20 yıl önce faili meçhul bir suikasta kurban giden gazeteci Uğur Mucu’nun davasında zaman aşımına gidilirken, Çanakkale Sivil İnsiyatif tarafından organize edilen Uğur Mumcu’yu anma günü nedeniyle Çanakkale’ye gelen ODA Tv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve ODA Tv Haber Müdürü Barış Terkoğlu 20 ay Silivri Cezaevi’nde tecritte kaldıktan sonra yaşadıklarını Çanakkale halkıyla paylaştılar.
ODA TV davasının önemli isimleri gazeteci Barış Pehlivan ve gazeteci Barış Terkoğlu’nun konuşmalarının damga vurduğu anma programında İTÜ Makine mezunu ve ODTÜ Ortadoğu Siyasi Tarihi üzerine yüksek lisans yapan ODA Tv’de 2008 yılından beri Haber Müdürü olarak çalışan Barış Terkoğlu konuşmasında; Barış’ın kenti Çanakkale’de ağırlanmaktan dolayı mutlu olduklarını, 20 ay boyunca Silivri’de yüzlerce vatanseverle bir arada kaldıklarını ve çok şey öğrendiklerini belirterek 14 Eylül 2012’de mahkemede yaptığı tarihi savunmayı paylaştı.
Tarihi savunma büyük alkış aldı
Terkoğlu: “Bu maalesef ülkemin aydınının kaderi. Benim ülkemin aydını Magosa’da Namık Kemal’in gözlerinden vatanına bakmayı öğrendi. Zekeriya Sertel’in gözünden Bekirağa’da yatmayı, Sabiha Sertel’in gözünden Tan baskınını öğrendi. Benim ülkemin aydını Nazım Hikmet’in gözünden sürgünü, Sabahattin Ali’nin gözünden kafası taşla ezilerek öldürülmeyi öğrendi. Aziz Nesin’in gözünden mahkeme mahkeme hapishane hapishane dolaşmayı, İlhan Selçuk’un gözünden Ziverbey köşkünde işkence görmeyi, Hasan Basri Alp’in gözünden Sansaryan Han’dan aşağı düşmeyi öğrendi. Benim ülkemin aydını Uğur Mumcu’nun gözünden şarapnel parçasıyla ölmeyi, Abdi İpekçi’nin, Çetin Emeç’in, Turan Dursun’un, Musa Anter’in, Hrant Dink’in gözlerinden sırtından vurulup düşmeyi öğrendi. İlhan Erdost’un gözlerinden dövüle dövüle, Metin Altıok’un gözlerinden yanarak ölmeyi öğrendi. Ne kadar çok acı, işkence öğrendi. Bir tek şeyi öğrenemedi benim ülkemin aydını, yenilmeyi öğrenemedi. Bugün her zamankinden daha fazla görüyorum ki heyetiniz ülkemin aydınına yeni bir şey öğretemeyecek” derken, ülkenin aydınlarının daima hedef olduğunu, ama yenilmediğini ve asla geri adım atmadıklarını söyledi.
“Mücadele vermek ahlak ve cesaret meselesidir”
Terkoğlu Mumcu’nun rengi, dili, dini için değil, fikirleri için öldürüldüğünü belirterek, artık Türkiye’de karanlığa karşı mücadele vermenin ahlak ve cesaret meselesi olduğunu söyledi. Terkoğlu Mumcu’yu öldürmek isteyenlerin onun bedenini değil, fikirlerini öldürmek istediklerini ifade ederek geçen zamanda sadece yöntemlerin değiştiğini ama zihniyetin devam ettiğini söyledi.
Terkoğlu : “Aydınları etkisiz hale getirmek için artık kurşun ve sopa kullanmıyorlar. Eskiden mücahitlerdi, şimdi müteaahit oldular, ılımlı islamı tercih ettiler. Cübbe giydiler, polis üniforması giydiler. Artık sabaha karşı evden alıyorlar. Hapse atıyorlar ve işkencenin adı Silivri. Ama ağlamanın kimsenin faydası yok. Bizler bu ülkeyi 100 yıl önce kurduğumuz gibi yeniden kurmalı, aynı değerleri yeniden aynı kararlılıkla savunmalıyız” dedi.
“Sadece anma günlerinde onları anmayın. Onlara sahip çıkmak için ne yaptınız?”
İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Mezunu ODA TV davasından tutukluluk süreci yaşamış Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ise konuşmasında Uğur Mumcu’nun Aksoy’un izinde gittiğini ve 3 yıl sonra öldürüldüğünü belirterek Türkiye’de aydınların izlenerek hedef olduğunu söyledi.
Pehlivan Mumcu’nun aracına bomba konduğunu, Bahriye Üçok’a paketli suikast yapıldığını, Hablemitoğlu’nun ise şakağından vurulduğunu belirterek : “Hedefe konmuşsanız, kaçışınız yoktur” diye konuştu.
Pehlivan da bugün aydınları etkisiz hale getirmenin yollarının değiştiğini belirterek: “Artık bizleri, ağabeylerimizi hapse atıyorlar. Mustafa Balbay’la aynı tecrit hücresindeyim. Onu o tecrit hücresinde bırakarak çıktım. Balbay’ın bana dediklerini unutamıyorum. O bana: “ Mumcu’nun koltuğundaydım. Her şekilde hedeftim. Ama terörist olarak suçlanacağımı hiç düşünmemiştim” dedi.
“Silivri’ye gidin. Onların gücünüze ve desteğinize ihtiyacı var”
Pehlivan da Terkoğlu gibi hayıflanmakla vakit geçirilemeyeceğini, Silivri’dekiler için hala şans varken onların yanında olunması gerektiğini belirterek: “Onlara mektup yazın, hatırlarını sorun. Mektuplar onları orada güçlü tutuyor. Silivri’ye gidin. Onların gücünüze ve desteğinize ihtiyacı var. Sadece anma günlerinde onları anmayın. Onlara sahip çıkmak için ne yaptınız? Kaçınız Cumhuriyet Gazetesi aldı, kaçınız onların kitaplarını alıp okudu?. Sadece 24 Ocak’ta anmak için mi varız? Yarın, öbür gün içerdekiler o zulümden çıkamazlarsa yine ah, vah mı edeceğiz? Hala şansımız varken onların yanında olun. 18 Şubat’ta Çanakkale olarak Silivri’de olun” dedi.
Barış’lar mücadeleye çağırdı
Gazeteci Uğur Mumcu’nun katledilişinin 20. Yılında Çanakkale’ye gelen Oda TV davasının genç kalemleri Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu kitaplarını imzaladılar.
Oda TV davası kapsamında 20 ay cezaevinde kalan Odatv.com haber sitesi Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Haber Müdürü Barış Terkoğlu Çanakkale’ye gelerek hem söyleşi yaptılar hem de kitaplarını imzaladılar. Çanakkalelilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Pehlivan ve Terkoğlu, “Sızıntı/Wikileaks`te ünlü Türkler” isimli kitaplarını imzalayarak Çanakkalelileri mücadeleye çağırdılar. Barış’lar, imza sırasında “İnsanlar suçsuz yere hapiste yatıyorlar. Onlara sahip çıkılmalı, duruşmalara gidilmeli. Eğer hiçbir şey yapamıyorsak, en azından bir mektup yazmalıyız. Emin olun o insanlar yıllardır orada yaşıyorlarsa, hala umutlularsa bu onlara giden mektuplar sayesindedir” dediler.