Çanakkale’de 1 Mayıs

Bu yıl Çanakkale’deki 1 Mayıs kutlamaları geçmiş yıllara göre daha kitlesel katılımın gerçekleştiği bir nitelik taşıyordu.
Aynı zamanda sendikalı işçilerin ve kamu emekçilerinin katılımdaki ağırlıkları dikkat çekti.
Ancak mitingin coşkusunu yine gençlerin enerjileri sağladı.
Çanakkale’deki 1 Mayıs kutlamaları yıllar itibarıyla bir gelişim trendi izlemektedir.
Bu trend dahilinde 7 Haziran seçimleri öncesinde halkın ilgisinin yoğunlaştığı HDP’nin bu yılki katılım ve coşkusu da ayrıca not edilmesi gereken bir gelişme olmuştur.

490
HDP’nin bu yılki katılımı ve coşkusu açısından, birlikte hareket ettikleri bileşenlerinin de katkılarını unutmamak gerekir.
Ancak şu gerçeği de görmek gerekir; HDP emek eksenli politikalar açısından Çanakkale’de hassasiyetini daha da geliştirmesi gerekmektedir.
Newruz kutlamalarındaki katılım baz alındığında 1 Mayıs’ın daha düşük bir katılım ile gerçekleşmiş olması bu konunun değerlendirilmesi gerçeğini de ayrıca gündeme getirmektedir.
Bu yılki kutlamalar açısından değerlendirilmesi gerekli diğer bir siyasi partide CHP’dir.
Bugüne kadarki gelişmeler itibarıyla CHP’de örgütler heyecanını yitirmiş olarak gözükmektedir.
Bu durum otomatik olarak 1 Mayıs kutlamalarına yansıdı, gerek katılım gerekse hazırlık ve diğer detaylar konusunda CHP örgütü olumsuz bir sınav verdi.
Bu durum bilinen bir gerçeklik olarak, çözümü için atılacak adımlar; seçimler sonrasındaki kongreler süreciyle aşılabilecek bir sorun olarak kendini göstermektedir.
CHP’nin içinde bulunduğu bu durum nedeniyle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun 6 Mayıs’da  Çanakkale’de yapacağı miting çok önem kazanmış durumdadır.
Bu mitingin yaratacağı etkiler ile, CHP il örgütü seçim kampanyasına yoğunlaşır ve genelde arkasına almış olduğu rüzgarı Çanakkale’de estirebilirse bu gelişme seçim başarısı açısından önemli katkılar sağlayabilir.
Gelinen noktada 6 Mayıs Kemal Kılıçdaroğlu mitinginin,  Çanakkale’deki  CHP çalışmalarını ateşleyici bir etki yapmasına da şiddetle ihtiyaç vardır.
CHP İl örgütünün 1Mayısta gösterdiği performansı baz aldığımızda bu performansın seçim kampanyasında olumlu sonuçlar vermesi şansı yoktur.
1Mayıs mitingiyle ilgili olarak değerlendirilmesi gerekli diğer bir konu da; Birleşik Haziran Hareketinin bileşenlerinin mitinge ayrı olarak katılmaları oldu.
Birleşik Haziran Hareketi’nin bir bütün olarak katılması en azından BHH  bileşeni olan Komünist Partinin BHH saflarında kendi bayrak ve pankartlarıyla da olsa  bir arada olmaları Birleşik Haziran Hareketinin yaratmak istediği birleşik devrimci mücadelenin örülmesi amacına daha uygun olabilir, BHH’’nin daha görünür olmasına katkı sağlayabilirdi.
1 Mayıs Çanakkale  mitingi katılımcılardan, izleyicilerine kadar herkes üzerinde olumlu bir hava bırakmıştır.
Buda emek mücadelesinin prestiji olarak değerli bir kazanımdır.
Bu arada emniyet güçlerinin almış olduğu tavrı da değerlendirirsek bugüne kadar alınan abartılı bir takım tedbirlerin hiçbir işe yaramadığı ortaya çıkmıştır.
Özelikle toplanma yeri ve miting alanındaki üst aramalarının yapılmamış olması ortamı son derece rahatlatmıştır.
Tabii ki emniyet güçleri bu miting için gerekli önlemleri almışlardır.
Ancak bu tedbirlerin katılımcıları rahatsız etmeyecek şekilde olması mitingin olumlu bir şekilde gerçekleşmesinde önemli bir etki yaratmıştır.
Bir şenlik, bayram havasında geçen Çanakkale 1 Mayıs mitingi ne yazık ki Biga’da bir işçinin 1 Mayıs günü yaşadığı iş kazası nedeniyle yaralanmıştır.
Öncelikle bu işçi kardeşimize geçmiş olsun dileklerimi iletirim.
Bu olaya neden olan koşulların araştırılarak, ihmali olan sorumlular varsa da gerekli işlemlerin yapılması sağlanmalıdır. Böyle bir günde yaşanılan bu acı olay, bu mücadelenin özellikle insanca çalışma koşulları açısından önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.
İçi sınıfının insanca çalışmak ve yaşamak talebini yok sayan siyasal irade bu talepler temelinde sürdürülen mücadeleye tahammül edememektedir.
İşçilere Taksim’i yasaklayarak tazyikli su, gaz ve coplarla, özelikle son zamanlarda devreye sokulan polis destekli bazı sivil milisleri seferber ederek yapılan saldırılar bunun içindir.
Ancak sınıfın mücadelesi de her geçen yıl daha da büyümekte, yurdun muhtelif yerlerinde yapılan etkinliklerde ‘her yer Taksim’ anlayışı daha çok ete kemiğe bürünmektedir.
Gün gelecek, kitleler o kurulan barikatları da yıkıp geçeceklerdir.
Temsili düzeyde değil, gerçekten barikatlar kitlelerin örgütlü gücü ile yıkılarak; Taksim Meydan’ı 1 Mayıs meydanı  olacaktır.
 
Paylaş