Baro Başkanları engellemelere rağmen Anıtkabir'de

1339

 

Barolar başta olmak üzere meslek kuruluşlarının yapı ve seçim sistemlerinin değiştirilmesi teklifine karşı tepkiler artarken, Baro Başkanları Ankara’ya  ‘Savunma Yürüyüşü’ne başlamış,  Çanakkale Baro Başkanı Bülent Şarlan’da Çanakkale Barosu önünde yapılan basın açıklamasının ardından ‘Savunma Yürüyüşüne’ katılmıştı. Aralarında Çanakkale Barosu Başkanı Bülent Şarlan’ın da bulunduğu 60’a yakın avukat, Ankara’da, Eskişehir yolu girişinde durdurulmuş, Avukatların Ankara’ya girişlerine engel olunmaya çalışılırken, polisin sert müdahalesi hem haber sitelerinde hem de avukatların sosyal medya hesaplarından paylaşılmıştı.  Avukatlar ise “Kamu düzeni bozulduğu" gerekçesiyle yürüyüşe izin vermezken, avukatlar bulundukları yerde oturma eylemine başlamışlardı. Ankara’ya girişleri engellene Baro Başkanları’na yapılan engelleme dün kalkarken, başkanlar Ankara yürüyüşlerine devam ettiler. Baro Başkanı Bülent Şarlan ve Çanakkale Barosu Yönetim Kurulu başta olmak üzere birçok siyasi, bürokrat, sendika ve STK’lar baro başkanlarının yürüyüşüne yapılan engellemeyi kınayan mesajlar yayınladı.

Yürüyüşün engellenmesi süreciyle ilgili açıklama yapan Çanakkale Barosu Yönetim Kurulu tarafından Baro; “Gelinen süreçte itirazlarımızın itibar görmemesi ve Avukatlık Kanunu’nda yapılması planlanan değişikliklerden vazgeçilmeyeceğinin anlaşılması üzerine içinde Çanakkale Barosu Başkanı Av. Bülent Şarlan’ın da bulunduğu Baro Başkanları, 19 Haziran 2020 günü Ankara’ya yürüyüş başlatmışlardır. 22 Haziran 2020 Pazartesi günü Ankara’ya varışla birlikte tüm Baro başkanlarının katılımı ile Anıtkabir’de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna çıkılması kararıysa maalesef uygulanamamıştır. Bırakın Baro Başkanlarını Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşının en temel Anayasal haklarından olan seyahat özgürlüğü kısıtlanmış ve Baro Başkanlarımızın Ankara’ya girişi polisin fiili müdahaleleriyle zor kullanılarak engellenmiştir. Bu tavır savunmaya, avukata, hukuka ve adalete bakışın ne olduğunu sözlere gerek kalmadan açıklamaktadır.  Onbinlerce avukatı temsil eden Baro Başkanları itilip kakılacak, cübbelerinden çekiştirilecek kişiler değildir! Savunmanın temsilcilerine reva görülen bu davranışların sözlük karşılığı zulüm, bizlerin bu anti demokratik uygulamalar karşısında hissettiğimiz duygunun adı ise başkası yani muktedirler adına utançtır! Şu anda Ankara’da Anıtkabir’e yürümelerine izin verilmeyen, tüm yurttaşların haklarını savunmak için orada bulunan tüm Baro Başkanlarının yanında olduğumuzu, sürecin devam etmesi halinde fiziken de yanlarında olacağımızı tüm kamuoyuna saygılarımızla bildiririz” denildi.

Sık sık güncel durumlar ilgili bilgi paylaşan Baro Başkanı Bülent Şarlan; "Saat 00.20 oldu, 14 saat geçti, tabure yasak, çay yasak, ayakta beklemek serbest, kadın başkanlarımızı, yaşı 60, 65 ve 70 olan başkanlarımızı da mı düşünmüyorsunuz." Adalet bugün Ankara girişinde tutsak kaldı ..... Barolara Özgürlük . Adalete Özgürlük ... Bu zulümdür... Zalimin zulmü varsa mazlumun  Allah`ı var... Allah`tan başka hiç kimseden korkmayan avukatı, avukatları var...” dedi.

Yürüyüşü engellenen baro başkanlarını ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek; “Türkiye`nin dört bir yanından gelmiş baro başkanlarının kaldırımdan kısa mesafe yürümesine engel koymanın demokratik bir hukuk devletinde hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Baro Başkanlarımızı hukukçu milletvekillerimiz ve Ankara İl Başkanımız ile ziyaret ettik” dedi.

