Ankara Tandoğan’da; Çanakkale sokaklardaydı..

Eğitim sistemindeki değişiklik CHP’yi meclisten Tandoğan’a çıkarırken, Çanakkale’deki eğitimciler de ellerinde tabut ile sokak sokak dolaştı. KESK Şubeler Platformu ise, 4+4+4 yasa tasarısını protesto kapsamında dün akşam üyeleriyle birlikte Ankara’ya hareket etti. KESK bu arada Çanakkale’de de gerici eğitime karşı çıkan tüm vatandaşları saat 12.30 da Cumhuriyet Meydanı’nda yapılacak olan protesto etkinliğine davet ediyor..

951
Eğitim 4+4+4`le tabuta girdi
Eğitim- İş Sendikası Çanakkale Şubesi, eğitime getirilmek istenen 4+4+4 sistemini protesto etmek için ilginç bir eyleme imza attı. AKP hükümetinin 4+4+4 eğitim sistemini protesto etmek amacıyla iş bırakan Eğitim-İş üyeleri, hazırladıkları sembolik tabutu sokaklarda taşıyarak tepkilerini dile getirdi. Eğitim-İş’e bağlı yaklaşık 150 üye 4+4+4 sistemine tepki göstermek için İnönü Caddesi’nde bir araya geldi. AKP hükümetine seslerini duyurabilmek için ilginç bir eyleme başvuran eğitimciler, üzerinde `Eğitim` yazan sembolik tabut ile kent sokaklarında dolaşıp 4+4+4 ile birlikte eğitim sisteminin öldüğünü ifade etmeye çalıştılar.
 
 
AKP binası önünde protesto
Çanakkale Halkevi’nin organize ettiği eylemde, 4+4+4 eğitim sistemi protesto edildi. AKP’nin 4+4+4 eğitim sistemine tepki göstermek amacıyla dün akşam saatlerinde bir araya gelen Eğitim Hakkı Meclisi üyelerinden oluşan bir grup, AKP il binası önünde basın açıklaması yaparak 4+4+4 eğitim sistemini eleştirdi. Eylem öncesi çeşitli sloganlar atan üyeler ellerinde dövizlerle yasa tasarısını protesto etti. Eğitim Hakkı Meclisi Sözcüsü İbrahim Baytaş, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, evrensel ve bilimsel eğitim kriterlerinin dikkate alınmadan çıkarılmak istenen yasanın iddia edildiği gibi pedogojik değil ideolojik olduğunu belirtti.
 
 
 
AKP’nin 4+4+4 eğitim sistemine tepki göstermek amacıyla dün akşam saatlerinde bir araya gelen Eğitim Hakkı Meclisi üyelerinden oluşan bir grup, AKP il binası önünde basın açıklaması yaparak 4+4+4 eğitim sistemini eleştirdi. Eylem öncesi çeşitli sloganlar atan üyeler ellerinde dövizlerle yasa tasarısını protesto etti. Eğitim Hakkı Meclisi Sözcüsü İbrahim Baytaş, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, evrensel ve bilimsel eğitim kriterlerinin dikkate alınmadan çıkarılmak istenen yasanın iddia edildiği gibi pedogojik değil ideolojik olduğunu belirterek; “Bilindiği üzere Başbakan`ın "dindar nesil yetiştirmek istiyoruz" söyleminden sonra gündeme gelen zorunlu eğitimin kesintili olarak 12 yıla çıkarılması çalışmalarında son aşamaya gelindi. Eğitim alanında örgütlü sendikalar, bilim insanları, akademisyenler ve kamuoyu tarafından yeterince tartışılmadan, evrensel ve bilimsel eğitim kriterleri dikkate alınmadan çıkarılmak istenen bu yasa iddia edildiği gibi pedogojik değil ideolojiktir. Düzenlemenin içeriğine bakıldığında; yıllardır okulöncesi eğitimi yaygınlaştırmak için çalışmalar yapılmasına rağmen, yasa teklifinde okulöncesi eğitim zorunlu eğitimin dışında bırakılmaktadır. Kanun teklifinde yer alan, "ilköğretim devlet okullarında parasızdır" ifadesi komisyon görüşmelerinde metinden çıkarılarak ilköğretimin tamamen paralı haie getirilmesinin ilk adımı atılmaktadır.
 
