Eğitim-Sen Şube Başkanı Yasin Hacımusalar, Milli Eğitim Bakanlığı yönetiminin salgına karşı etkili ve uygulanabilir bir stratejiye sahip olmadığını söyledi. Öğrencilerin eğitim hakkı ve üstün yararı ile eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığı arasındaki denge ve ilişkinin çok dikkatli oluşturulması gerektiğini söyledi. Hacımusalar, “Öğretmenlerin mesleki çalışmalar için okullara gelmesi ile birlikte MEB’in ve okulların yüz yüze eğitim için ne kadar hazırlıksız olduğunu gördük. Öncelikle ifade etmek gerekir ki, MEB yönetimi salgına karşı etkili ve uygulanabilir bir stratejiye sahip değil. Okullarda alınması gereken önlemler ve bunların sürekliliğinin sağlanmasına dair ayrıntılı bir planlamaya da sahip değil. Daha da önemlisi, okulların açılabilmesi için gerekli ve zorunlu olan “ek bütçe ve ek atama” gündemlerinde dahi yok. Bu koşullarda okullarda bulunmanın yarattığı sağlık riskleri ile baş etmek tek tek eğitim emekçilerine ve öğrencilere bırakılmış durumda. MEB’in ifade ettiği iyi niyetler, tavsiyeler ve kâğıt üzerinde kalan önlem önerileriyle yaşamın yalın gerçekliğinin örtüşmediği zor günlerden geçiyoruz. Bu zor günlerden çıkmak için gerekli olan ise geçerli önlemleri almak, bu önlemlerin uygulanabilmesi için zorunlu olan ekonomik kaynağı oluşturmak ve gerekli çalışan istihdamını sağlamaktır. Eğitim Sen bir an önce yüz yüze eğitimin başlaması gerektiğini düşünmektedir. Okulların kapalı kaldığı süre uzadıkça öğrencilerin eğitimin dışına çıkma oranı artmaktadır. Okula yeni başlayan öğrencilerin, okuma yazma, öz bakım gibi temel becerileri edinmeleri için de yüz yüze eğitimin bir an önce başlaması gerektiğinin altının çizilmesi gerekmektedir. Ayrıca okul öğrencilerin istismar ve şiddetten korunması için en önemli kamusal denetim araçlarından biridir. Burada yazmadığımız pek çok nedeni de dikkate aldığımızda yüz yüze eğitimin çocuğun üstün yararı için vazgeçilmez olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz. Öğrencilerin üstün yararı, eğitim hakkı ve öğrencilerle birlikte eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığı arasındaki denge ve ilişkiyi çok dikkatli oluşturmak gerekmektedir. Eğitim hakkı ve sağlık hakkını birini diğerinin önüne geçirerek değil birlikte değerlendirmek gerekir. “Okulları ne olursa olsun açalım” yaklaşımı da “Aşı bulunana dek okullar açılmasın” yaklaşımı da bu anlamda kabul edilebilir değildir. Gerekli önlemler alınarak, aşamalı ve seyreltilmiş şekilde okulların açılmasını hedeflemek gerekmektedir. Ancak, MEB’in ve siyasi iktidarın bu konuda yeterli hazırlık içerisinde olmadığını, doğru ve geçerli bir stratejiye sahip olmadığını bir kez daha belirtelim. Eğitim Sen bu konuda uyarıda bulanmaya, eleştiri ve önerilerini ifade etmeye devam edecek” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı sendikalarla bir araya gelmeli
“Pek çok ilden karantina ve tanı konulan eğitim emekçileri ile ilgili bilgiler gelmektedir” diyen Hacımusalar, “Merkezimize ulaşan vaka görülen okul sayısının bir önceki günden fazla olması bizleri kaygılandırmaktadır. MEB’in hızla sendikalarla bir araya gelerek yol haritası oluşturması artık bir tercih değil zorunluluk haline gelmiştir” dedi.
(Seçkin Sağlam)