"Çocuklarımızı karanlığa teslim etmeyeceğiz!"

444
İsmailağa Cemaati`ne bağlı Hiranur Vakfı kurucusunun 6 yaşındaki, imam nikahıyla evlendirdiği çocuğun cinsel istismara uğramasına tepkiler büyüyor. Çanakkaleli Kadınlar kentin en büyük pazarı olan Cuma Pazarı`nda bir araya gelerek, olaya tepki gösterdi. Gerçekleşen basın açıklamasına Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Av. Erdal Gezen, Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, CHP Kadın Kolları Başkanı Av. Sibel Erol, CHP Gençlik Kolları Başkanı Tuğberk Güzel`in yanı sıra siyasi partilerin kadın temsilcileri, demokratik kitle örgütleri ve çok sayıda vatandaş destek verdi. Çanakkaleli Kadınlar adına konuşan İlke Çiçek, "6 yaşındaki çocukları evlendiren, istismarı meşrulaştıran gerici, ataerkil zihniyetinizi kabul etmiyoruz. Çocuklarımızı karanlığınıza teslim etmeyeceğiz. Laik, eşit ve demokratik bir eğitim, çocuklarımıza özgür bir dünya bırakma mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz" ifadelerine yer vererek, çocuk istismarının önlenmesi için gerekeli yasal tedbirlerin dikkatle ele alınması ve uygulanması gerektiğine dikkat çekti. CHP Kadın Kolları Başkanı Sibel Erol yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye`de milyonlarca çocuğun yasal haklarından mahrum bırakıldığı vurgulayarak, "Çocuklarımızı AKP zihniyetinin karanlığına teslim etmeyeceğiz. İktidarımızda, çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddetle ilgili özel mahkemeler kuracağız. Bu zihniyeti ilk seçimlerde sandığa gömeceğiz" ifadelerine yer verdi. CHP Merkez İlçe Kadın Kolları ise yaptıkları açıklamada "AKP zihniyeti bugünümüzü ve geleceğimizi karanlığa gömmek istiyor. Çocuk yaşta, erken ve zorla evlilikler çocuğun insan hakkı ihlalidir ve suçtur" sözlerine yer verirken; El Emeğini Değerlendirme Derneği-Kadın Danışma Merkezi (ELDER) ise, "Çocukların erken evliliğini meşrulaştırmayı, evlilik yaşını akıl almayacak yaşlara düşürmeyi kabul ettirmeye çalışan politikalar, kız çocuklarının eğitim hakkını kısıtlanması, eğitimin laiklikten ve bilimsellikten uzaklaştırılması, İstanbul Sözleşmesi gibi bir güvencenin kadınların elinden çekilip alınması da bu olaydan bağımsız değildir. Böylesi bir karanlığın içerisinde kendine bir ışık yakıp, yürümeye çalışan hiçbir çocuk, hiçbir kadın asla yalnız yürümeyecek" ifadelerine yer verdi.
 
"Bir çocuk daha yıllarca istismara uğramış "
Çiçek soruşturmaların etkin bir şekilde yürütülmediğini dile getirerek, "`Bir sarık ve cübbeyi kapan her türlü kötülüğü yapacak güce ulaşıyor`. Timur Soykan`nın yazdığı bir haberden öğreniyoruz ki bir çocuk daha yıllarca istismara uğramış. İşte o karanlık yüz yine karşımızda. Tarikatın şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu, kız çocukların okutulmasına izin vermiyordu. H.K.G.`nin iddianamede yer alan ifadesine göre; İstanbul Çengelköy`de yaşarken babası onu 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile imam nikahıyla evlendirdi. Bu sırada baba Yusuf Ziya Gümüşel, İstanbul Sancaktepe`de Hiranur Vakfı`nın devasa ve kaçak külliyesini inşa ediyordu. 17 Ağustos 2012 günü çocuğu, annesi Fatma Gümüşel hastaneye götürdü. Bir doktor, polise haber verdi. Anne ve o zaman 14 yaşında olan H.K.G. kendisine ezberletilenleri söyledi. 17 yaşında olduğunu ve kendi rızasıyla evlendiğini anlattı. Ancak savcılık akıl almaz biçimde doğum kaydı istemedi. Bunun yerine kemik yaşı testi için Haydarpaşa Numune Hastanesi`ne sevk ettiler. Burada müritlerin araya girmesiyle teste 21 yaşındaki bir kadın sokuldu. 17 yaşında olduğunu söyleyen kızın kemik yaşı raporda 21 görünüyordu. Buna rağmen soruşturma kapatıldı. Bu dosyanın kapatılması için kimlerin devreye girdiğini halen bilmiyoruz" sözlerine yer verdi.
 
