Çanakkale işten atılan işçilere sahip çıktı...

Sosyal-İş Sendikası, ÇOMÜ’de işten atılan işçilerin geri alınması için hukuk mücadelesini başlatarak, atılan işçilerin geri alınmasını sağlayıncaya kadar her platformda mücadelelerini sürdüreceklerini belirti.

1265
Çanakkale’deki çeşitli emek güçlerinin destek verdiği basın açıklamasında Sosyal-İş Sendikası adına konuşan Genel Sekreter Celal Uyar; “Önümüzdeki günlerde, konuyu ülke gündemine taşımak için elimizden geleni yapacağız. Bu hukuksuzluğu Meclis’e taşıyacağız. Çanakkale milletvekillerine bir dosya sunacağız. Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na başvuruda bulunacağız. Türkiye’deki üniversite kamuoyuna, Türkiye ve Çanakkale’deki siyasi parti, sendika, meslek örgütü, kitle örgütü ve kadın örgütlerinden destek isteyeceğiz. Tüm işçiler işbaşı yapana kadar her türlü eylem ve etkinliği gerçekleştireceğiz” dedi.
 
 
 
Sosyal İş Sendikası, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde hiçbir gerekçe gösterilmeksizin işten atılan işçilerin işe geri alınması için eylem gerçekleştirdi. Çanakkale Adliye Binası önünde bir araya gelen Sosyal-İş Sendikası üyelerine Çanakkaleliler de destek verdi. Çanakkale’de taşerona karşı tepkilerin dile getirildiği eylemde, ‘Çanakkale geçilmez, işçiler yenilmez’ sloganları atıldı. Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan,  DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası, KESK ve KESK’e bağlı sendikalar ile çeşitli siyasi parti ve kitle örgütlerinin yönetici ve üyelerinin de destek verdiği eylemde bulunan işçiler, ellerindeki, “İşimizi geri istiyoruz” , “İşçiyiz haklıyız kazanacağız” , “Haksızlığa karşı omuz omuza” , “Çocuklarıma nasıl ekmek götüreceğim” , “ÇOMÜ Rektörlüğü’nü göreve çağırıyoruz” yazılı dövizler ile işten atılmalarını protesto etti.
 
“Sorumlu Rektörlük ve taşeron şirket”
Sosyal-İş Sendikası Genel Sekreteri Celal Uyar, yaptığı açıklamada, sendikanın başvurusu üzerine iş müfettişlerince üniversitede taşeron ilişkisine ilişkin denetim yapıldığını ve muvazaalı, yani hukuka aykırı taşeron ilişkisinin tespit edildiğini anımsattı. Uyar, müfettiş raporuna karşı Üniversite Rektörlüğü’nün dava açtığını ve bu nedenle raporun kesinleşmediğini belirterek; “Üniversite Rektörlüğü, müfettiş raporu nedeniyle ihalenin geciktiğini iddia etti. İşçiler, işe başlamak için Ocak ayının 20’sine kadar beklemek zorunda kaldı. Bu da yetmedi. Üniversite, basına yaptığı açıklamada, “üniversitemiz işçi çıkarmayacak, yeni ihalede işçi sayısı artacak” sözü vermişti. Üniversite iki sözünü de tutmadı. İhalede işçi sayısı artırılmadı. Ayrıca ihaleyi eski taşeron şirket kazanmış olmasına rağmen 36 işçiye işbaşı yaptırılmadı. 36 işçiye işbaşı yaptırılmadığı gibi 40’dan fazla yeni işçi işe alındı. Kara kışın ortasında 36 işçi kapının önüne konuldu” dedi.
 
 
“Bu ne perhiz…”
“Rektörlük, bir yandan rapordaki tespitleri reddederek dava açmakta, bir yandan da rapordaki tespitleri kabul ederek yeniden ihaleye çıkmak zorunda kaldığını, ihalenin geciktiğini iddia etmektedir” diyen Uyar; “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusudur! Buna kim inanır? Madem müfettiş raporunda yazılanlar doğru, o zaman niye itiraz ettiniz. Kaldı ki itiraz etmeseydiniz, bu sorun çözülecekti. Rapor kesinleşecek, işçiler Üniversite’nin işçisi haline gelecek, yeniden ihaleye çıkmanıza gerek olmayacaktı. Kimse de işsiz kalmayacaktı. Üniversite bugün çeksin itirazını, bugün çözülür sorun” şeklinde konuştu.
 