Daha önce 4. sınıftan sonra getirilmek istenen "açık öğretim" sistemi, tepkiler üzerinde 8. sınıf sonrası, son 4 yıl için öngörülmüştür. Teklifin yasalaşması durumunda 8. sınıftan itibaren ciddi anlamda "örgün eğitimin" fiilen ortadan kalkması tehlikesi bulunmaktadır. İlk 4 yılın "ilkokul", ikinci 4 yılın "ortaokul" olarak tanımlanması nedeniyle, sınıf öğretmenlerinin en az yüzde yirmisinin "norm fazlası" haline gelmesi ve bakanlık tarafından başka görevlerde görevlendirilmesinin önü açılmıştır. Çocuk işçiliğinin ve çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13,14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde mevcut düzenleme ile hem mesleki eğitim adı altında "çocuk işçiliğinin" önü açılmakta hem de "çocuk gelinler" uygulaması, bizzat iktidar tarafından kademeli zorunlu eğitim uygulaması ile açıkça desteklenmektedir” dedi.
 
 
Baytaş sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Zorunlu din dersinin kaldırılması ve anadilinde eğitim taleplerini karşılaması yönündeki toplumsal talepler gözardı edilmiş, zorunlu din derslerine ek olarak, seçmeli din dersleri getirilmesinin önü açılmıştır. Arapça, fıkıh ve Kur`an derslerinin ikinci 4 yılda seçmeli hale getirilmesi sağlanarak, bütün okullarda fiilen imam hatip modeline geçilmesinin önü açılmak istenmektedir. Düzenleme sonrasında meslek liseleri özel sektöre devredilecek, meslek lisesi açan patronlara kamu kaynaklarından öğrenci başına para verilerek mesleki eğitimin özel sektör eliyle yürütülmesi sağlanacaktır. Önceden işletmelerin stajyer öğrenci çalıştırma oranı yüzde 10 ile sınırlı iken düzenleme ile bu oran tamamen kaldırılmış ve patronlara sınırsız sayıda öğrenciyi "stajyer" adı altında sömürmesinin önü açılmıştır.
 
Bir taraftan uzun vadede seçme sınavlarının ve dershanelerin kaldırılacağı iddia edilirken diğer taraftan kademeli eğitim uygulaması ile çocuklarımızın daha erken yaşlarda dershaneye gitmeleri teşvik edilmektedir. Arapça, fıkıh ve Kur`an derslerinin ikinci 4 yılda seçmeli hale getirilmesi sağlanarak, bütün okullarda fiilen imam hatip modeline geçilmesinin önü açılmak istenmektedir. Türkiye`deki mevcut eğitim sisteminin yapısı ve niteliği göz önüne alındığında 9 yaşına gelmiş bir çocuğu mesleki alanlarda tercih yapmaya zorlamanın hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. İlgilerin, yeteneklerin ve becerilerin yeni şekillenmeye ve bulgulanmaya başladığı, soyut ve somut algılamaların oturma aşamasında olduğu bu yaş grubu çocukları "mesleğe yöneltme" zorlaması içine itmek, çocuklarımıza yapılacak en büyük kötülük olacaktır. 4 yıllık temel eğitim üzerine inşa edilmesi önerilen bu süreç, çocuk psikolojisi bakımından da sakıncalıdır.”
 
