Atama bekleyen öğretmenlere kötü haber...
Binlerce işsiz öğretmen atama beklerken, Milli Eğitim Bakanlığının öğrencilere yönelik yeni uygulaması kafaları karıştırıyor. E-müfredat ve e-ders uygulaması ile öğrenciler okullarda anlatılan her dersi internetten izleyebilecekler.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 8 ay sonra hayata geçirmeyi planladığı ve üzerinde çalıştığı e-müfredat ve e-ders uygulaması ile dersler video, animasyon ve çeşitli programlarla sanal ortamdan takip edilebilecek. Uygulamanın dersleri kaçıran veya herhangi bir nedenle takip edemeyen ve okula devamsızlık yapan öğrencilere büyük kolaylık sağlaması beklenirken bir yandan atama bekleyen öğretmenler ise endişe içine girdi.
“Önemli olan akıllı tahta değil, akıllı öğretmendir”
Uygulama konusunda bilgi veren Eğitim-İş Başkanı Ahmet Bozdemir öğretmensiz bir eğitim sisteminin düşünülemeyeceğini belirterek, eğitimde karşılıklı etkileşimin önemli olduğunu vurguladı. Bozdemir eğitim sisteminde öğretmenin, öğretmenden, öğrencinin, öğrenciden etkilendiğini söyleyerek sadece öğretim değil, eğitim de önemlidir. Bakanlık bu uygulama bile kendi kendisiyle çelişmektedir. Bizim de savunduğumuz şekilde hem öğrenci merkezli eğitim modelini öne çıkaracağız derken, hem de bu uygulamaya geçmesi çelişkidir. Öğretmenliğin ayaklar altına alındığı son dönemde öğretmen sadece 8-5 çalışan bir eleman gibi görülmektedir. Oysa ki öğretmen okul dışında da öğrenciler ve veliler arasında rol model olan bir mesleği ilke edinmiş olandır. Öğretmeninden ayrılacağı için ağlayan, atama beklerken umutsuzluğa kapılıp intihar eden öğretmenler varken bu uygulama yanlıştır. 10 yıllık dönemde AKP’nin eğitim sistemini yönetemediği görülmüştür. AKP 3 sene üst üste aynı politikayı başarı ile devam ettirememiştir. Eğitim yap-boz deneme mantığı ile uygulanamaz. AKP ülkeyi yönetemediği gibi, eğitim sistemini de yönetememektedir. Bu tür uygulamalarla iktidarın ülke kaynaklarını çar çur ettiği, yandaş ve yalakalarını zengin etme çabasında olduğu düşüncesi oluşmaktadır. Eğitimle ilgili bir uygulamaya geçilmeden önce pedegojik altyapısı oluşturulmalı ve uzman ve sendikalardan görüş alınmalıdır. AKP’nin bu yolu 4+4+4 sisteminde de tercih etmemesi yüzünden gelinen nokta ortadadır. Elbette eğitim teknoloji ile birlikte yürütülmelidir. Ama iktidarın bu yönüyle değil, yandaşlarını kayırma yönüyle davranmadığı endişeleri doğmaktadır. AKP bize yakın olan kimi zengin etsek derdinde. Bugün dünyada eğitim alanında kendini kanıtlamış Danimarka’da dahi akıllı tahta yok ama akıllı öğretmen var. Önemli olan akıllı tahta değil, akıllı öğretmendir” dedi.
