suç vardır! Bu suç, LGBTİ+ bireylerin temel hak ve özgürlüklerini yok sayan ve yaşam haklarını tehdit edenlerin; laikliği ortadan kaldırarak, İslam dininin değerlerini her türlü siyasal, ekonomik ve kültürel zulme ortak edenlerin; üniversiteli gençlerin demokratik taleplerini şiddetle bastıranların ve anayasal güvence altında olan üniversitelerin kurumsal özerkliğini ortadan kaldıranların suçudur!" denildi.
"Siyasi partileri sorumluluğa davet ediyoruz"
Açıklamada son olarak; "Eğitim Sen olarak, demokratik tepkileri ve talepleri nedeniyle tutuklanan, gözaltına alınan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin, Dokuz Eylül Üniversitesi`nden dayanışma mesajı vermek isterken gözaltına alınan tüm gençlerin hızla serbest bırakılmasını istiyoruz. Emekten, demokrasiden ve barıştan yana herkesi gençlerimize, akademiye ve üniversitelere sahip çıkmaya davet ediyoruz. Rektörlerin üniversite bileşenlerinin iradesiyle seçilmesini engelleyen düzenlemenin değiştirilmesi için TBMM`de grubu bulunan siyasi partileri sorumluluğa davet ediyoruz!" ifadelerine yer verildi.
(Eren Aşnaz)