"H.K.G`nin mücadelesi, Türkiye`de laikliğin önemini gözler önüne seriyor"
H.K.G.`nin 17 yaşına geldiğinde anne olduğunu hatırlatan Çiçek, "Bir gün radyo programında evlendirilen küçük kız çocukları hakkındaki bir programı dinledi. Artık yaşadıklarının bir oyun olmadığını biliyordu ve bütün çocukluğu boyunca yaşadığı cinsel istismarın altında eziliyordu. İki yıl önce 30 Kasım 2020`de İstanbul Anadolu Savcılığı`nda şikayetçi oldu. Savcılığa, ses kaydının yanı sıra fotoğraflar sundu. 30 Ekim 2022`de İstanbul Anadolu Başsavcılığı`nın iddianamesi tamamlandı. Savcı iddianamede H.K.G.`nin anne ve babasının istismara göz yumduğunu anlattı. Kadir İstekli, tarikat lideri baba Yusuf Ziya Gümüşel ile anne Fatma Gümüşel`in zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediklerini belirtti. Ayrıca savcı, Kadir İstekli`ye cinsel saldırı suçundan da ceza istedi. Ancak 27 yıldan az olmayacak şekilde ceza istenmesine karşın Kadir İstekli, Yusuf Ziya Gümüşel ve Fatma Gümüşel tutuklanmadı. H.K.G. bugün İstanbul`a uzak bir şehirde kendisine hayat kurmaya çalışıyor. Şu an ortaokulu dışarıdan bitirmek üzere. Onun mücadelesi gericiliğin çocukları sürüklediği kabusunu ve Türkiye`de laikliğin önemini gözler önüne seriyor" diye belirtti.
 
"Siyasi iktidar çocuk yaşta evliliklerin ve istismarın suç ortağıdır"
Çiçek sözlerini şu şekilde sürdürdü, "AKP-MHP iktidar bloğu eliyle eğitimin dinselleştirildiği bu süreçte, dini tarikat ve cemaatlerin çocuklara ve topluma karşı işlediği suçların ise siyasi iktidar ve yargı tarafından sürekli hasıraltı yapıldığı, çocuğu koruyan uluslararası sözleşmeleri uygulamayan, failleri aklayan, cezasızlık politikalarında ısrar eden yargı, çocukları korumayan kolluk kuvvetleri, evlilik yaşının 12`ye düşürülmesini isteyen Diyanet İşleri Başkanlığı, küçüğün rızasından bahseden bir bakan, laik ve eşit eğitim hakkını yok sayan, cemaatlerle iş birliği yapan Milli Eğitim Bakanlığı, tekçi, gerici ve cinsiyetçi temelde bir toplum inşasını hedefleyen siyasi iktidar çocuk yaşta evliliklerin ve istismarın suç ortağıdır. 6 yaşındaki çocukları evlendiren, istismarı meşrulaştıran gerici, ataerkil zihniyetinizi kabul etmiyoruz. Çocuklarımızı karanlığınıza teslim etmeyeceğiz. Laik, eşit ve demokratik bir eğitim, çocuklarımıza özgür bir dünya bırakma mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz "
 
"Çocuklarımızı AKP zihniyetine teslim etmeyeceğiz
CHP Çanakkale İl Kadın Kolları Başkanı Sibel Erol, Türkiye`de milyonlarca çocuğun yasal haklarından mahrum bırakıldığı vurgulayarak, "Yasal olarak çocuk evliliklerini meşru kılmak için her fırsatta adım atmaya çalışan AKP iktidarı, muhalefetin ve kadın örgütlerinin direnişi nedeniyle bu sapkın kanunu yasallaştıramıyor. Ama kendisine yakın çevrelerde yaşanan istismarların üzerini örtüyor. Çocukların istismarcıları tarafından her gün istismar edilmesine göz yumuyor. Bizler yaşanan bu skandallara sessiz kalmadık, kalmıyoruz. Tarikatlarda, vakıflarda ve cemaatlerde gündeme gelen hiçbir istismar skandalında susmadık. Çocuk istismarını meşrulaştırmaya çalışan, laik ve demokratik bir ülke olduğumuz gerçeğini yok saymaya çalışan zihniyetin karşısında dimdik durduk, duracağız. Çocuklarımızı AKP zihniyetinin karanlığına teslim etmeyeceğiz" sözlerine yer verdi.
 
