Çanakkale Kadın Platformu ve Kepez Kent Konseyi tarafından, çocuk istismarına getirilmesi planlanan yeni düzenlemelerle ilgili basın açıklaması yapıldı. 81 ilde eş zamanlı düzenlenen basın açıklaması Çanakkale’de İskele Meydanı’nda yapıldı. Basın açıklamasını Çanakkale Kadın Platformu adına Jale Yaman okudu. Yaman, AKP tarafından 15 yaş farkının bir kriter olarak benimsenmiş olduğu ve çocuk istismarını meşrulaştıracak affın, bütçe görüşmeleri tamamlandıktan sonra, Ocak 2020 gibi meclise getirileceği söylendiğini ifade etti. Kadın örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen 2016 yılında, Torba Kanun ile çocukların cinsel istismarına ilişkin cezayı düzenleyen TCK 103’üncü maddesinin 1’inci ve 2’nci fıkralarına 12 yaş ayrımı getirildiğini ve 12 yaş altındaki cinsel istismar suçlarına ağırlaştırılmış cezalar getirildiğini belirten Yaman, 12 yaş sınırının neye göre belirlendiğinin ise kamuoyuyla paylaşılmadığını ifade etti. “Çocukların cinsel istismarının affı olmaz!” diyen Yaman; “İktidara tekrar sesleniyoruz, amaç gerçekten kız çocuklarını korumak ve mağdur olmalarını engellemekse, neler yapılabileceğini kadın ve çocuk örgütleri yıllardır haykırmakta! Faillerin değil, çocukların mağduriyetlerini öncelemek ve dahası önlemek elinizde! İstismarcıları affetmek yerine çocukları koruyacak önlemleri hayata geçirin! Evlenme ehliyeti olmayan çocuklara imam nikahını kıyan din görevlilerinin, kız çocuklarını çocuk yaşta evlendiren ailelerin ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyerek buna göz yuman kişi ve resmi otoritelerin cezalandırılması, Türk Ceza Kanunu’nda 15 yaş altı çocukların cinsel davranışa rızasının söz konusu olamayacağının açıkça belirtilmesi, erken yaşta ve zorla evlendirmenin suç olarak düzenlenmesi, evlilik yaşının her koşulda 18’e çıkartılması ve bunların hiçbir boşluk ve yorum farkına yer bırakmayacak şekilde yasalara dahil edilmesi gerekmektedir. Tüm milletvekillerini tasarının yasalaşmaması için gerekeni yapmaya, başta tüm kadınlar olmak üzere basın ve medya kuruluşlarını ve kamuoyunu bu konunun takipçisi olmaya çağırıyoruz!” ifadelerini kullandı.
“Bu karar, 15 yaş altındaki çocukların istismarının meşrulaştırılmasının sağlanmaya çalışıldığını göstermektedir”
Kadın Platformu adına açıklama yapan Jale Yaman; “İktidarın, küçük yaştaki kız çocuklarıyla evlenen erkeklerin istismar suçundan affedilmesine yönelik bir tasarı hazırladığıyla ilgili haberler bir süredir basına yansımaktadır. Son çıkan haberlere göre; AKP tarafından 15 yaş farkının bir kriter olarak benimsenmiş olduğu ve çocuk istismarını meşrulaştıracak bu affın, bütçe görüşmeleri tamamlandıktan sonra, Ocak 2020 gibi meclise getirileceği söylenmekte. AKP, 2016 yılından itibaren sistematik olarak çocuk yaşta, zorla ve erken evlendirmelerin önünü açacak, çocuk istismarını meşrulaştıracak bu af da dahil, birtakım yasa değişiklikleri ve uygulamaları gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Bu çerçevede, kadın örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen 2016 yılında, Torba Kanun ile çocukların cinsel istismarına ilişkin cezayı düzenleyen TCK 103’üncü maddesinin 1’inci ve 2’nci fıkralarına 12 yaş ayrımı getirilmiş, 12 