CHP’li vekil adayları Müteahhitlerin konuğu oldu

Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği, CHP`li milletvekili adayları Muharrem Erkek ve Bülent Öz`ü hafta sonu konuk ederek, “Biz CHP` ye neden oy vermeliyiz? CHP iktidara geldiğinde bize, ülkeye ne getirecek? Siz eğer milletvekilleri olursanız gerçekleştireceğiniz yatırımlar nelerdir?” sorularını yöneltti. Erkek ve Öz, müteahhitlere milletvekili olduklarında hangi çalışmalar içinde bulunacaklarını anlattılar.

616
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çanakkale, 1`inci ve 2`nci sıra adayları Muharrem Erkek ve Bülent Öz, hafta sonu Müteahhitler Birliği Derneği`nin konuğu oldular. Burada seçim çalışmalarına ve seçildikten sonra nasıl bir performans göstereceklerine dair açıklamada bulunan Erkek ve Öz, STK`ların önemine değindiler. Toplantı Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı Hakan Vural`ın konuşması ile başladı. “2015 genel seçimleri öncesi yavaş yavaş siyasi parti adaylarının belli olmaya başlamasıyla beraber, dernek olarak biz de onlarla istişare kararı aldık” diyen Vural, “İş dünyası olarak bizler, 2013`ün 17- 25 aralık tarihinden beri ülkemizin bir kaotik sürecin içinde olduğumuzu belirtmekteyiz. O süreçle beraber başlayan ve geçen yıl mart ayında yerel seçimlerle devam eden, Ağustos ayında cumhurbaşkanlığı seçimiyle süren ve bu sene de haziran ayında yapılacak olan seçimle bitecek seçim dönemi siyasi iktidarın, aktörlerin, karar alma süreçlerini etkilemekte ve tüm yatırımlar, yapısal dönüşümler, ülkeyi ilgilendiren her konu ertelenmektedir. Bu da doğal olarak ülkede yaşayan her bireyi, bizleri de derinden etkiledi. Şuan yaklaşan seçim ortamında gözüken tablo o ki, önümüzde bir siyasi partiler arası yarış olduğu gibi, başkanlık sistemi mi, parlamenter sisteme devam mı gibi bir de yol ayrımı var” dedi.
 
 
“Eski mutlu olduğumuz günler artık yok”
“CHP ilginç bir parti” diyen Vural, “Fakat son dönemde CHP`de bir şeyler oluyor. Bu önseçim için CHP`yi kutlarım. Liderler kimi belirliyorsa o milletvekili adayı oluyordu. Ülkemizde yıllar sonra bu tabu yıkıldı. Bir önseçim gerçekleşti. Bu ülkemizin demokrasi açısından çok önemlidir. Ekonomiyle ilgili CHP, bugüne kadar çok bir şey söylemiyordu. Fakat geçen hafta Sayın Derviş`in genel başkanı ziyaret etmesi ve olası bir CHP iktidarında Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcılığı görevini alacak olması bence toplumun iyi izlemesi gereken bir süreçtir. Eski mutlu olduğumuz günler yok. 2002 yılından 2012 yıllarına kadar bu 10 yıllık süreçte hepimiz daha mutluyduk. Ülkemiz siyasi bir kaosa girdiği gibi, ekonomik açıdan da bir kaosa girilmiş durumda. Şimdi burada soruyorum. Biz CHP` ye neden oy vermeliyiz? CHP iktidara geldiğinde bize, ülkeye ne getirecek? Siz eğer milletvekilleri olursanız gerçekleştireceğiniz yatırımlar nelerdir?” sorularını yöneltti.
 
İlk söz Erkek`in
Vural`ın konuşmasının ardından söz alan CHP 1`inci sıra Milletvekili adayı Avukat Muharrem Erkek, “Sivil toplum örgütleriyle çalışmanın önemini çok iyi biliyorum” diyen Erkek, ülkenin demokratikleşmesi için öncelikle siyasetin demokratikleşmesi gerektiğini ifade etti. Erkek, “Siyasette de başarılı olabilmek için mutlaka STK`larla çalışmak şart. CHP hem Çanakkale`de hem de Türkiye`nin bir çok yerinde ciddi bir parti içi demokrasi örneği gösterdi. Bu noktada bütün siyasi partilere de örnek oldu. Ülkemizin demokratikleşmesi için önce siyasetin demokratikleşmesi lazım. Biz de maalesef hiçbir zaman milli irade meclise taşınmıyor. Ne zamanki siyasi partilerin adaylarını taban belirler, o zaman gerçek anlamda milli iradeden bahsedebiliriz. Siyaset bir meslek değildir, bir ekmek kapısı da değildir. Siyaset toplum hizmeti için yapılır” ifadelerini kullandı.
 
