Bardakçı; “Şeyhler uçmaz, müritler uçurur”

İzmir’e tayini çıkan İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı için veda yemeği düzenlendi. Veda gecesindeki mesajlarıyla dikkat çeken Bardakçı, görev yaptığı çalışma arkadaşlarını mürit’e benzetti.

1009
Bardakçı;  “Şeyh uçmaz müritler uçurur şeklinde klasik bir deyim vardır. Ben bir şeyler yaptıysam, burada bir başarı ortaya çıkan güzel bir eser varsa bunlarda sizin emeğiniz, katkınız, desteğiniz, çalışmanız var” dedi.
 
 
İzmir’e tayini çıkan Çanakkale il Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı veda yemeğinde okul müdürleri ve Milli Eğitim Müdür Yardımcıları ile bir araya geldi. Düzenlenen gecede Bardakçı ile ilgili okul müdürleri ve milli eğitim müdür yardımcıları birer konuşma yaptılar. Geceye Eceabat Belediye Başkanı Kemal Dokuz, Çanakkale Valiliği özel kalem müdürü Mahmut Akkuş ve öğretmenler de katıldı.
 
Dört bucuk sene Çanakkale de görev yaptığını belirten Bardakçı; “Çanakkale severek isteyerek yaşadığım, görev yaptığım bir il. Ancak bu tip makamlar mevkiler milletin emanet ettiği ve devlet adına hizmet edilen bize emanet edilen görevlerdir. Göreve başlarken şunu düşündük. Burası aziz millete yüksek düzeyde hizmet edilmesi gereken en iyi şekilde çalışma yapılan başarı elde edilmesi gereken yerdir diye düşündük. Bir takım zorluklar güçlükler var. Çok ağır yükler yüklüyor. Bu tip makamlara talip olduğunuz da çok iyi düşünmek gerekir. İyi hizmet edememenin vicdan azabını hep düşündüm” dedi.
 
Görev süresi içerisinde yaptığı çalışmalarla ilgili bilgiler veren Bardakçı; “Makam odamdan şehitliklere baktığımda, kendi kendimi Gelibolu yarımadasında 250 bin şehit var. Sen burada oturamazsın. Kalk, çalış, koş şeklinde motive ediyordum” dedi.
 
Mesai arkadaşlarına da teşekkür eden Bardakçı; “Ben önce şehitlerimize layık olmak için çalıştım. Bana ahrette hesap sormalarını istemedim. Elimden gelen üst düzeyde çaba ile çalıştım. Onların istediği düzeyde olmadı ama vicdanen rahatım. Benim için motivasyondu. Şehitler beni motive derdi. Çanakkale’nin çok değerli olduğunu daha fazla hizmete layık olduğunu düşünüyorum. Müdürlüğüm sırasında stratejik hedefler ve çıta belirliyordum. Oraya ulaşmak için sürekli çaba içerisine giriyordum ve onunda peşini bırakmıyordum. Şunu da belirtmeliyim.  Şeyh uçmaz müritler uçurur şeklinde klasik bir deyim vardır. Ben bir şeyler yaptıysam, burada bir başarı ortaya çıkan güzel bir eser varsa bunlarda sizin emeğiniz, katkınız, desteğiniz, çalışmasınız var. Ben onun bilincindeyim. Okul öncesi eğitim, özel öğretim hangi alanda olursa olsun bulunduğumuz yerden mutlaka belli bir noktaya kadar çıkabilmek için önünüze hedefler koyup o hedeflere ulaşmak için zamanı çok verimli değerlendirip ortak hareket noktasına gelmek için çabaladım. İnsan o makamda şunu düşünüyor. Benim dostum arkadaşım kardeşimin durumumu önemli yoksa bu ilin belirlenen hedefe ulaşıp çabalaması mı önemli. Bu ikilem arasında kalıyorsunuz. Tercih dost olunca il kaybediyor. İli seçince dostunuza kırılıyorsunuz. Görev yaparken duygusal, kişisel, karşılıklı insanların bir takım ilişkilerini ilintilendiren  kriterlere girmeden, hizmet görev odaklı verimlilik esaslı bir çalışma anlayışı güttüm. Bu da o makamın yüklediği ağır sorumlulukla ilgilidir. Orası konfor yeri değil hizmet yeridir. Kendimi tatmin için hiçbir şey yapmadım hepsi görevimin gereği olduğu için yaptım. Desteğiniz için teşekkür ederim” dedi.
 
 
 
 
 
 
Paylaş