"Beslenme her çocuğun hakkıdır!"

345
Ekmek ve Gül`ün çağrısıyla Eylül ayından bu yana devam eden, "Okullarda 1 öğün ücretsiz" yemek kampanyası, her geçen gün büyümeye devam ediyor. Çocuk ve kadın hak örgütlerinin yanı sıra meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütlerinin yer aldığı 46 örgüt, beslenme hakkının etkililere çağrıda bulundu. Yapılan yazılı basın açıklamasında, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, yerel yönetimler ve diğer yetkililere seslendi: "Çocuklara ücretsiz yemek sağlansın, bunun yasal zemini de oluşturulsun denildi.
 
"Çocuk Hakları Bildirgesi`nde yer alıyor"
Açıklamada; yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme hakkının temel bir insan-çocuk hakkı olduğu hatırlatılarak, "Çocukların bu hakkı, uluslararası ve ulusal düzenlemelerle koruma altına alınmıştır. Örneğin Çocuk Hakları Bildirgesi çocuklara yeterli beslenme sağlanması gerektiğini (ilke 4) söyler. Bununla birlikte çocukların beslenme hakkından ve yetersiz beslenmeye karşı mücadele edilmesinden (madde 24) söz eden BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 27. maddesine göre "taraf devletler her çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâksal ve toplumsal gelişmesini sağlayacak yeterli bir hayat seviyesine hakkı olduğunu kabul ederler" ve taraf devletler, "ulusal durumlarına göre ve olanakları ölçüsünde, ana-babaya ve çocuğun bakımını üstlenen diğer kişilere, çocuğun bu hakkının uygulanmasında yardımcı olmak amacıyla gerekli önlemleri alır ve gereksinim olduğu takdirde özellikle beslenme, giyim ve barınma konularında maddi yardım ve destek programları uygularlar" sözlerine yer verildi.
 
"Sağlıklı beslenme, çocuğun yaşam kalitesi için önemli bir etmendir"
Yeterli ve dengeli beslenmenin çocuklarda akademik-eğitim başarıyı da etkilediğine dikkat çekilen açıklamada, "Sağlıklı beslenme, çocuğun yaşam kalitesini, sağlığını, gelişimini olumlu etkileyen, onu güçlendiren, eğitimden yararlanma potansiyelini ve başarısını arttıran önemli bir etmendir denildi. Başarıyı arttırması nedeniyle her çocuk için onurlu, erişilebilir, yeterli ve sağlıklı gıdaya erişimin büyük önem taşıyor" denildi. Açıklamada, akademik başarıda beslenmenin önemine dair ise, "Son zamanlarda yapılan pek çok araştırma, çocukların ve gençlerin sağlıklı beslenme hakkından, dolayısıyla eğitimden etkili bir şekilde yararlanamadığını, öğrencilerin sağlıklı beslenme dahil sağlık davranışlarının akademik başarılarında önemli olduğunu ve bilişsel becerilerinin (konsantrasyon, hafıza v.b.), eğitime devam ve başarı/mezuniyet oranlarını da etkilediğini göstermektedir" diye belirtildi.
 
"Ulusal politika olarak okul beslenme programları uygulanmalı"
Çocuklar ve üniversite öğrencilerinin zamanlarının büyük bir kısmını okullarda geçirdiği hatırlatılan açıklamada, "Eğitim kurumları, çocukların haklarının hayata geçmesini, hak sahibi bireyler olarak güçlenmelerini sağlayan ve bu anlamda izlemenin yapılabildiği ve çocuk koruma sisteminin bir bütün olarak uygulanabildiği yerlerdir. Çocukların ve üniversite öğrencilerinin zamanlarının büyük bir kısmının okulda ve eğitim kurumlarında geçtiği dikkate alındığında, ulusal bir politika olarak okul beslenme programlarının planlanarak uygulanması oldukça önemlidir" ifadelerine yer verildi.
 
"Her çocuğa ve üniversite öğrencilerine ücretsiz beslenme programları sunulmalıdır"
Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, yerel yönetimler ve diğer yetkilileri; okullarda ve üniversitelerde ücretsiz yemek/ücretsiz öğün hizmeti vermeye çağıran 46 örgüt, "Bu konu ile ilgili uluslararası sözleşmeler kapsamında yasal bir alt yapı oluşturmaya çağırıyoruz. Eşitlik ilkesi doğrultusunda, merkezi ve yerel kamu kurumlarının işbirliği ile okullarda her çocuğa ve üniversite öğrencilerine ücretsiz olarak besleyici, güvenli ve dengeli okul beslenme programları sunulmalıdır. Türkiye gibi alt gelir grubunda ve kendi içinde gelir dağılımının eşit ve adil olmadığı, derin yoksulluk pratiklerinin yaşandığı bir ülkede "okulda beslenme", "okulda yemek" tartışmaları oldukça gerekli ve anlamlıdır" ifadelerine yer verdi. 
 
Çağrıda bulunan kurumlar;
İmzacı olan 46 örgüt ise; Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi, Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Derneği-AYMED, Başka Bir Okul Mümkün Derneği (BBOM Derneği), Bornova Kadın Dayanışma Derneği, Buca Evka1 Kadın Kültür ve Dayanışma Evi Derneği (BEKEV), Çanakkale Büro Emekçileri Sendikası, Çanakkale Feminist Dayanışma, Çocuklar Aynı Çatı Altında Derneği, Çocuk İstismarı ve İhmalini Önleme Derneği-ÇİİÖDER, Denizli Otizm Derneği, Dersim Yenigün Kadın Dayanışma Derneği, Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi , Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Eğitim-Sen Genel Merkezi, Ekmek ve Gül, Eksi- 25 Derneği, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği, FİSA Çocuk Hakları Merkezi, Fişek Enstitüsü, Genç Düşünce Enstitüsü, Gençlik Servisleri Merkezi, Göç ve İnsani Yardım Vakfı, Gülsuyu Gülensu Kadın Dayanışma Evi Derneği , İnsan Hakları Derneği, KAMER Vakfı, Kocaeli Ekmek ve Gül Kadın Dayanışma Derneği, Koruyucu Aile, Evlat Edinme Derneği (KOREV), S.S. Yaşam Kadın Çevre Kültür ve İşletme Kooperatifi (Yaka Koop), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası , Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Genel Merkezi (SHUDER), Sulukule Gönüllüeri Derneği, Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği, Toplumsal Duy-Der, Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği , Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği, Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği (ÖV-Der), Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı, Türkiye Down Sendromu Derneği , Türk Psikologlar Derneği Genel Merkezi, Tüvana Okuma İstekli Çocuk Eğitim Vakfı, Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği, Uluslararası Çocuk Hakları Elçileri Derneği (ICHILD), Uluslararası Sivil Toplum Ağı Derneği, Veli Derneği (Veli Der), Yüksek Öğrenimde Rehberliği Tanıtma ve Rehber Yetiştirme Vakfı (YÖRET)
(Damla Yeltekin)
Paylaş