Bir geyik muhabbeti daha bitti

Yok kıyametti, yok dünyanın sonuydu, bu muhabbet de gelip geçti...
Herhalde anladınız bu muhabbetlerin neden gündem bulduğunu…
Dikkatlerin geçici sürede olsa gerçeklerden uzaklaştırılması toplumsal algının yönetimi konusunda önemli bir taktiktir.
Var mısınız şimdi siz, gerçek felaketler konusunda kafa yormaya...

382
O zaman 24 Aralık 1978 Maraş katliamını, o günden bugüne gelişen durumları şöyle bir irdeleyelim.
34 yıl önce yaşanan 105 vatandaşımızın katledildiği, yüzlercesinin yaralandığı yüzlerce ev ve işyerinin yakılıp yıkıldığı bu katliamın sorumluları hala ortaya çıkarılmamıştır.
 
Din ve mezhep öğeleri üzerinden halkların birbirine düşman edilmesi amacıyla gerçekleştirilen bugüne kadar da korunan, sorumlularının tespit edilerek cezalandırılmalarının özellik ile yapılmadığı göstermelik bazı yargılamalar sonrasında aklama işleminin yapıldığı bu insanlık felaketi için şimdi vicdanlarımızın sesini dinleyelim hiç olmazsa
 
Halkları baskı altına almak ,din ve mezhep üzerinden birbirine düşürmek için yapılan bu provokasyonlar ile hesaplaşmak zorundayız.
Bu yapılmadığı sürece buna benzer katliamlar hep yapılacaktır yapılmıştır.
Sivas Madımak, Roboski, ayrıca bir çok faili meçhul cinayetler bu sürecin parçası olarak gerçekleşen insanlık adına utanılacak felaketlerdir.
Bugün devletin arşivlerine hakim olanlar, kozmik odalarına girenler bu katliamların faillerini ortaya çıkarmalıdır.
Çıkarmıyorlarsa; işte o zaman durum vahim demektir.
Bu failleri koruyanlar yarın yine buna benzer felaketler için harekete geçmekten çekinmezler.
İşte 34 yıl öncesinin bu gerçeği ile hesaplaşmak, daha aydınlık yarınlar için hepimizin talebi olmalıdır.
Önce bahçemizi temizlemeliyiz.
Sonra demokrasi, insan hakları, özgürlükler kavramlarını ağzından düşürmeyenler açısından bu değerler bir anlam taşıyacaktır.
 
Bunları düşünür, bir yandan da yürürken AKP İl binasına asılmış tabelalara gözüm ilişti.
“Hak etiğiniz hizmetle yeni bir Çanakkale’de el ele” tabelası ile AKP seçim startını vermiş adeta.
 
Bu temelde AKP İlçe Başkanı da yerel yönetimi hedef alan bir açıklama yapmış, popülizm ve slogan demagojisi dışında bir şey yok yaptığı açıklamada.
 
Fakat İl binasındaki slogana fena halde takıldım.
 
Daha evvel bu bina için CHP’li belediye başkanlarının “ucube” şeklinde değerlendirmeleri olmuştu.
Ayrıca bu bina depreme dayanıklılığı ile de sabıkalı.
Yine vakıflara ait olan bu binanın yanındaki otopark ile birleştirilerek Çanakkale Halkının daha verimli kullanılabileceği bir konuma dönüştürülmesi için Belediye ve AKP ilgililerinin çaba içersinde olmasına rağmen henüz bir gelişmenin sağlanamadığı da ayrı bir gerçek.
 
Bir başka konu var ki Sosyal Sigortalar Kurumunun bu binayı boşaltmasından sonra bina AKP ve yandaşları ile birlikte bir AKP kampusuna dönüşmüş durumda.
Sonuçta bir çok olumsuzlukları ile vatandaşın kafasında yer etmiş bir binada asılı “Hak etiğiniz hizmetle yeni bir Çanakkale’de el ele” sloganı pek inandırıcı gelmiyor.
Adama önce kendi yattığın yeri temizle derler, ne de olsa aslan yattığı yerden belli olurmuş….
Paylaş