“Merkezimize demokrasiyi koymalıyız”
“Türkiye yeni anayasasını yapmak zorunda” diyen Erkek, “İnsan odaklı bir anayasaya gerçekten ihtiyacımız var. Biz STK` larla her zaman birlikte, iç içe olacağız. CHP iktidar olursa, parlamenter sistem devam edecektir. Şuanda Türkiye parlamenter sistemi de sağlıklı değil. Parlamenter sistemimiz tam anlamıyla oturmuş değil. Türkiye`de bir sistemsizlik, bir hukuksuzluk var. Bana göre sisteminiz ne olursa olsun, sorun bu değil. Sorun zihniyette. Biz hep sosyal demokrat, muhafazakar demokrat, liberal demokrat deriz. Dikkat ederseniz hep demokrat kelimesi vardır. Merkezimize demokrasiyi koyarsak, hangi sistemde olursak olalım başarılı oluruz. Bu parlamenter sistemde bile tek adam yaratabiliyorsak, bir de başkanlık sistemini düşünün. Türkiye`de şuan iktidarın öngördüğü başkanlık sistemi, frenleri olmayan, dengeleri olmayan bir sistem. Sisteminiz ne olursa olsun, eğer yerinden yönetiminiz güçlü değil ise hiç bir sistemde başarılı olamazsınız. Bugün Amerika`da başkanlık sistemi vardır. Ama orda eyalet sisteminde yerel yönetimler etkilidir. Onun kendi yönetimi, kendi bütçesi, kendi iradesi vardır. Türkiye`de inanılmaz bir kavram karmaşası var. Parlamenter sistem kötü başkanlık sistemi iyi gibi bir tartışma çok basit bir tartışmadır. Bizim iktidarımızda başkanlık sistemi tartışması bitecektir. Ayrıca kapanan yerel yönetimlerde yeniden açılacaktır. Yerel yönetimler demokrasinin beşiğidir. Şeffaflığı sağlar, yolsuzluğu da önler. Çanakkale için Çanakkale`deki meclis karar verirse, burada bir istismar olması mümkün mü? Çünkü buradan denetlenecek. Ankara`da oturup Çanakkale için karar veriliyor. Bu doğru bir şey değil. Türkiye tam bir hukuksuzluk ülkesi haline geldi. Bir sürü belediye kapandı. Avrupa Yerel Özerklik şartını kabul etmişiz ve orada diyor ki, `eğer bir beldeyi kapatacaksanız onu referandum yaparak belde halkına sormak zorundasınız.` Ama Türkiye`de bu yapılmadı” ifadelerini kullandı
 
“HDP`nin barajı aşmaması demokrasi açısından zafiyet olur”
“Ben şuandaki Türkiye`yi yöneten kadroların, demokratikleşme gibi bir düşüncesi olduğunu düşünmüyorum” diyen Erkek, “Eğer görmüş olsaydım, siyasi partiler kanunun, seçim kanunun değişmiş olması gerekirdi. Yüzde 10 barajı kalkmış olurdu. Yolsuzlukla, yoksullukla mücadele edeceğiz denildi ama şuan 29 milyon yoksul insan var. Sadaka demokrasisi oldu. Sosyal yardımlar insan onuruna yaraşır bir şekilde olmalı. Biz sadaka demokrasisi değil, sosyal demokrasi istiyoruz. Aramızdaki temel farklardan biri de bu. Bu ülkede bir milyon çocuk işçi var. Okula gitmesi gereken çocuklar çalışıyor. Dünyada G20 üyesiyiz. Ama çocuklarımıza bile sahip çıkamıyoruz” ifadelerini kullandı. HDP`nin barajı aşma konusunda ise Erkek, “HDP`nin barajı aşamaması demokrasi açısından büyük bir zafiyet olur. Bizim verdiğimiz önerge kabul edilseydi bu baraj şimdi yüzde 3`e düşmüştü. Her şeyin güvencesi bağımsız bir yargıdır. Bunu sağlayamazsak hiç bir şey yapamayız” ifadelerini kullandı.
 
