Bozcaada Belediye Başkanı Mustafa Mutay`ın 27 Eylül tarihinde bir yerel gazetede yer alan forumla ilgili çeşitli ithamlar ile adadaki kanalizasyon sorunu ve yeni imar planıyla ilgili yaptığı açıklamaya yazılı cevap veren Bozcaada Forumu yetkilileri; “Belediye Başkanı Mutay, forumdaki tartışmaların `bilgi ve belge sahibi olmadan` yapıldığını iddia ederek forumumuzu kamuoyunu yanlış bilgilendirmekle suçlamıştır. Daha önceki açıklamalarımızda olduğu gibi, bu açıklamamızda da bütün ifadelerimiz, Çanakkale Valiliği, İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, Bozcaada Kaymakamlığı, Şehir Plancıları Odası ve Güney Marmara Kalkınma Ajansı’na ait belgelere, tespit tutanaklarına ve bilirkişi raporlarına dayanmaktadır” dediler.
“Başkanın ayrımcı ve ötekileştirici ithamını reddediyoruz”
“Bozcaada Forumu toplandığı ilk günden itibaren Bozcaada`nın sorunlarını tartışmaya ve çözümler üretmeye çalışmıştır” diyen yetkilileri; “Bunu hiç kimseye ve hiçbir kuruma karşı değil, aynı adayı paylaşan yurttaşlar olarak hep birlikte yapmayı hedeflemiştir. Sayın Mutay açıklamasında forum katılımcılarını, `yazın gelip kışın adayı terk edenler` olarak niteleyerek, `Kışın adanın cefasını çekenler ada halkının adada nasıl yaşadıklarını sormazlar` şeklinde bir ifade kullanmıştır. Belediye Başkanı’nın bu ayrımcı ve ötekileştirici ithamını, kesin bir dille reddediyoruz ve adada hiçbir ayrım gözetmeden, hep beraber yaşadığımızı, ve adanın hiçbir gruba ya da zümreye değil, ama herkese ait olduğunu belirtmek istiyoruz. Ayrıca, kendisinin forumlara katılmadan bu kanıya nasıl vardığını da öğrenmek istiyoruz. Belirtmek isteriz ki, forum toplantılarına, adada 12 ay boyunca ikamet eden ve çalışma gruplarında aktif olarak görev alan katılımcılar da dahil siyasi görüşü ne olursa olsun, adanın geleceği için çaba göstermek isteyen herkes katılmıştır. Bu insanların içinde yerel yönetime karşı olanlar kadar, yerel yönetimin yanında olanlar da bulunmuştur. Sayın Başkan’ın forum katılımcılarıyla ilgili `kuyumuzu kazmaya çalışıyorlar` ifadesinin kesinlikle kabul edilemez olduğunu net bir ifadeyle belirtmek isteriz. Kesin olan birşey varsa, sorunlar tartışılırken yerel yönetimin yapamadıkları veya yapmadıkları kadar, yaptıkları da dile getirilmiştir. Sayın Başkan’ın dediği gibi `Ada ile kararları Bozcaada halkı` verecektir, bundan şüphemiz yoktur. Fakat bir gerçek var ki, Bozcaada süratle küçük, yavaş ve yerel olandan uzaklaşarak, betonlaşma, kalabalıklaşma ve bunun getireceği hızlı ve tüketime endeksli bir yaşama doğru sürüklenmektedir” şeklinde konuştular. Bozcaada Forumu yetkilileri açıklamada şu ifadelere yer verdiler: “Adaya giydirilmek istenen yeni vizyonda şunların yaşanacağını biliyoruz; yeni yapılacak 2’nci ve 3’ncü benzin istasyonları, bakkalların yerini alacak büyük marketler, kültürel değerlerin sunulduğu lokanta ve restaurantlara karşı hiçbir özelliği olmayan ve her yerde bulunabilecek restauratlar, ev pansiyonculuğunun karşısına çok yıldızlı oteller, tüm bunların ada halkı, ada esnafı ve adanın sosyal hayatı üzerinde yaratacağı tahribat, zaten can çekişen bağcılığın yok olması, balıkçıların daha da kötüleşecek olan durumu, işsizlikten adayı terk edecek adalılar, gençlerin ve çocukların eğitim için ada dışına taşınmaları, adalıların ve esnafın gemi geçiş ücretleri, çöp sorunu, trafik sorunu vd. sorunlar adamız, 4 tarafı denizle çevrili 37 km.2lik sınırlı bir alandır. Burada ekosistem bir noktada yara aldığında, doğanın kendisini onarabileceği başka bir nokta yoktur. Kaldı ki, Bozcaada`nın uzun geçmişinden bu yana özelliklerine uygun olarak yönetildiği de söylenemez. Bu olumsuzluk, rant kültürünün adamızı hedef seçtiği son yıllardan bu tarafa iyice artmıştır. Rant kültürü ikinci konut ve tüketici turizm üzerinden adaya saldırdığında geride hiçkimse için birşey kalmayacaktır.”
Kanalizasyon suyu ve atıksu konusu Denize verilen
kanalizasyon suyu ve atıksu konusuna da değinildiği yazılı açıklamada; “Çanakkale Valiliği’nin Bozcaada Belediyesi’ne yazdığı uyarı yazısında, Çanakkale Çevre ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekip tarafından tutulan tespit tutanağında Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nün şikayet dilekçemize verdiği cevapta Poyraz Limanı – Bekçibayır Mevkii’nde denize kanalizasyon suyunun verildiği açıkca belirtilmiş, Belediye gerekli tedbirleri alması hususunda uyarılmış, gereğinin yapılmaması halinde, suç duyurusunda bulunulacağı vurgulanmıştır. Bu nedenle, Adamızda arka deniz olarak tabir edilen bölgeye ve Poyraz Limanı – Bekçibayırı mevkiine "desarj" edilen su, Belediye Başkanı Mutay’ın gazetedeki açıklamasında ve dilekçemize verdiği cevabında ifade ettiği gibi sadece yeraltı sızıntı suları değildir” ifadeleri yer aldı.
