Barış savunucuları Gökhan’a destek vermeli...

Geçtiğimiz haftanın önemli polemiklerinden biri, MHP İlçe başkanının Ülgür Gökhan’ı siyaseten yıpratmak amacıyla spekülasyondan ileri gitmeyen bir açıklaması oldu.

436
Diyarbakır Sur Belediyesi ile Çanakkale Belediyesi’nin geliştirdiği kardeş kent ilişkilerinin özünün getirdiği gerçekleri alt üst etmek amacıyla yapılan bu spekülasyon son tahlilde Kürt sorunun barışçı demokratik çözümünden rahatsız olan savaş lobilerinin ekmeğine yağ süren bir nitelik taşımaktaydı.
Gökhan bu girişim karşısında, adeta insanlık dersi vererek yaratılmak istenen şoven ve gerici iklime karşı barış adına önemli bir duruş sergiledi.
 
Gökhan’ın bu duruşuna barışı savunan herkes destek vermelidir.
 
MHP ilçe başkanının çıkışı siyaseten yıpratma modundaki bir çıkış olsa da; yaşadığımız şu günlerde ne yazık ki barış kavramına zarar verecek bir girişim olmuştur.
 
Her zamankinden daha çok barış ve barış söylevi temelinde halkların birlik ve kardeşliğine ihtiyacımız olduğu şu koşullarda halkların kardeşliğine zarar verecek, çatışma kültürüne hizmet edecek her türlü söylev, yaşanmış acılarcımıza yeni acılar katmaktan başka hiçbir anlam taşımayacaktır.
 
Halkın milliyetçi duygularını istismar ederek yapılan ve siyasal bir nemalanma amacını taşıyan, kardeş kent ilişkileri üzerinden sürdürülen kardeşlik çabalarını teröre destek vermekmiş gibi göstermeye çalışan bu ilkel zihniyetin etkilerini kırmak için Ülgür Gökhan desteklenmelidir.
 
Son derece insani ve vicdani bir tutum olan Gökhan’ın bu tavrını yıpratmaya çalışan böylesi çabalara karşı olmak, ülkede yaşanan onca acıya karşı olmak anlamında önemli bir sorumluluktur.
 
Çanakkale Belediyesinin bu temelde geliştirdiği kardeşlik ilişkileri barış ve dostluk adına önemli bir çabadır.
 
Bu gerçeği görmeden Ülgür Gökhan’a bu konuda yapılacak he türlü saldırının; şiddetin, silahların , ve acıların yanında saf tutmak olduğunu belirterek, barış savunucularının Gökhan’ı desteklemek gibi bir sorumluluklarının olduğunu anımsatırım.
 
CHP’nin danışma toplantısı
CHP uzun yıllar sonra merkez ilçe örgütü olarak bir danışma toplantısına imza atacak. Böyle bir toplantıya çok da ihtiyaç olduğunu söyleyebilirim. Bu toplantının verimli olabilmesi için gündem; geçmiş üzerinde değil gelecek üzerinden şekillendirmelidirler.
 
CHP Çanakkale merkez ilçe örgütü partide Kılıçdaroğlu ile birlikte yaşanan gelişmelere uyum gösterme konusunda, bu toplantıyı bir başlangıç yapmalıdır.
 
Çünkü CHP Çanakkale Örgütü henüz ideolojik ve performans olarak genel merkezin konumunu kendi içinde içselleştirememiştir.
 
Şu anda da tam bir karışıklık ve şaşkınlık hakimdir.
 
Hâlbuki ülke gündemi ve Çanakkale gündemi son sürat akıp gitmektedir. Buna müdahil olmayan bir siyasal örgütün başarı sansı yoktur. Özellik ile Çanakkale’de CHP’nin başarılarını yok etmek isteyen siyasal rakiplerinin çok farklı kulvarlarda çok farklı yöntemler ile sürdürdükleri çabalar vardır. Bu çabalar sadece siyasal olarak rakip partilerin çabaları ile sınırlı kalmamakta çok çeşitli cephelerden yoğun bir saldırı planı kurgulanmaktadır.
 
CHP’nin Çanakkale’deki başarısını yok etmek isteyen bu kesimler çok yönlü olarak saldırılarını sürdürürken CHP’nin suskunluğu ve tavırsızlığı dikkat çekmektedir. Gündemin esas maddesi budur.
 
Geçmişin kısır polemikleri ile zaman kaybedilmeden, önümüzdeki sürecin doğru bir şekilde yönetilmesi açısından yapılması gerekenler konusunda bir stratejik plana ihtiyaç vardır.
 
CHP örgütü bu adımları atarak siyasal hayatın öznesine acilen dönüşmelidir.
 
CHP’nin genel merkez düzeyinde oluşturduğu performans aynı şekilde Çanakkale’ye de yansıtılmalıdır.
 
Danışma kurulu bu sürecin bir başlangıcı olmalıdır..
Paylaş