“Birinci derecede sorumlu Rektörlüktür”
Üniversite Rektörlüğünün kendi ayıbını ve sorumluluğunu örtmek için Sosyal-İş Sendikası ve üyelerini suçladığını ileri süren Uyar; “Bugün 36 işçinin işsiz kalmasının tek sorumlusu ÇOMÜ Rektörlüğü ve taşeron şirkettir” dedi. Taşeron şirketin işçileri tanımadığını, işçilerin nerede ne iş yaptığını dahi bilmediğini kaydeden Uyar, “Hal böyle iken, işe başlatılmayan 36 işçinin listesini taşeron şirketin hazırladığına kimse inandıramaz bizi. Birinci derecede sorumluluk ÇOMÜ Rektörlüğü’ndedir. Bizzat Rektör Sedat Laçiner, bu gerçeği taşeron işçilerle yaptığı toplantıda itiraf etmiş, işten çıkarılan işçiler konusunda taşeron şirkete referans olduklarını söylemiştir” diye konuştu.
 
 
“Amaç gözdağı vermek”
İşten çıkarmaların işçilerin haklı mücadelesini engelleme ve işçilere gözdağı verme amacını taşıdığını kaydeden Uyar; “İşçiler arasında üniversitenin taşeronluğuna soyunan birkaç kişi ve adına sendika demeye imtina ettiğimiz bir kurum, işçilere ‘Sosyal-İş’ten istifa ederseniz, işe başlatılacaksınız’ demektedir. Bu da yetmezmiş gibi, Sosyal-İş Sendikası’nın yetkili olduğu ÇOMÜ’de, hem de işçilerin işten atıldığı günlerde, Üniversite Rektörü’nü ziyaret etmekte, işçilerin haklı mücadelesini bölmeye ve zayıflatmaya çalışmaktadır. Sosyal-İş Sendikası burada, mücadele ediyor. Peki siz neredesiniz” dedi.
 
“Mücadelemiz sürecek”
Sendika olarak işçilerin işbaşı yaptırılana kadar bu işin takipçisi olacaklarını vurgulayan Uyar, şu şekilde konuştu: “Önümüzdeki günlerde, konuyu ülke gündemine taşımak için elimizden geleni yapacağız. Bu hukuksuzluğu Meclis’e taşıyacağız. Çanakkale milletvekillerine bir dosya sunacağız. Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na başvuruda bulunacağız. Türkiye’deki üniversite kamuoyuna, Türkiye ve Çanakkale’deki siyasi parti, sendika, meslek örgütü, kitle örgütü ve kadın örgütlerinden destek isteyeceğiz. Tüm işçiler işbaşı yapana kadar her türlü eylem ve etkinliği gerçekleştireceğiz.”
 
Konuk; “İşten çıkarmalar hukuka aykırıdır”
Sosyal-İş Sendikası avukatı Evin Konuk ise, işten çıkarmaların hukuka aykırı olduğunu, işçilere yazılı bir tebligat yapılmadığını ve bir gerekçe gösterilmediğini söyledi. ÇOMÜ’de muvazaalı bir taşeron ilişkisinin olduğunu, işçilerin aslında Üniversite’nin işçisi sayılması gerektiğini belirten Konuk, işe iade davalarını asıl ve gerçek işveren olan ÇOMÜ Rektörlüğü’ne açtıklarını dile getirdi. Yapılan açıklamanın ardından Sosyal-İş Sendikası üyesi 14 işçi için işe iade davası açıldı.
 
Öte yandan işten çıkarılan hamile bir kadın işçi de “Hamileyim, işten çıkarıldım” yazılı bir döviz ile eyleme katıldı.
 
Paylaş