Çan Çevre Derneği Başkanı Yıldız "25 yıllık Kumarlar anlaşmasında sadece üç köye içme suyu hakkı"

731

 Kanadalı altıncı şirket Alamos Gold’un iştiraki Doğu Biga Madencilik A.Ş.’nin Kirazlı altın madeni işletmesine Kumarlar Köyü’nde yapmak istediği Kumarlar Göleti ve barajına karşı köy halkı başta olmak üzere yürüyüş gerçekleşmiş, köylü kadınlar içme suları dahi yokken madene verilecek su için gölet yapımına karşı olduklarını belirtmişlerdi. Çan Çevre Derneği Başkanı Hamza Yıldız, Kumarlar Göleti yapım başlangıcı ve madenci şirkete devredilmesi ile ilgili açıklamada bulundu. Gölet sahasının köyün mezrası olduğu ve 1988 yılında sahada kendiliğinden oluşan orman nedeni ile devletin orman alanı olarak el koyduğunu belirten Yıldız, daha sonra DSİ Genel Müdürlüğü’nün göleti sulama yapmak için bedelsiz devraldığını belirtti. İnşasına başlanması ile birlikte madenci şirketin göletin suyunu kullanmak için 25 yıllığına devraldığını ifade eden Yıldız, sadece üç köye içme ve kullanma suyu hakkı verildiğini belirterek; “Ormanlardan sonra suyumuz da altıncılara peşkeş çekilmiş” dedi. 

Yıldız konuyla ilgili sosyal medyadan yaptığı açıklamada; “Kumarlar Göleti’nin su toplama havzası dört yüz yıldır köyün merası. 1988 yılında kadastro çalışmaları sonucunda bu sahada kendiliğinden oluşan orman nedeni ile devlet buraya orman diye el koymuş. Köyden bu karara itiraz eden ve mahkemeye dava açan olmadığı için karar kesinleşmiş. Daha sonra DSİ Genel Müdürlüğü bu alana sulama göleti yapmak için bu merayı bedelsiz olarak devralmış. Fizibilite çalışmalarını yapmış ve inşasına başlamış. Sonra Doğu Biga araya girmiş ve bu göletin suyunu kullanmak için DSİ ile 25 yıllığına anlaşmış.Gerekirse bir 25 yıl daha kullanma opsiyonu da almış. Sadece üç köye içme ve kullanma hakkı verilmiş. Yani gölet suyunun onda dokuzuna el koyulmuş. Ormanlardan sonra suyumuz da altıncılara peşkeş çekilmiş. Eskiden devlet, ormanları ve sularımızı korurdu. Şimdi vatandaş ormanları ve suyumuzu devletten ve yağmacı şirketlerden korumaya çalışıyor. İşin özeti budur” dedi. 
(Eren Aşnaz)
Paylaş