Koronavirüs salgını yayılmaya hızla devam ediyor. Çanakkale Tabip Odası Yönetim Kurulu tarafından salgın süreci ile ilgili yapılan açıklamada pandemi sürecinin başından bu yana sağlık çalışanları ve vatandaşların yanlış bilgilendirildiği belirtilerek, bu durumun halkın pandemi kurallarına uymasını engellediği belirtildi. Gelinen noktada, vaka sayılarının ve hastaneye yatırılan hasta sayılarının da olağanüstü arttığı ifade edilen açıklamada, ÇOMÜ Tıp. Fak. pandemi hastanesinde yeni servislerin açılma gereği duyulduğu belirtildi. Sağlık çalışanları olarak hala grip aşılarını temin edilmediği belirtilen açıklamada; "Sağlık çalışanları olarak tüm zorluklara ve tükenmemize yol açan yönetim kaynaklı tüm koşullara rağmen dirençle, kararlılıkla görevlerimizin başındayız" denildi. Pandeminin başından beri kötü durumun yaşandığı belirtilen açıklamada; "Hastane covid servisleri dolup taşıyor. Hastane yoğun bakımlarında yer bulamayabiliriz. Sağlık çalışanları tükeniyor. Alınan tedbirler göstermelik ve yetersiz..." ifadelerine yer verildi.
"Sağlık Bakanlığı verilerini asla şeffaflıkla paylaşmadı"
Açıklamada; "Türk Tabipleri Birliği olarak, pandemi nedeniyle yazdan beri ifade etmekte olduğumuz kaygı ve korkularımız ne yazık ki, Türkiye`de ve Çanakkale`de gerçekleşmiş durumdadır. Pandeminin başından beri hem sağlık çalışanları, hem halk olarak doğru bilgilendirilmedik, Sağlık Bakanlığı verilerini asla şeffaflıkla paylaşmadı. Korkarız ki bu şeffaf olmayan bilgilendirmeler ve pandemi nedeniyle yapılan uyarılardaki tutarsız davranış modeli, halkın pandemi kurallarını içselleştirmesini ve uygulamasını engellemiştir. Halka basın açıklamaları, bir araya geliş yasakları işletilirken, parti kongreleri, açılışlar yapılmış, büyük kalabalıklarla mitingler düzenlenmiştir. Kendi şehrimizde Biga Tarım Fuarı`na izin verilirken ve açılıştaki yakın mesafe görüntüler hepimizin malumuyken, mesafeli ve maskeli oturarak Biga`daki termik santrallere karşı kitap okuma eylemi yapan vatandaşlara ceza kesilmiştir. Balaban Dinlenme Tesisleri`ne ve her yere giriş yasakları kalkmışken, Kirazlı mevkiinde altın madenine karşı nöbet tutan dört kişiye gıda yardımı götürenlere pandemi yasakları işletilmiş ve cezalar yağdırılmıştır. Bütün bu uygulamalar devlet ciddiyetinden uzak ve sorumsuz uygulamalardır. Bu denli çifte standartlı ve tutarsız pandemi uygulamalarına halkın güvenmesi, bu uygulamaları benimseyip kabullenmesi nasıl beklenebilirdi? Pandemi dönemi boyunca Sağlık Bakanı ve sağlık müdürlükleri, yetkili makamlar sadece maske mesafe-hijyen diyerek gidişattaki kötüleşmeyi halkın algılamasına yol açacak bilgilendirmelerden uzak durmuşlardır. Şehrinde olup bitenlerden bu kadar bihaber olan vatandaşların, pandemi uyarılarını dikkate alarak daha özenli davranmalarını beklemek gerçekçi miydi? Daha iki hafta önce sağlık müdürlüğüne yaptığımız öneri, karantina için insanları eve göndermek yerine yurtların kullanılması önerisi dikkate alınmamıştır. Sağlık Müdürlüğü`nden defalarca randevu talep etmemize rağmen yönetime geldiğimiz andan itibaren yüz yüze görüşmemiz ve bilgi alışverişinde bulunmamız mümkün olmamıştır. Sağlıkla ilgili bu kadar ağır bir sorunla cebelleşirken tüm kurumların işbirliği içinde ve koordinasyon halinde çalışamaması halkımıza karşı büyük bir yanlıştır. Bu yanlıştan hala en kısa zamanda dönülmesini umut ediyoruz" ifadelerine yer verildi.