Yürüyüşün engellenmesi ile ilgili paylaşımda bulunan Özgür Ceylan; “Demokratik kurallarla idare edilen ülkelerde #SavunmaDurdurulamaz.  Hukuksuzluk üstünden iktidarlarını pekiştirenler, Türkiye`nin dört bir tarafından başkente yürüyen #Baro başkanlarını polise tartaklatıyor.  #SavunmaAnkarada can çekişiyor” dedi.

Belediye Başkanı Ülgür Gökhan yürüyüşün engellenmesi ile ilgili; “Hak, hukuk, adalet için 81 ilden Başkente başlayan yürüyüş, tüm engellemelere rağmen sonlandırılamadı. Hukukçularımız yüreklerindeki azim, ruhlarındaki güçle engellere meydan okudu. Tarih bu manzaraları unutmayacak” ifadelerini kullandı.

Bwelediye Başkan Yardımcısı Rebiye Ünüvar; “Barolar susarsa hak, hukuk susar.... #SavunmaDurdurulamaz...” ifadelerini kullanırken, Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay;  “Baro başkanlarına uygulanan keyfi yasaklama ve anayasal hakların kullanımının engellenmesi kabul edilemez. Barolar susmaz. Savunma susmaz. SUSTURULAMAZ!!! Çanakkale Barosu Başkanı Sayın Bülent Şarlan ve tüm barolarımızın yanındayız...” dedi.

CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural; “Ülkemiz insanının hukuk temsilcileri, Baro başkanlarımıza  uygulanan hukuksuzluğu endişe ile takip ediyoruz. Baro Başkanlarımız nezninde tüm avukatlarımızın yanında olduğumuzu kamuoyuna belirtiyoruz” ifadelerini kullandı.

KESK Çanakkale Şubeler Platformu tarafından engellemeyle ilgili; “Emek ve meslek örgütlerinin iç işleyişine müdahale etmek isteyen, böl-parçala-yönet politikasıyla kimisini yedeğine almayı, geriye kalanları güçsüz bırakmayı hedefleyen düzenlemeye karşı çok sayıda baronun gösterdiği haklı tepki ve yürüyüş eylemi geniş kesimlerde yankı ve destek bulmuştur. “Susmuyoruz” diyen çok sayıda baro iktidarı “suçüstü” yakalamıştır. Yürüyüşün amacını çarpıtma girişimi tutmayan iktidar bir kez daha saldırı politikasını devreye sokmuş, anayasadaki açık maddeleri hiçe sayarak baro başkanlarının, avukatların Ankara’ya girişini engellemiştir. Baro üyelerinin mahkemelerde yıllardır savundukları toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkını bu kez Ankara girişinde ifade etmelerine polis zoruyla müdahale edilmiş, kimi baro başkanları darp edilmiştir. Konfederasyonumuz baroların, avukatların hepimizin haklarını savunma, demokrasinin temel kurallarına ve anayasal haklara sahip çıkma, meslek onurlarını koruma adına gerçekleştirdikleri yürüyüşü selamlamakta, dayanışma duygusunu ifade etmektedir. Son alınan bilgilere göre barikatlar kalkıyor ve Baro Başkanları yürümeye devam ediyor. Halkın savunma hakkına, bugünümüze, geleceğimize sahip çıkan direnenlere selam olsun” açıklaması yapıldı.

Ekoloji Birliği tarafından yapılan açıklamada ise; “Barolarımız tüm diğer görevleri yanında bugüne kadar ekoloji mücadelemizin hukuki ayağını yürütmede en büyük destekçimiz olmuştur. Hak savunuculuğu ve savunma mesleği ile ekoloji alanındaki hukuk dışı uygulamalara karşı koyma mücadelesi arasında ayrılmaz bir bağ olduğunu biliyoruz. Ayrıca, ekoloji düşüncesinin sadece doğanın savunulması olmadığını, demokratik bir toplumsal düzenle bir bütün olduğunu, ayrı alanlar olmadığını da biliyor, bunu temel bir ilke olarak benimsiyoruz. Bu nedenle, baro başkanlarına uygulanan engelleme ve şiddeti, aynı zamanda ekoloji mücadelesine uygulanmış sayıyoruz. Bu düşüncelerle, 63 bileşenimizle birlikte Ekoloji Birliği olarak, baroları bölecek yasa tasarısına ilişkin görüşlerini açıklamak üzere “Savunma Yürüyor” sloganıyla Ankara’ya yürüyen baro başkanlarının şehre girişlerinin engellenmesini ve şiddete maruz bırakılmalarını kınadığımızı kamuoyuna duyuruyoruz” denildi.

(Eren Aşnaz)

Paylaş