Çanakkale'nin parlayan yıldızı; Lapseki

 

Eyüp Yılmaz: Aslında 2014-2019’u değerlendirmek için 30 Mart seçimlerinin öncesine bir bakmak lazım, Lapseki’de ‘ne vardı’ diye, ‘ne oldu’ diye. Daha sonra önümüzdeki sürece bakmak gerekir diye düşünüyorum. Lapseki, 2014’e kadar temel sorunları çözülememiş, şehircilik anlamında çok fazla hizmet alamamış, hem hükümet aracılığıyla hem yerel yönetim aracılığıyla, ilçede çok fazla hizmete ihtiyaç vardı. 2014 yılında hala musluklardan çamurlu su akıyorsa, burada sağlıktan, kültür faaliyetlerinden, sosyal faaliyetlerden çevreden de bahsedemezsiniz. 2014 yılına gelindiğinde hala bütün katı atıklarımız, kanalizasyonlarımız denize akıyorsa, bu ilçenin sorunlarını ‘çözdüm’ veya ‘çözeceğim’ diyemezsiniz. Çünkü bizden önceki arkadaşımız 10 yıl başkanlık yapmış. Çözülebilecek bir şey varsa 10 yılda bunların bir kısmı çözülebilirdi. Genel anlamda baktığımızda, gerçekten şehircilik anlamında hiç hizmet alamamış bir ilçe var. 14 Mart 2015’te Cumhurbaşkanımız buraya geldi. Kendilerine brifing verdiğimizde bizi gerçekten şaşkın bir vaziyette dinledi. Çünkü her şeyi yok olarak anlattık, Lapseki`de hiç bir şey yoktu. Yani, sular çamurlu akıyor, arıtması yok, kanalizasyon denize akıyor, doğalgaz yok, kültür merkezi yok, belediye hizmet binası 80’li yıllarda yapılmış, ihtiyaca cevap vermekten uzak, düğün salonu yok, pazaryeri yok, hali yok… Yani hep yok! Bunların olması gerekmiyor mu? Cumhurbaşkanımız da ‘Batıdaki bir ilçenin bu kadar geri kalmışlığı beni üzdü’ dedi. Fakat hem hükümetimizin desteğiyle hem Cumhurbaşkanımızın, hem de Grup Başkanvekili Bülent Turan`ın verdiği destekle bu dönem içerisinde Lâpseki’de güzel işler yaptığımıza inanıyoruz. Çünkü Lâpseki’de yürümekle, emeklemekle bu sorunların çözülebilmesi mümkün değildi. Öyle bir çalışma yapılması gerekiyordu ki ya çok hızlı koşacaktık ya da uçacaktık. Ben de öyle yapabildiğimizi düşünüyorum. Tabi yapamadıklarımız, aksaklıklar olabilir. Çünkü o koltukta sadece oturuyorsanız, iş yapmıyorsanız hiç risk yoktur, iş yapmadığınızda hata da yapmazsınız. Fakat genel anlamda baktığımızda ilçenin en büyük problemi, altyapıydı. Bir binaya temel yapamadan, birinci, ikinci katı çıkmaya çalışırsanız, olmaz. İnsanlar, bizi buraya her türlü hizmeti vermek, her türlü yardımı yapmak için seçiyorlar. İlçenin sorunlarını çözmek için geliyoruz biz buraya. Bu yaptıklarımızı da lütuf olarak kabul etmiyorum. Çünkü bunlar ihtiyaç, bunlar olması gerekenlerdir. Fakat bu kadar iş bir araya gelince biz de neresinden tutacağımızı şaşırdık. 

 

 