yaş altındaki cinsel istismar suçlarına ağırlaştırılmış cezalar getirilmiş, 12 yaş sınırının neye göre belirlendiği ise kamuoyuyla paylaşılmamıştır. Şuanda getirilmek istenen af, 15 yaş altı kız çocuklarına karşı işlenen cinsel istismar suçundan hüküm giyen failleri de kapsayacaktır. Yani 12 yaşında bir kız çocuğunun 27 yaşındaki bir erkek ile evlendirilmesi durumunda cezasızlık yoluna gidilmek istenmektedir. Bu cezasızlığın çocuk istismarı suçu faillerine cesaret vereceği ve bu suçu teşvik edeceğini öngörüyoruz. Nitekim, Elbistan Ağır Ceza Mahkemesi kendisinden 9 yaş küçük olan 12 yaşındaki kuzenini evlilik görüntüsü altında istismar eden ve olay gerçekleştiği zaman da ‘kız çocuğunun yaşını bilmediğini’ savunan faili beraat ettirmiş ve Yargıtay da oy çokluğuyla bu kararı onamıştır. ‘Geleneksel değer yargıları, birlikteliklerin sorunsuz devam etmesi, mağdurun şikayetçi olmaması, ceza verilmesi halinde aile yapısının zarar göreceği’ gibi gerekçelerle verilen bu karar, 15 yaş altındaki çocukların cinsel istismarının meşrulaştırılmasının alt yapısının sağlanmaya çalışıldığını göstermektedir. Ayrıca böyle bir af, 2005 yılında kanundan çıkarılan ‘tecavüzcü ile evlilik durumunda cezasızlık sağlayan’ maddenin geri getirilmeye çalışıldığını göstermektedir” dedi.
“Faillerin değil, çocukların mağduriyetlerini öncelemek ve önlemek elinizde!”
Yaman; “İstismar suçunu evlenme koşullu bir düzenleme ile aklamak çocukların tekrarla, istismara maruz bırakılması ve şiddet dolu hayatlara mahkûm edilmesi anlamına gelmektedir. AKP’nin ‘Affı bir defaya mahsus yapacağız’ açıklaması, ‘Bir kereden bir şey olmaz’ zihniyetinin devam ettiğini göstermektedir. Bu düzenlemeyi yapma gerekçesi olarak, küçük yaşta istismar edilmiş ve evlendirilmiş kız çocuklarının, suç olan bu eylemi gerçekleştiren erkeklerin hapse girmesi sonucunda çocuklarıyla birlikte ortada kalmaları ve mağdur olmaları gösterilmektedir. Çocukları korumakla yükümlü devletin veri dahi paylaşmadan böyle bir gerekçeyle çocukların cinsel istismarını meşrulaştırmaya çalışmasını akıl ve vicdan dışı buluyoruz. İktidara tekrar sesleniyoruz, amaç gerçekten kız çocuklarını korumak ve mağdur olmalarını engellemekse, neler yapılabileceğini kadın ve çocuk örgütleri yıllardır haykırmakta! Faillerin değil, çocukların mağduriyetlerini öncelemek ve dahası önlemek elinizde! İstismarcıları affetmek yerine çocukları koruyacak önlemleri hayata geçirin! Evlenme ehliyeti olmayan çocuklara imam nikahını kıyan din görevlilerinin, kız çocuklarını çocuk yaşta evlendiren ailelerin ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyerek buna göz yuman kişi ve resmi otoritelerin cezalandırılması, Türk Ceza Kanunu’nda 15 yaş altı çocukların cinsel davranışa rızasının söz konusu olamayacağının açıkça belirtilmesi, erken yaşta ve zorla evlendirmenin suç olarak düzenlenmesi, evlilik yaşının her koşulda 18’e çıkartılması ve bunların hiçbir boşluk ve yorum farkına yer bırakmayacak şekilde yasalara dahil edilmesi gerekmektedir. Tüm milletvekillerini tasarının yasalaşmaması için gerekeni yapmaya, başta tüm kadınlar olmak üzere basın ve medya kuruluşlarını ve kamuoyunu bu konunun takipçisi olmaya çağırıyoruz!” dedi.
(Baykal Sağlam)