"Bu zihniyeti ilk seçimlerde sandığa gömeceğiz"
CHP`li Erol çocuk istismarının büyük bir suç olduğunu hatırlatarak, "İktidarımızda, çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddetle ilgili özel mahkemeler kuracağız. Çocuğun rızasından bahsedeni bakanlıkla ödüllendiren, `bir defadan bir şey çıkmaz` diyen, istismara uğrayan çocukları delil yetersizliği nedeniyle bir kez daha istismara uğratarak delil toplamaya zorlayan bu zihniyeti ilk seçimlerde sandığa gömeceğiz" dedi.
 
"Çocuk yaşta, evlilikler insan hakkı ihlalidir ve suçtur"
CHP Merkez İlçe Kadın Kolları yaptıkları yazılı basın açıklamasında çocukların gelecek olduğunu vurgulayarak, "AKP zihniyeti bugünümüzü ve geleceğimizi karanlığa gömmek istiyor. Çocuk yaşta, erken ve zorla evlilikler çocuğun insan hakkı ihlalidir ve suçtur. Aynı zamanda çocuklara ve kadınlara yönelik şiddet biçimlerinden biridir ve çocukların eğitimini, sağlığını, sosyal, psikolojik ve kültürel gelişimlerini engeller. Çocukların özgürlüklerini kısıtlar. AKP zihniyeti istismar vakalarının önünü açan politikalarını ilmek ilmek ördü. 4+4+4 eğitim sistemine geçilerek kız çocuklarının erken yaşta ve zorla evlendirilmelerinin önü açıldı. Ülkemiz çocukları istismar edenlerin "cezasızlıkla" ödüllendirildiği bir utanç tablosuna dönüştürüldü. Kadını ikinci cinsiyet olarak gören zihniyet, çocuk istismarında rızadan bahsetti" ifadelerine yer verdi.
 
"Onun ruhunda onarılması imkansız yaralar açmıştır"
El Emeğini Değerlendirme Derneği-Kadın Danışma Merkezi (ELDER) yaptıkları açıklamada, "Yıllardır kadın hayatı üstünde olan kirli eller, bu sefer küçücük bir çocuğun bedeninde kendini göstermiş, onun ruhunda onarılması imkansız yaralar açmıştır. Çocukların erken evliliğini meşrulaştırmayı, evlilik yaşını akıl almayacak yaşlara düşürmeyi kabul ettirmeye çalışan politikalar, kız çocuklarının eğitim hakkını kısıtlanması, eğitimin laiklikten ve bilimsellikten uzaklaştırılması, İstanbul Sözleşmesi gibi bir güvencenin kadınların elinden çekilip alınması da bu olaydan bağımsız değildir" diye belirtti.
 
"Hiçbir çocuk, hiçbir kadın asla yalnız yürümeyecek"
Açıklamada çocuk yaşta evliliğe tepki gösterilerek, "Olaydaki suçlular yalnızca kızını bu yaşta evliliğe zorlayan aile ve onu istismar eden "koca!" değildir! Çocuğun kemik yaşı tespiti sırasında usulsüzlük yapanlar, soruşturma sırasında önlerine konulan düzmece belgelerle yetinip soruşturmayı derinleştirmeyenler, böylesi bir şüphe varken çocuğu koruma altına almayanlar bu olayın sorumluları arasındadır. Çocukların erken evliliğini meşrulaştırmayı, evlilik yaşını akıl almayacak yaşlara düşürmeyi kabul ettirmeye çalışan politikalar, kız çocuklarının eğitim hakkını kısıtlanması, eğitimin laiklikten ve bilimsellikten uzaklaştırılması, İstanbul Sözleşmesi gibi bir güvencenin kadınların elinden çekilip alınması da bu olaydan bağımsız değildir. Böylesi bir karanlığın içerisinde kendine bir ışık yakıp, yürümeye çalışan hiçbir çocuk, hiçbir kadın asla yalnız yürümeyecek" denildi.
(Damla Yeltekin)
Paylaş