Eyüp Yılmaz: Benim için bazı hassasiyetler vardır. Mesela bir ilçenin şehitliği, benim için çok önemlidir. Fakat bu ilçede şehitlik yok. Şehitlik vardı ama kimse bugüne kadar kafasını kaldırıp bakmamıştı. Yere döşediğimiz taşlarla, parke taşlarla Lapseki Şehitliği yazıyordu. Bu insanlar, memleketleri için, vatan için canlarını vermişler. Bu belediyenin parası mı yoktu ki bir şehitlik yapılamadı. Yani bunlar hassas şeyler. Altyapıyla ilgili sorunlar vardı, ilk yapılması gereken işlerden bir tanesi su konusuydu. Biz de bu konuyla ilgili girişimlerde bulunduk ve Bayramdere Barajından suyumuzu getirdik. Bayramdere Barajı buraya 22 kilometre mesafede. O baraj daha önce denize akıyormuş ve Lâpseki de çamurlu suyu, kuyulardan gelen suyu kullanıyormuş. Kuyudan gelmesine bir şey demiyorum ama en azından bir arıtma kullanmalıydı. İnsanlar temiz şu içmeliydi. Kaldı ki hatlar da çok önemli. Hatları değiştirdik, 22 kilometre mesafeden suyu getirdik. Yeni depolar, yeni arıtma kurduk. Şuanda insanların evlerine içilebilir kalitede su getirdik. Lâpseki’nin hiç bir sorunu kalmadı ama nüfus arttıkça sorunlar da artacaktır. Nüfus 40 bini geçtikten sonra, bugünkü yatırımların üzerine ek projeler yapılacak. Şuanda merkez nüfus 13 bin. Zaten zamanında bütün başkanlar bir şey yapmış olsalardı, bugün çok farklı şeyler konuşuyor olurduk. Biz, birilerinin karşı çıkmasına rağmen buraya doğalgazı getirdik. Türkiye’de nüfusu 12 bin olup da doğalgaz getirilen yer sayısı çok azdır. Biz 42 kilometreden, Kemer Köyünden doğalgaz getirdik. Doğalgaz, hem çevre açısından çok iyi oldu hem de çok ucuz olduğu için rahat ediyoruz. Bizden kadınların iki isteği vardı. Birisi suydu, diğeri doğalgazdı. Biz ikisini birden yerine getirdik. Altyapı yapıldı ama üzerinin de tamamlanması gerekiyordu. 350 bin metrekare taş döşedik. Altyapıyı yaptık ama üstyapıyı da boş bırakmadık. Bizim bütçemiz 25 milyon. Bunun 20’si ödemelere gider, gerisiyle de ne kadar yapabiliriz? Taşın yanı sıra 50 bin metrekare asfalt yaptık. Tabi bunlar önemli meseleler. Bize bu destekleri verenlere teşekkür ediyorum. Bizim sahilde oturup çay içebileceğimiz bir yer yoktu. Şuanda epey toparlandı ama yeterli olmadı, çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sahil projesi ve diğer projeler halkımızı biraz yordu. Fakat o zamanlar geride kaldı. Lapseki artık 40-50 yıl arkasına bakmayacak. Mevcut imar alanlarının her yerine altyapı gidiyor. Yeni imar alanları eklenirse bu da sisteme eklenecek. 

 

 

Eyüp Yılmaz: Tabi yeni dönemde de yeni projelerimiz var. Bunlar da daha çok insana dokunan projeler. Kaç belediyede aş evi vardır bilmiyorum ama bizim aş evimizin olduğunu da çok fazla kimse bilmez. Çünkü kimseye anlatmayız. İhtiyacı olanı buluruz, yemeğini veririz, ihtiyacını gideririz. Şuanda yaklaşık olarak 150 eve gidiyoruz. Tabi bu zaman zaman değişiyor, 170’leri bulduğu da oluyor. Bunun yanında engellisi, yaşlısı hepsi bizde kayıtlıdır. Maalesef yaşlılarımıza çok fazla değer vermiyoruz. Biz, yemeklerini dağıtırken 3 yaşlı vatandaşımızı evinde ölü bulduk. Biz gitmesek kaç gün sonra bulunacak bilmiyorum. Projelerimiz içerisinde çok fazla dikkat çekmeyen bir şey var. Acil çağrı butonumuz var. Bunlar yaşlı insanların evlerine konulacak, acil bir şey olduğunda butona basacaklar ve buradaki ilgili arkadaşlarımız da anında müdahale edecekler. Önümüzdeki dönem içerisinde Lâpseki’de değişim bekliyoruz. Lapseki 2014’ten bu zamana çok değişti. Hem hükümetimiz aracılığıyla yapılan hizmetlerde hem de belediye yerel yönetim aracıyla yapılan hizmetlerde iyi bir değişim sağladığımızı düşünüyorum. Hükümetimiz aracılığıyla hastanenin, hükümet binasının, adliye binasının yapılması, bunun yanında bir ortaokul, bir imam hatip lisesi yapılması, yine Dalyan’da bir ilkokul ve ortaokul yapılıyor olması, hem gençlere yönelik daha çok bir şeyler yapılabilmesi, hem de ilçenin eksikliklerinin tamamlanması önemliydi. Hem yerel yönetim hem de hükümet yatırımları açısından baktığımızda güzel bir 5 yıl geçirdik. Önümüzdeki dönemlerde de bu yatırımların devam edeceğini düşünüyorum. 