Mutay`a soru
Belediye Başkanı Mustafa Mutay`a sorularda yönelten Bozcaada Forumu yetkilileri; “Belediye Başkanı Mutay, güneyin imara açılmasının, adanın verimli toprakları üzerindeki baskıyı hafifletmek üzere alınmış bir karar olduğunu söylese de, bu bölgenin imara açılması, tamamı 3. dereceden sit alanı olan adanın ekosistemi ve denizlerine geri dönülemez zararlar verecek, zaten işlemeyen kanalizasyon sistemi ve arıtma tesisinin inşaatına henüz başlanamamış olması nedeniyle, ada için ciddi altyapı sorunları oluşturacaktır. Adanın güneyinde Bozcaada`nın biyolojik çeşitliliğini oluşturan canlılar, bitkiler ve bin yıllık kumullar ise diğer önemli bir konudur. Ayrıca, Sayın Mutay tarafından, plandaki bu hükümlerin önceki yıllarda oluşturulmuş iddiası dile getirmiş olsa da, bu bugüne kadar bozulmamış bir şekilde korunan bölgeyle yönelik, imara açılmaması yönünde bir kararın alınamayacağı anlamına gelmez. Kaldı ki, adanın güney bölgesi hala yapılaşmaya maruz kalmadıysa orayı korumanın başta yerel yönetim olmak üzere tüm ada dostlarının sorumluluğu olduğunu düşünüyoruz. Bu konuyla ilgili olarak, röportajda sorulmayan ama Sayın Mutay tarafından cevaplanması istediğimiz sorular şunlardır: 2009 yılında sit kararı yeniden onaylanmış mıdır? Eğer onaylanmışsa, ifade edilen bölgelerle ilgili önceki planlar geçerliliğini yitirmemiş midir? Adanın kuzeyinde Çayır bölgesinde kişiye özel denebilecek şekilde tanımlanmış bir turistik otel izni 1/25 000`lik plana girmiş midir? 1/25 000`lik plan taslağı kanunun öngördüğü şekilde tartışmaya açılmış mıdır? Ayrıca, 5 bin m.2`ye (250+250 m.2) tesis izni her ne kadar haklı gerekçelere dayansa da, öngörülen alanda bir tesis için gerekli servis sahasını da eklediğimizde geriye tarımsal alan kalmayacağı açıktır. Diğer önemli bir nokta ise, plan hükümlerinde tapuya şerh koyulacağı belirtilse de, geride işlenecek ürün kalmadığında bu yapılar birer enkaza dönüşecektir” dediler.
“Yeni imar planı ada halkına sorulmadı”
Bozcaada`nın geleceğini ilgilendiren yeni imar planının, demokratik bir süreç sonunda ada halkına sorularak veya danışılarak oluşturulmadığına dikkat çeken forum yetkilileri; “Sayın Mutay, açıklamasında demokrat olduğunu belirterek, `Halkımızdan bize gelen her öneriye bakar değerlendirir doğru olanı yapmaya çalışırız.` demiştir. Fakat adamızın geleceğini ilgilendiren yeni imar planı, demokratik bir süreç sonunda, ada halkına sorularak, danışılarak oluşturulmamıştır. Plan yapılırken, plan sürecinde gerekli halk katılımı sağlanmamıştır. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nden Çiğdem Kaptan Ayhan tarafından yapılan `Bozcaada’da Turizm Hareketlerinin Gelişimine Yerel Halkın Yaklaşımı` ile ilgili araştırmada, Bozcaada halkıyla yapılan ankette, adalıların %80`i bağ alanlarının imara açılmasına hayır derken, %88`i ise SİT kararlarının turizm lehine kalkmasını red etmiştir. İnanıyoruz ki, Sayın Başkan, bu planı ada halkına sorsaydı ve doğru bir şekilde anlatsaydı, farklı bir sonuçla karşı karşıya kalacaktı. Bozcaada ile verdiğimiz bu mücadelenin, hiçbir kuruma ya da şahsı karşı olmadığını tekrar hatırlatır, forumun faaliyetlerini kendisine karşı bir komplo olduğunu düşünen Sn. Başkan’ın, gönlünü ferah tutmasını dileriz” ifadelerini kullandı.
“Bozcaada’ya sahip çıkıyoruz”
Gelecek nesiller için Bozcaada’ya sahip çıktıklarını kaydeden forum yetkilileri; “Özetle Bozcaada Forumu, tüm canlıları ile yaşanabilir bir ada, sürdürülebilir bir bağcılık, sürdürülebilir bir turizm hedefine, tüm ada halkı, ada dostları, yerel yöneticileri ve merkezi yönetim temsilcileri ile birlikte ulaşmak umudunu taşımakta ve gelecek nesiller için Bozcaada’ya sahip çıkmaktadır. Adamızla ilgili yürüttüğümüz mücadeleye, karşımıza çıkarılan zorluklara rağmen her türlü koşulda devam edeceğimizi ve bildiğimiz her doğruyu, hiçbir çıkar ve amaç gözetmeden herkese paylaşacağımızı, yasaların bize tanıdığı hakları ne surette olursa olsun sonuna kadar kullanacağımızı ve her türlü yanlışın takipçisi olacağımızı bildiririz” dediler.