Edindiğimiz bilgilere göre; hem CİMER`e hem de Valiliğe yapılan şikâyetler nedeniyle Bozcaada`da belediye tarafından ruhsat verilen yaklaşık 25 bağ evine yönelik inceleme başlattı. Yapılan şikâyetlerin ardından önce eylül ayında adaya gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı`na bağlı ekipler bu bağ evlerine yönelik yerinde inceleme başlattı. Ancak yapılan incelemelerde ekipler sadece verilen ruhsatla ilgili değil, söz konusu bağ evlerinde izinsiz uygulamaların da fotoğrafını çekerek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Bunun neticesinde ise savcılık talimatı ile son günlerde Bozcaada İlçe Jandarma Komutanlığı bağ evlerinde izinsiz uygulama yapan kişilerin ifadelerini alıyor. Öte yandan iddialara göre Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkililerinin hazırladığı ön raporunda verilen pansiyon ruhsatlarının Toprak Koruma Kanunu`na aykırı olduğunu belirtti.
`Suçlu biz miyiz?`
Bozcaada Haber, söz konusu CİMER şikâyetine maruz kalan işletmeciler ile görüştü. İşletme sahipleri, bağ evlerine ruhsat verenin belediye olduğunu, belediyenin aldığı karar doğrultusunda başvuru yaptıklarını ve ruhsatlarını aldıklarını belirterek "Neden şimdi biz suçlu oluyoruz" diyor. Adada ruhsatlı yerlerden katbekat fazla ruhsatsız, izinsiz konaklama tesisleri dururken ruhsatlı iş yerlerine inceleme başlatıldığının altını çizen ruhsatlı bağ evi sahipleri, bağ evlerinde taş fırın, yürüyüş yolu, pergola gibi uygulamalar için de soruşturma başlatılmasına tepkili. Ruhsatlı-ruhsatsız adanın yüzde 90`nında izinsiz uygulamaların olduğunu iddia eden bağ evi sahipleri, bu soruşturmanın adadaki tüm iş yerlerine, evlere ve bağ evlerine de yansıyabileceğini belirtiyor. Ayrıca Bozcaada Haber`in edindiği bilgilere göre CİMER haricinde bağ evlerine yönelik verilen ruhsatları Valilik gibi diğer kurumlara da şikâyet edildi. Bazı ruhsatlı bağ evleri sahipleri, çevresinde bağ evlerinde ya da bağlarda tarımsal faaliyet gösteren kişileri, traktör sesinden, arılardan vb sebeplerden ötürü müşterilerinin etkilendiği, rahatsız olduğu gerekçesi ile şikâyet edince, bu kişiler de bağ evlerine ruhsat verilmesi sebebiyle şikâyette bulundu. Bozcaada Haber yaşanan son gelişmeyi Bozcaada Belediye Başkanı Hakan Can Yılmaz`a da sordu. Başkan Yılmaz, "Biliyorsunuz meclis kararı almıştık ve bu meclis kararına istinaden ruhsat vermiştik. Evet, CİMER`e böyle bir şikâyet yapılmış. Bize de geldi. Biz de aldığımız bu meclis kararını göndereceğiz" dedi.
Bağ Evlerine ruhsat çok tartışılmıştı
Hatırlanacağı üzere Bozcaada Belediye Meclisi`nin 2017 yılında aldığı karar, bağ evlerinin pansiyona dönüştürülmesinin önünü açmıştı. Bağ evlerine pansiyon ruhsatı verilmesi kararına yönelik mecliste dönemin Cumhuriyet Halk Partili meclis üyesi Mehmet Talay ve bağımsız üye Özgün Yavaş`ın çekimser kaldığı oylamada, Adalet ve Kalkınma Parti`nin iki meclis üyesi ret, diğer tüm CHP`li üyeler ise kabul oyu vermişti. Dönemin CHP İlçe Başkanı Hüseyin Durmuş ve dönemin Kent Konseyi Başkanı Öznur Evergen`in de desteklediği karara dönemin AKP İlçe Başkanı Burak Aktan ve İyi Parti İlçe Başkanı Cevdet Çebi ile Bozcaada Forum, kararın Toprak Koruma Kanunu`na aykırı olması, alınan bu kararla adadaki bütün hanelerin potansiyel işletmeye dönüşeceği ve bağcılığa geri dönülmez zararlar vereceğini belirtmişti.