“Öncelikli görevimiz Çanakkale olacak”
“Seçilirsek bizim öncelikli görevimiz Çanakkale olacak” diyen Erkek, “Çanakkale` nin hak ve hukukunu hep birlikte koruyacağız. 1/100 binlik plan Çanakkale için çok önemli. Çanakkale hızlı bir değişim yaşayabilir. Özellikle boğaz köprüsüyle birlikte. Çanakkale bugüne kadar hep sağlıklı ve orantılı bir şekilde büyüdü. Nüfus oranı hep sağlıklı bir artış gösterdi. Boğaz köprüsüyle birlikte hızlı bir nüfus artışıyla kalabilir Çanakkale. Biz şunun kararını vermeliyiz. Çanakkale`de üniversite, yerel yönetimler, STK` lar bir araya gelip bir karar vermeli. Çanakkale ne olmak istiyor? Çanakkale hızlı bir nüfus artışımı istiyor, yoksa daha sağlıklı, üniversite kenti, tarih kenti, turizm kenti mi olmak istiyor? Ya da sanayileşmek mi istiyor? Biga Yarımadasında termik santrallerin artmasını istiyor mu? Kazdağları`nda altın madenciliği yapılmasını istiyor mu? Bir karar vermek zorundayız. Hem termal turizm hem sağlık turizmi diyorsunuz, hem de Kazdağlarında altın madenciliğini savunuyorsunuz. Tepesinde altın madenciliği yapılan bir yerin altında termal turizmi yapılabilir mi? Çocuklarımıza nasıl bir Çanakkale bırakmak istiyoruz. Bunun kararını hep birlikte vermemiz gerekiyor. Ben açıkçası Kaz Dağları`nda altın madenciliği yapılmasını istemiyorum. Kesinlikle istemiyorum. Madenciliğe karşı değilim. Ama Kazdağları`nda değil. Çanakkale her şeyini Kazdağları`na borçludur. Havasını, suyunu, coğrafyasını. Dünyanın gelecekte en büyük sorunu su. Biz en önemli su kaynaklarının olduğu bir yeri yok etmeye çalışıyoruz. Bu akılla, mantıkla bağdaşacak bir şey değil. İşte bu neden oldu? Yerinden bir yönetim olmadığı için. Orada Ankara`dan birileri düğmeye bastı ve Kazdağları`nı delik deşik ettiler. Bakın Orman Bölge Müdürlüğü Balıkesir`e gitti. Bizim ormanlarımız Balıkesir` in ormanlarının iki katı. Siyaset tavır işidir. Ortada bir tavır olmaz. Hep birlikte Çanakkale için tavrımızı koyacağız” ifadelerini kullandı.
 
“Tuttuğunu koparan bir Çanakkale`yi yaratmalıyız”
Cumhuriyet Halk Partisi`nin 2`nci sıra milletvekili adayı Bülent Öz ise, “Parlementer sistemin daha aktif daha çalışır hale gelmesi gerekiyor. Türkiye ekonomi olarak da özellikle tarımda kötü gidiyor. 12 yıldır açılan bir fabrika duymadım. Çanakkale için herkes iyi niyetli birşeyler düşünüyor. Ama maalesef bir araya gelinip bir plan yapılmıyor. Ben şuna inanıyorum. Ankara`nın elinden tutmasını bekleyen bir Çanakkale değil, Ankara`dan tuttuğunu koparan bir Çanakkale`yi yaratmak gerektiğini düşünüyorum. Bu nasıl olacak? Bizler milletvekilleriyle, STK`lar ve halkımızla birlikte yapacağız. Benim görüşüm Çanakkale, sanayi kenti olmasın. Tarımsal sanayi alanında bir takım yatırımlar yapılabilir. Çanakkale`de tarih turizmi olabilir” dedi.
Paylaş