"Vaka sayıları da ve hastaneye yatırılan hasta sayıları da olağanüstü artmıştır"
Gelinen noktada, vaka sayılarının ve hastaneye yatırılan hasta sayılarının olağanüstü arttığı belirtilen açıklamada; "ÇOMÜ Tıp. Fak. pandemi hastanesinde yeni servislerin açılma gereği duyulmuştur. Türk Tabipleri Birliği`nin sekizinci ay pandemi değerlendirmesinde en az iki hafta olmak üzere tüm Türkiye`de kapanma gerekliliği ve kapanma sürecinde hiçbir vatandaşın mağdur olmaması için sosyal devlet ilkelerine göre hareket edilmesi özellikle vurgulanmıştır. Bunun anlamı kapanmayla birlikte yaşanacak ekonomik zorlukları aşmak için devlet sorumluluk almalı, güçlü bir sosyal devlet davranışının duble yollar ve havaalanları yapımından daha değerli olduğunu halkımıza kanıtlamalıdır" denildi.
"Sağlık çalışanları olarak hala grip aşıları temin edilmiş değildir"
Sağlık çalışanları olarak hala grip aşılarının temin edilmediği belirtilen açıklamada; "Birçok ilde covid pozitif ancak asemptomatik sağlık çalışanları çalışmaya devam etmek zorunda kalmıştır, yaz dönemi boyunca istihdam konusunda yapılmış olan uyarılar dikkate alınmadığı için mevcut sağlık çalışanlarının sayı olarak covid yükünü taşıyamaz hale geldiği içler acısı bir gerçektir. Ailesine enfeksiyon taşıma kaygısı olan sağlık çalışanları için ivedilikle ücretsiz konaklama yerleri ayarlanması bir zorunluluktur. Sağlık çalışanları olarak tüm zorluklara ve tükenmemize yol açan yönetim kaynaklı tüm koşullara rağmen dirençle, kararlılıkla görevlerimizin başındayız. Sağlık Bakanı`na, Çanakkale Sağlık Müdürlüğü`ne, Çanakkale İl Pandemi ve Çanakkale İl Hıfzıssıhha Kurulu`na seslenmek istiyoruz: Şu anda geldiğimiz noktadaki hasta sayıları, Türkiye`de ve Çanakkale`de kapanmamızı zorunlu kılmaktadır, kaybedeceğimiz her gün, yeni hastalara, yeni yoğun bakım ihtiyaçlarına, yeni ölümlere yol açacaktır. Sayılar artmaya devam ederse sağlık çalışanlarında da covid pozitif oranı artacak, sağlık çalışanları bu yükü taşıyamayacaklardır. Bu arada acil olarak tedavi alması ve müdahale edilmesi gereken covid dışı tüm sağlık problemi yaşayan hastalarımızın tedavileri de covid yükü nedeniyle aksayacak ve bu durum tehlikeli sonuçlar doğuracaktır" denildi.
"Olduğumuz en kötü durumdayız"
Açıklamada son olarak; "Çanakkale halkına sesleniyoruz: Pandeminin başından beri olduğumuz en kötü durumdayız. Hastane covid servisleri dolup taşıyor. Hastane yoğun bakımlarında yer bulamayabiliriz. Sağlık çalışanları tükeniyor. Alınan tedbirler göstermelik ve yetersiz. Lütfen hareketliliğinizi azaltın. Lütfen hareketliliğinizi azaltmak için büyük yasakları beklemeyin. Bu zorlu günlerde ya hep birlikte kırılacağız, ya hep birlikte kurtulacağız. Birbirimizi dinleyerek kurtulacağız, birbirimizi kollayarak, yanlışlarda uyararak, doğrularda destekleyerek" denildi.
(Eren Aşnaz)