“Eğitimin ve öğrencilerin siyasal hedeflere kurban edilmesine izin vermeyeceğiz”
Eğitimin ve öğrencilerin AKP iktidarının siyasal hedeflerine kurban edilmesine izin vermeyeceklerini kaydeden Baytaş; “Başbakan"ın dindar nesil yetiştirme özlemleri ve siyasi iktidarın ideolojik tercihlerinden hareketle eğitim sistemi ve öğrencilerin geleceği ile oynamak istemesi kabul edilemez. Dindar ve kindar bir nesil yetiştirmek isteyenlerin çocuklarımızın ve öğrencilerimizin geleceği ile oynamasına, eğitimin piyasalaştırılmasına, sermayenin sömürü çarkına sokulmasına izin vermeyeceğiz. Eğitim Hakkı Meclisi olarak eğitimin ideolojik değil, pedagojik bir şekilde yürütülmesine, eğitimin ve öğrencilerimizin AKP iktidarının siyasal hedeflerine kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Tüm velilerimizi, öğrencilerimizi, eğitimcilerimizi ve Çanakkale halkını; Eğitim hakkından herkesin eşit ve parasız olarak yararlanması için, laik, bilimsel, demokratik ve anadilde eğitim için çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmaya devam ediyoruz. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK`in iki günlük grev sürecinde tüm eğitimcilerimizi iş bırakmaya ve öğrencilerimizi iki gün okula gitmemeye davet ediyoruz” diye konuştu.
 
Yapılan açıklamanın ardından slogan atan katılımcılar, daha sonra AKP il binasının önünden ayrıldı.
 
 
Eğitim 4+4+4’le tabuta girdi
Eğitim- İş Sendikası Çanakkale Şubesi, eğitime getirilmek istenen 4+4+4 sistemini protesto etmek için ilginç bir eyleme imza attı. AKP hükümetinin 4+4+4 eğitim sistemini protesto etmek amacıyla iş bırakan Eğitim-İş üyeleri, hazırladıkları sembolik tabutu sokaklarda taşıyarak tepkilerini dile getirdi. Eğitim-İş’e bağlı yaklaşık 150 üye 4+4+4 sistemine tepki göstermek için İnönü Caddesi’nde bir araya geldi. AKP hükümetine seslerini duyurabilmek için ilginç bir eyleme başvuran eğitimciler, üzerinde `Eğitim` yazan sembolik tabut ile kent sokaklarında dolaşıp 4+4+4 ile birlikte eğitim sisteminin öldüğünü ifade etmeye çalıştılar. Söz konusu 4+4+4 sisteminin bayan eğitimcilerin önünü tıkaması gerekçesiyle yürüyüş sırasında tabutu kadın üyelerin omuzlarında taşıması dikkat çekerken, tabutun arkasında ise `Öğretmenler`, `Öğrenciler` ve `Veliler` yazılı siyah çelenkler taşındı. Eğitim sistemine tepkilerin dile getirildiği yürüyüş çeşitli sloganlar eşliğinde İnönü caddesinden başlayıp Cumhuriyet Meydanı’nda son buldu.
 
 
 
 
“Tüm Türkiye`de iş bırakıyoruz”
Burada bir açıklama yapan Eğitim İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Bozdemir; Türkiye genelinde 4+4+4 eğitim sistemine tepki göstermek için iş bıraktıklarını söyledi. Bozdemir; “Eğitim işkolunda örgütlü sendikalar, bilim insanları, akademisyenler ve kamuoyu tarafından yeterince tartışılmadan, Milli Eğitim Bakanlığı da yok sayılarak hazırlanmış olan bu yıkım yasasını Eğitim-İş olarak kabul etmemiz mümkün değildir. AKP iktidarı, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin ve siyasal partilerin tüm itirazlarına kulağını tıkamıştır. Yasa teklifi Milli Eğitim Komisyonundan AKP milletvekillerinin maharetleri sayesinde, tarihte eşine az rastlanır bir oylamayla 30 dakikada geçmiştir. Yaşamsal öneme sahip, eğitim sistemimizi ilgilendiren bu yasa teklifi, yangından mal kaçırır gibi kabul edilmiş, muhalefet milletvekillerine meydan dayağı çekilerek adeta faşizm uygulanmıştır. Böylece TBMM`ye ve demokrasiye karşı vahim bir saldırı gerçekleştirilmiştir.
 
Her fırsatta ileri demokrasiden söz eden Başbakan, yürütmenin başı olarak yasama organını baskı altına almış, yasanın çıkarılacağı tarihi bile kendisi belirleyerek var olan demokrasiyi de katletmiştir” dedi.
 