Bozcaada Belediyesi, bağ evlerine ruhsat vermeye başladı
2017`de meclis kararı alındığı halde belediye bağ evlerine yönelik ruhsat taleplerine 1 yıl boyunca cevap vermemişti. Ancak bir bağ evi sahibi belediyenin bağ evlerine yönelik ruhsat verilmesi kararını uygulamadığı gerekçesi ile belediyeyi mahkemeye vermişti. İdari mahkeme ise davacıyı haklı bulmuş, Başkan Yılmaz ise kararı "Aslında hukuk da bizim aldığımız kararın doğru olduğunu teyit etmiş oldu" demişti. Ancak idari mahkemenin verdiği kararın sadece belediyenin aldığı karara yönelik olduğu, bağ evlerine ruhsat verilmesine ilişkin ise mahkemenin verdiği bir karar yoktu. Öte yandan Bozcaada`da 2017`den bu yana yaklaşık 100 tane bağ evine pansiyon ruhsatı verildiği biliniyor.
`Su yapılan Bozcaada`ya ihanettir`
Bozcaada Haber`e konuşan bazı bağ evi sahipleri de konuya dair tepkilerini dile getirdiler. Bu şikâyetin adaya zarar verdiğini dile getiren Nejat Korukçu, "Perşembe günü Tuzburnu`ndaki Korukçu Villas ismi altında hizmet veren işyerimize jandarma ekiplerinin gelip 12 yıl önce yapılmış olan yol boyundaki istinat duvarımızı, evimizin yolu olan zeytinlik içerisindeki döşenmiş olan Arnavut kaldırım taşlarını, resepsiyon ve çamaşırhane olarak kullandığımız ahşap, yere sabit olmayan portatif ünitelerimizin ve yerin altında olan su sarnıcımızın resimlerini çekip bunlarla ilgili tutanak tuttuklarını öğrendim. Şahsi düşüncem ben ve benim gibi vizyonu olan ve doğru işletmeler özellikle hedef alınıyor. Ama bu şikâyeti yapanlar unutmasınlar ki yasal olarak geçimini sadece pansiyon işletmeciliğinden sağlayan ailelere büyük zarar veriyorlar. Bu yapılan aslında tek geliri turizm olan Bozcaadamıza büyük bir ihanettir" açıklamasını yaptı.
Bozcaada`daki birçok evin bahçesinde bu uygulamaların olduğunu ifade eden Ziya Köseoğlu`da şu açıklamayı yaptı: "Bozcaada`da faaliyet gösteren ve çiftlik/tarım turizmi yapan ve Bozcaada`nın sürdürülebilir turizm ve sürdürülebilir bağcılığına katkı sağlayan, çevre bilincini aşılayan yasal çalışan ve vergisini ödeyen, pansiyon ruhsatı olan yaklaşık 100 kırsal turizm yapan çiftlik/bağ evi pansiyonunun, yapı kullanım ruhsatlı binalarına ek kahvaltı salonu, yüzme havuzu, ek yatak odası gibi yerler yaptıkları ve ruhsatlarının yasal olarak verilmediği iddiasıyla şikâyette bulunulduğunu öğrendik. Bu çerçevede, Çevre Bakanlığı Çanakkale Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonunun yaptığı inceleme neticesinde şikâyete konu eklentiler bulunamayınca bağ evlerinin bahçelerinde bulunan kayrak yollar, duvarlar, taş fırınların ve pergolaların, idareye sunulan bina projesinde olmaması sebebiyle savcılığa suç duyurusunda bulunulmaktadır. Bu durum Bozcaada`nın bir gerçeğidir. Pansiyon olsun olmasın Bozcaada`da bulunan birçok evin bu durumda olduğu görülecektir. Bu şikâyetin Bozcaada`nın geleceğinin sürdürülebilir tarım ve çevre bilincini sağlayan Bozcaada`nın bağlarına layık olduğu değeri vermek için çabalayan çiftlik turizmini baltalamak, Bozcaada`yı şehir içindeki 4 duvar bir yatak mantığıyla bitirmek isteyen zihniyetin bir girişimi olduğunu düşünmek istemiyorum. Diğer taraftan Türkiye`de 3`üncü derece doğal sit ve tarım alanı olan tek yer Bozcaada değildir. Bağ evi pansiyonculuğu ülkemizde yerleşmiş bir olgudur. Yasal olarak ev pansiyonculuğu yapan, çevre bilincine ve sürdürülebilir turizme katkısı olan binlerce çiftlik pansiyonu/bağ evi ülkemizin değişik yörelerinde tarım alanlarında ve doğal sit alanlarında kırsal turizm hizmeti vermektedir. Ruhsat verilmesinin yasal olmadığını iddia edenler herhalde ülkemiz örneklerini iyice incelemeden bu sonuca vardılar." 25 bağ evine yapılan bu şikâyet dolayısıyla nasıl bir sonuç çıkacağı merak ediliyor. Zira yaklaşık 100 bağ evi Bozcaada Belediyesi`nin verdiği ruhsatlarla adada konaklama hizmeti veriyor.
(Kaynak: Bozcaada Haber)