“Türkiye’de adalet yok, insanların savunma hakları çiğnenmiştir”
Uzun süredir Türkiye’nin gündeminde olan Balyoz davasında kararlar açıklandı. 250’si tutuklu 365 sanığın yargılandığı Balyoz Davası’nda açıklanan kararlar tepkilere neden oldu. Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan 20 yıl hapis cezasına çarptırdı. 34 sanık için beraat kararı verilirken, kararın açıklanmasının ardından sanık yakınları alkış ve yuhalamalarla mahkeme heyetine tepki gösterdi.
Soydan; “Türkiye’de adalet yok”
Balyoz davasında açıklanan kararları değerlendiren CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, parti olarak Türkiye`de nereden gelirse gelsin her türlü darbeye karşı olduklarını söyledi. Özel mahkemelerin hukuk kurallarının dışında siyasi kararalar temelinde çalıştığına dikkat çeken Soydan ; “Bir ülkede adil yargılama yoksa, kişileri alacaksınız içeri atacaksınız, savunma hakkı vermeyeceksiniz, bunu kabul etmiyoruz. Özel yetkili mahkemeleri kabul etmiyoruz” dedi. Türkiye`de adaletin olmadığını kaydeden Soydan; “Parti olarak inancımız şudur; varsa suçlu cezasını çeker, adalet içinde çeker. Ama adaleti alıp çöp sepetine atacaksınız, ondan sonra bu ülkede adalet arayacaksınız. Bunu kabul etmiyoruz. Adalet, kutsal bir kavramdır, üzerine titrenmesi gereken bir kavramdır. Onu yüceltmemiz gerekir” dedi.
Sarıbaş; “İnsanların, savunma hakları çiğnenmiştir”
Balyoz davasında verilen kararlara tepki gösteren CHP Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş, adaletin tamamen yok olduğu davada, insanların savunma haklarının çiğnendiğini söyledi. Sarıbaş; “Öncelikle hukuk ,özel yetkili mahkemelerin siyasi kararları temelinde hayat bulmaz.. Adalet tamamen yok olmuştur. İnsanların, savunma hakları çiğnenmiştir. Özellikle bütün insanlara paket program gibi tek tip cezalar verilmiştir. Savunma hakkı hiç kullanılmamıştır. Bu nedenle tamamen siyasi olarak kararlar verilmiştir. Bunun içinde Türk kamuoyunda yargılama sürecinin doğru olmadığı kanısına varıldığı gibi tüm dünyada ve Türkiye’de de tarihe böyle geçecektir” diye konuştu.
“Bu karardan Türk ordusu ve kamuoyu rahatsızdır”
AKP hükümetinin talimatları doğrultusunda tecelli eden dava nedeniyle Türk ordusu ile Türk kamuoyunun son derece rahatsız olduğunu vurgulayan Sarıbaş; “Türkiye’de bir kişinin ağzına bakarak yargının karar verildiği bir süreç yaşanmıştır. Bu anlamda da yargının bağımsızlığından bahsedilemez. Savcının talep ettiği ceza daha da ağırlaştırılmış ve 2 veya 3 misli bir ceza verilmiştir. Yargı süreci devam ediyor ama şu anda verilen karar mahkemelerin adından da anlaşıldığı gibi, siyasetin ve özellikle AKP hükümetinin talimatları doğrultusunda tecelli etmiştir. Türk ordusu ve Türk kamuoyu bu konuda oldukça rahatsızdır” şeklinde konuştu.
“Hukuksuzluk sökmeyecek, Balyoz kararı AKP’yi kurtaramayacak”
Türkiye Komünist Partisi (TKP) Çanakkale İl Örgütü de Balyoz davasında açıklanan karara tepki göstererek AKP hükümetini eleştirdi. Balyoz Davası olarak anılan yargılama sürecinde açıklanan kararın, ülkede yargının iktidarın baskı aygıtına dönüşmüş olduğunun yeni bir örneği olarak nitelendiren TKP Çanakkale İl Örgütü yetkilileri; “Silivri`de açıklanan karar, AKP eliyle ülkemizde adaletin katledildiğini bir kez daha göstermiş, Türkiye halklarının adalete olan özlemini biraz daha artırmıştır. Ülkemiz, AKP iktidarı boyunca, özellikle polis ve yargı eliyle, iktidara teslim olmayan toplumsal kesimlerin esir alındığı, bu vesileyle iktidarın uygulamalarından rahatsızlık duyan milyonlarca kişi üzerinde baskı oluşturmayı amaçlayan pek çok uygulamaya tanıklık etmiştir. AKP iktidarını korumayı ve kuvvetlendirmeyi esas alan bu kararlarla ülkemizde hukuk ve adalet katledilmektedir. Ergenekon, KCK, Devrimci Karargah, Balyoz ve Oda TV davaları isimleriyle anılanlar başta olmak üzere, AKP iktidarı süresince devam eden pek çok yargılamanın hukuki değil siyasal davalar olduğu açıktır. En temel evrensel hukuk kurallarının bile uygulanmadığı özel mahkemelerde süren bu davaların hukuki meşruiyetleri yoktur. Dün açıklanan kararla, AKP’nin, iktidarı boyunca süreklileştirdiği, yargı eliyle toplumu baskı altında tutma stratejisinde yeni bir aşamaya geçilmiştir. Bu kararın yakın geleceğimizde önemli siyasal sonuçları olacağı açıktır. Dış politikada olduğu gibi içeride de sıkışan, halk desteğini yitirmeye başlayan AKP iktidarının çıkarları gözetilerek verilen bu karar, İkinci Cumhuriyet iktidarını kurtarmaya yetmeyecektir. Evrensel hukuk ilkeleri bir yana akıl, mantık ve vicdan açısından karşılığı olmayan kararlar almak zorunda kalınması, AKP iktidarının gösterilmeye çalışıldığı gibi sağlam bir zemine sahip olmadığının önemli bir işaretidir. Türkiye Komünist Partisi, adaletin hüküm süreceği, eşit, özgür ve bağımsız bir ülke için AKP iktidarına karşı mücadelemizi kararlılıkla ve büyüterek sürdürecektir. Ezilen halklarımızı, emekçileri, gençleri, aydınlarımızı AKP iktidarının halk düşmanı tüm uygulamalarına karşı sesimizi yükseltmeye, mücadelemizi ortaklaştırmaya çağırıyoruz” dediler.
