Çevre örgütleri, Soma’da nöbetteydi!

 

 

Yapılan basın açıklamasına EGEÇEP, TURÇEP, GÜMÇED, FOÇEP, Greenpease üyeleri, Kazdağı Koruma Derneği, Kuzey Ormanları Savunması, Öğrenci Kolektifleri, Salihli Çevre ve Toplumsal Dayanışma Derneği, Kaz Dağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği, Çanakkale Çevre Platformu, Bergama Çevre Platformu gibi çevre örgütleri katıldı. Basın açıklamasında; "Yırca köylülerinin yanındayız. Zeytin nöbetinin 42.gününde 29 Ekim`i `Zeytin Hasadı Günü` olarak kutladık. Hep beraberiz. Birleştik. 500 dönümlük Yırca arazisi müşterek alanımız. Valide Bağı nasıl müşterek alansa, Gezi Parkı nasıl müşterek alansa, Kaz Dağları nasıl müşterek alansa, Munzur Dereleri, Artvin Dereleri, Karadeniz Vadileri, Toroslar nasıl müşterek alanlarsa, Yırca Köyü de müşterek alanımızdır. Yaşasın Yırca dayanışması" denildi. Toplanan kalabalık ile birlikte alan adeta panayır yerine döndü. Havanın soğuk olmasına karşın ısınma amaçlı ateş yakıldı, çaylar içildi. `Halkın ayakkabı kutusu` adıyla yardımlaşma amaçlı bağış toplandı. Ardından alanda toplananlar, Yırca Köyü Muhtarı Mustafa Akın göstericiliğinde köylüler ile birlikte zeytin hasadına katıldı. Hasat yerine gidilirken yol üzerindeki köklenmiş veya kesilmiş yüzlerce zeytin ağacının üzerinde toplanmamış olan zeytinleri gören çevreciler, olay karşısında üzüntülerini bir kez daha dile getirdiler. Yırcalılara ait zeytinlik alanda dava süreci sürdüğü halde zeytinlerin hukuksuzca kesildiğini, zeytinlerin toplanmasının bile beklenmediğini söyleyen Dikili`nin eski Belediye Başkanı Osman Özgüven; "Ne yazık ki burada 1000 kadar zeytin ağacı acımasızca kesilmiş, zeytinlerin toplanması bile beklenilmemiş. Halk zeytininin kesilmesin istemiyor. Termik Santral yapılmasını istemiyor. Sağlıklı yaşam istiyor" dedi.

 

 

Hukuksuzluklar var

TURÇEP Basın Sözcüsü Av.Hasan Namak ise; "Yırca Köyü`nde acele kamulaştırma kararı ile köylünün zeytinlik arazisine el konulmuş. Acele kamulaştırma kararı savaş, seferberlik, doğal afet gibi çok olağanüstü durumlarda, istisnai şekilde uygulanması gereken bir hüküm. Buna rağmen son yıllarda maden ve enerji yatırımları kamu yararı gerektiriyor gerekçesiyle, istisnai hükmü genel hale getirdiler. Bu konuda Danıştay`ın acele kamulaştırma kararı verilemeyeceği yönünde bir çok kararları olmasına rağmen Bakanlar Kurulu ısrarla bu karara devam ediyor. Burada, bu anlamı ile büyük bir hukuksuzluk var" dedi. Foça Çevre ve Kültür Platformu dönem Sözcüsü Bahadır Doğutürk ise; "FOÇEP olarak Yırcalılarla dayanışmak için buradayız. Yurdumuzun dört bir yanında enerji adı altında yaşanmakta olan talanın bir örneğini de burada görmekteyiz. Buradaki köylüler haklı olarak zeytinliklerine sahip çıkıyorlar. Bizler Aliağa`da yapılmak istenilen termik santrallerine karşı mücadele eden bir gurubuz. Burada yeteri kadar kirli havanın olduğunu hepimiz yaşayarak görmüş bulunuyoruz. Dolayısıyla buralarda yeni bir kirletici tesis buraların geleceğinin yok edilmesi anlamına gelmektedir" dedi. Yırca Köyü`nden zeytin hasadına katılan Ahmet Sezer ise; "Kolin Şirketi elimizden zeytinimizi almaya çalışıyor. Direnmeye devam edeceğiz. Burada 3.termik santral istemiyoruz" dedi. Yine zeytin hasadına katılan Yırca Köyü Muhtarının eşi Hamide Akın ise; "Zeytinlerimizi kestirmeyeceğiz. termik santral istemiyoruz. Sonuna kadar direneceğiz" dedi.