 

 

Eyüp Yılmaz: Projelerimiz de gayet güzel. Toplam 41 projemiz var. Bu 41 proje içerisinde 15-17 tanesi gerçekten önemli proje. İlçenin içerisinde kapalı otoparka ihtiyaç var. Eski belediye binasını yıkıyoruz, yerine şehir meydanı yapıyoruz, altına da otopark yapıyoruz. Lâpseki’nin içerisinde Çınaraltı dediğimiz alanda sokak iyileştirmeleri yapılacak. Bunların proje ihalesi de yapıldı. Bizim o tarafın yoldan yukarısı sit alanıydı. Orası 21 yıl sit alanı olarak kaldı, biz sit alanını kaldırdık. Tabi bunun kalkması önemliydi insanlar da rahatladı. İnsanlar, daha önce bacalarını yaptıramıyorlardı. Biz de bölgeye çalışmalar yapılmasını istiyoruz. O alanı önce 25 bin metrekare olarak başladık, tabi bu genişletilebilir. Öncelikle bir kapalı pazaryeri sorunumuz var. Vatandaşa daha önce kapalı pazaryerinin yapılmasıyla ilgili bir söz vermiştik. Fakat 13 dönümlük bir alan satın aldık. Baştan uzak denildi ama ben pazarın oraya yapılması taraftarıyım. Çünkü artık şehir de büyüyor. Dolayısıyla şehrin içinde üç katlı pazaryeri çok hoş olmaz. Biz de ‘seçimden sonra referandum yapacağız, siz nereyi istiyorsanız biz oraya yapacağız’ dedik. Buraya kapalı pazaryeri ihtiyacı var, çünkü ben, 55 yıldır biliyorum pazaryeri aynı yerde, ondan öncesi de var tabiki. Ama biz şu anda karayolunda pazar yapıyoruz. Birkaç tane de piknik alanına ihtiyacımız var. Kaplantepe diye bir yer var. Kaplantepe buranın en yüksek yeridir. Oraya Teras Kafe diye bir yer planladık. Hemen alt tarafında 25 dönümlük bir yer var orayı da ormandan kiraladık. O bölgeyi de mesire alanı yapacağız. Üniversitenin orada 6 buçuk dönüm bir alanı var, oraya güzel bir projemiz var. Düğün salonu, kafeteryası, kahvaltı salonu şeklinde çok amaçlı kullanabileceğiz. 75 bin metrekarelik alanın bittiği yerde bir alan var, orada insanlar denize girerler ama plaj değil. Biz oraya plaj yapacağız. 

 

 