“Mutsuz ve başarısız toplum yaratılacak”
4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte mesleki yönlendirmenin küçük yaşlarda yapılacak olmasından dolayı mutsuz ve başarısız bir toplum yaratılacağını ifade eden Bozdemir; “Sanayi bölgelerinde patronlara kurdurulacak olan meslek okulları ile çocuk işçilerin emeği daha kolay sömürülecektir. Tüm dünyada önemsenen okul öncesi eğitim yok sayılacaktır. 8. yılın sonunda açık öğretim uygulaması ile birlikte yoksul halk çocukları örgün eğitimin dışında tutulacaktır. Eğitimde program bütünlüğü bozulacak bilimsel, laik ve demokratik eğitim ilkelerinden vazgeçilecektir. AKP iktidarının bilimsel, demokratik, laik ve kamusal eğitimi yok sayarak gericileştirmesine ve piyasalaştırmasına karşı; geleceğimize, iş güvencemize, ülkemize ve emeğimize sahip çıkmak için üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz” diye konuştu.
 
“AKP hükümetinin eğitim politikası ölmüştür”
Kent sokaklarında omuzlarda taşınan tabutu, hükümetin eğitim politikalarının 4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte bittiğinin bir göstergesi olarak nitelendiren Bozdemir; “Türkiye`de AKP hükümeti ile birlikte eğitim sistemi bitmiştir. Tabut bunun göstergesidir. Eğitim sistemimiz mevta durumuna düşürülmüştür ve bu mevtayı kaldırmak yine aydın, demokratik, laik ve bilimsel eğitimden yana olan çağdaş eğitimcilere düşmektedir. AKP hükümetinin eğitim politikası bitmiştir, ölmüştür ve yok olmuştur. AKP’nin bu politikalarını protesto ediyoruz” dedi.
 
Yapılan açıklamanın ardından eğitim İş üyeleri, üzerinde “4+4+4’e Hayır” yazılı balonları iğneyle patlatarak eylemi sonlandırdı.
 
 
Soydan; “Gerçekleri halka anlattık...”
CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan,  eğitimde getirilmek istenen 4+4+4 sistemini protesto etmek için TBMM’deki grup toplantısını Ankara’da Tandoğan meydanında yaptıklarını belirterek; “Halkımıza gerçekleri aktarmış olduk” dedi.
 
Ankara Tandoğan meydanındaki CHP açık hava gurup toplantısına yaklaşık 30 bin kişi katıldı. Miting havasında geçen toplantıyı değerlendiren CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan,  “Bizim amacımız bu konuyu daha fazla insanla paylaşmak, yasa teklifini, bu yasa teklifinin sakıncalarını daha fazla insana anlatabilme adına böyle bir karar alınmıştı. Bu anlamda başarılı bir miting oldu” dedi.  Soydan şunları söyledi; “4+4+4 alelacele getirilmeye çalışılan toplumda hiçbir şekilde tartışılmaya açılmadan, görüş alınmadan, meclisten geçirilmeye çalışılan yasa teklifi ile ilgili bizim bir direncimiz var. Bununla ilgili genel başkanımız gurup toplantısını Tandoğan meydanında yapma kararı aldı. Bunlar çok sistemli bir şekilde diğer mitingler gibi her yerden insanlar taşınarak kalabalık sağlama amacımız olmadı. Sadece şu mesaj verildi. Buna karşı olanlar gelsin denildi. Bizim amacımız bu konuyu daha fazla insanla paylaşmak, yasa teklifini, bu yasa teklifinin sakıncalarını daha fazla insana anlatabilme adına böyle bir karar alınmıştı. Günlerden Salı olmasına rağmen gurup toplantısı saati mesai saatleri içerisinde olmasına rağmen insanların tepkileri ellerinde Türk bayrakları ile meydanlara gelmeleri bizi çok mutlu etti.  Halkımızın da tepkilerini, yorumlarını öğrenmiş olduk. İnsanlar artık bu yasa değişikliğini anlamış oldular. Bu anlamda başarılı bir miting oldu.”
Paylaş