Eyüp Yılmaz: Kordonun devamı olarak düzenleyeceğimiz, benim iddialı olduğum ve heyecan duyduğum bir proje var. Osmanlı Dönemi, Cumhuriyet Dönemi ve Helenistik Dönemi şeklinde temalandırdığımız bir projemiz var. Şu anda da çalışmalar hızlı bir şekilde devam ediyor. O projede de çok iddialıyım. Çünkü Balıkesir, Tekirdağ, Çanakkale bölgelerinde böyle bir proje yok. Çocuğundan yaşlısına, engellisinden gencine kadar her kesim projenin içinde yer alıyor. Daha sonra camimiz de bitmek üzere, tahminen nisan ayı içerisinde bitecek. Sonrasında bizim eski hastanenin yeri var. Orası şehitlik, Çanakkale Savaşları sırasında burada, bin 200 yataklı sargı hastanesi var. Bu sargı hastanesinin olduğu yer hükümet binası şuanda. Hastaneyi yıktık hiçbir şey yapmadık. Projesini hazırladık, sponsorunu bulduk, oranın şehitliğine başlıyoruz. Her şey bitti yakın zamanda çalışmalara başlayacağız. Yanında da Lâpseki belediyesinin kreşi var, kreşi taşıyacağız, kreşin olduğu yere de müze yapacağız. Bir buçuk dönümlük bir yerimiz var, kreşi oraya taşıyoruz. Kapasitemiz 100 çocuk olacak, mevcut kreşimiz 35 çocuk kapasiteli. Günün şartlarına uygun bir şekilde olacak. Çok ihtiyacımız var. Kreşte personel ayrıcalığı da olmayacak, sırada kim varsa o alınacak. Şehitlik, müze, sahil ve daha önce saydığım projelerin hepsini ben, bir bütün olarak kabul ediyorum. Çünkü Anadolu’dan gelip, buradan çok fazla insan geçiyor. Sadece geçiyorlar, biz insanları burada tutamıyoruz. Biz insanları burada tutabilmek için muhakkak ki, alt yapıyı bizim hazırlamamız gerekiyor. Burada 3 otobüs insan gelse, dinlendireceğimiz, kahvaltı yapabileceğimiz bir yer yok.  Onun için bunlara da ihtiyacımız var. İlçe tarımın yerini aldık, orada bin 200 metre bir alan var. O alana da Lâpseki konuk evi yapacağız. Altı düğün salonu, ortası kafeterya ve restoran, üstü de konukların kalabileceği bir yer olarak düşündük. Hatta burayı öğrenciler de kullanabilecekler. İskelede otobüslerin durduğu yazıhaneler var, orayı kaldırıyoruz, ileriye götürüyoruz. Çamlığımız var, 10 yıllığına kiraya verilmişti, süre bitti ve belediyeye geçti. Buraya güzel bir proje yaptık. Hemen ilerisinde balıkçı barınağımızın yat limanına dönüştürülmesi ile ilgili yaklaşık 9 yıldır uğraşıyoruz. Geçtiğimiz Kasım ayında bütün işler bitti, geçen bakanımız geldiğinde de kendisine anlattık. Umarız haziran ayı içerisinde tamamlarız. Bakın bunu Çanakkale yapamadı, biz yapıyoruz. Balıkçı barınağının yüzde 40’i balıkçılara kalacak, yüzde 60’ı da iskele olacak. Yaklaşık olarak 300 tane yat olacak, Kuşadası’ndan İstanbul’a kadar bu şekilde yat limanı yok. Bu bizim için çok önemli projelerden bir tanesi. Yap-işlet-devret şeklinde, bakanlık yapacak. Biz sadece Lâpseki halkı olarak oranın ekonomisinden yararlanacağız. Köprü bittikten sonra bu tarafa yeni alanlar kurulursa, oradan da istihdam sağlayabiliriz. Fakat onun haricinde köprü bittikten sonra ne olacağı ile ilgili bir fikre sahip değiliz. Geçenlerde bir çalıştay düzenledik. Köprü olduğunda bu ilçe nereye gider şeklindeydi. Çalıştay 3 gün sürdü. Sonuç raporları hazırlandı, profesyonel insanlardan yardım aldık. En azından biz de kafamızda bir şeyler tasarlamış olduk. Bu bölge değişecek. Çünkü belki Gelibolu ulaşılabilir bir yerde ama Lâpseki ulaşılamazdı. Çünkü insanlar İstanbul’dan çıkıyor Gelibolu`ya geliyor ve 2-3 saat gemi bekliyor. Dolayısıyla bu problem ortadan kalkmış olacak. Tabi bu çalışmalara genel olarak zemin hazırlamak gerekiyor. Bizim de bütün amacımız bu. Yine otogarı limanın karşısında bir yere taşıyoruz. Hemen ilerisinde huzur evi diyebileceğimiz 96 kişilik bir projemiz var. Bu proje de hazır. Bu ilçede 98 yılında Türkan diye bir hanımefendi vardı, sonradan yaşamını yitirdi. Buraya huzur evi yapılsın diye bir yer bağışlıyor ama 20 yıl geçmiş, kimse dönüp bakmamış. Böyle bir şey ihtiyacı olduğunu hissettim ‘yapalım’ dedim, arkadaşlar da ‘bizim böyle bir yerimiz var’ dediler. Huzur evi için de her şeyimiz hazır, hemen gidip başlayabiliriz. Dalyan’da Devlet Malzeme Ofisi dediğimiz bir yer vardı. Vatandaşlar orayı 2014’e kadar kullanamamışlar. Biz orayı vatandaşa açtık, 5 yıldır kullanılıyor. Şimdi orayı Dalyan Tatil Köyü adı altında yapacağız. Kıyı kenar problemi var kimse çözmemiş, biz çözdük. 

 

 

Eyüp Yılmaz: Çocuk Meclisi projemiz var, bu çok önemli bir proje. Her okuldan öğrenci olacak, aynı belediye meclisi gibi toplanacaklar, sorunlarını bize iletecekler. Dalyan’da çocuklara bir Aqua Park sözüm vardı, kıyı-kenar çizgisinden dolayı yapamamıştık, sonra orası bize geçti. Aqua Parkın içerisinde kapalı-açık düğün salonları olacak. Yeni bir halk plajı, piknik ve çadır kamp alanı yapıyoruz. Çardak’ta hem araçların gidip gelebileceği, hem insanların yürüyüş yapabileceği şekilde birleştiriyoruz. Hayvan Barınağı ile ilgili projemiz var. Türkiye’de ilk kez bir ilçe hayvan barınağı ile ilgili hibe alacak, o da biziz. Çünkü bu projeyi 5 yıldır koşturuyoruz. Avcılar için atış eğitim alanı var, sokak sineması var. Sokakta sinema günleri başlatacağız. Lâpseki’de eskiden 5 tane sinema vardı. Kitap fuarı, belediye çocuk korusu, belediye bando korosu, mini buz pateni, hobi bahçesi gibi çalışmalarımız da olacak. Yani genel anlamda baktığımızda, çocuklara, gençlere, yaşlılara, engellilere hitap edebilecek çok sayıda projelerimiz var. (Seçkin Sağlam)