havadurum

"AKP`li vekiller istifa etmeli"

Gezi Parkı eylemlerine bir destek de Çanakkale Çevre Platformu`ndan geldi. Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, "Çanakkale`yi `AKP`lileştireceklerini` söyleyerek büyük bir çelişki içerisine düşmüşlerdir. Hükümet istifa etmiyor ise, Çanakkale`deki AKP milletvekilleri istifa etmelidir" dedi.

748
Çanakkale Çevre Platformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant, AKP iktidarının çevre politikalarının, talan politikası olduğunu, çevrenin bir pazar haline getirilerek, ulusal ve uluslararası şirketlerce yağmalandığını ifade etti. Nalbant, "Dünyayı kendilerine sınırsız bir `pazar` haline getirmek isteyen küresel kapitalizm, yerkürenin hızla kirlenmesine neden olmakta, Dünyadaki aç sermaye, düştüğü krizden kurtulmanın yolu olarak doğa sömürüsünü, doğa talanını kendisine hedef olarak belirlemiş durumdadır. Gezi Parkındaki ağaç kesimi ve AVM yapımı planları, bu anlayışın ürünüdür. Bu durum, `kapitalistler gölgesini satamadıkları ağacı keserler` mantığının da göstergesidir" dedi.
 
10 yılda 40 kat arttı
Nalbant, maden runsatlarının bin 500`den 43 binin üzerine çıktığını ifade ederek hükümeti istifaya çağırdı. Nalbant, "Gezi Parkı olaylarından başlayarak, ülkenin her yeri AKP Hükümeti tarafından `savaş alanı`na çevrilmiştir. Aşırı biber gazı kullanımı, kimyasal silaha dönüşmüş, 4 kişi hayatını kaybetmiş, onlarca kişi ağır yaralanmış, 10 bin dolayında kişi de yaralanmıştır. Çok sayıda sokak hayvanı ölmüş, kuşlar yok olmuş ciddi çevre felaketi yaşanmıştır. `Çevrecinin daniskasıyım` diyen, başbakan istifa etmelidir. AKP hükümetinin, şimdi de doğa talanına soyunması artık son noktadır. Cumhuriyet kurulduğundan, AKP iktidarının iş başına geldiği güne kadar, ülkemizde verilen toplam maden ruhsatı sayısı, bin 500 iken son on yıllık dönemde 43 bin 500 maden ruhsatı verilmiş, ruhsatların çok büyük bir bölümü de çok uluslu tekellerin eline geçmiştir. Ülkemizin yaklaşık yüzde 50`si ruhsat ruhsat satılarak üzerine ipotek konmuştur. Bu vahim bir durumdur. Talan yasası `madencilik yasası`nın sorumlusu ve uygulayıcısı hükümet istifa etmelidir" dedi.
 
"Çevre düşmanlığı!"
Nalbant, açıklamaları ile hükümetin çevre politikalarının bir çevre düşmanlığı olduğunu ifade ederek, hükümeti istifaya çağırdı. Nalbant, "Toroslardan, Karadeniz vadilerine, Tunceli`den Munzur`dan Biga Yarımadası`na Kazdağı`na kadar ülkenin binlerce deresinde, ırmağında HES`ler kurarak vadileri kurutan, hükümet istifa etmelidir. Ülkenin dört bir yanında hesapsız ve plansız bir şekilde fosil yakıtlı termik santralar kuran hükümet istifa etmelidir. Dünya, nükleer santrallerini kapatma kararı almış iken Mersin`den Sinop`a nükleer santral projelerinde ısrar eden hükümet istifa etmelidir. 2B alanlarını rant aracı olarak görüp satışa çıkaran iktidar, yeni çıkaracağı torba yasalar ile gözünü orman alanlarına dikmiştir. Üstün kamu yararı kararı ile de çevre katliamcılarının önündeki her türlü engeli kaldırmaya kalkışmıştır. İstanbul`da üçüncü boğaz köprüsü ve havaalanı projeleri ile milyonlarca ağacın kesilmesine ve yeşil alanların ranta ve talana açılmasına yol açan hükümet istifa etmelidir" şeklinde konuştu.
 
"AKP`li vekiller istifa etmelidir"
"Tarım, kültür ve turizm kenti Çanakkale`de Kazdağı ve yöresinde, çok uluslu tekellerin taşeronu durumuna gelmiş iktidar, 14 bin megavata varan termik santral kurulumu çalışmalarında da santralcıların moderatörlüğüne soyunmuştur" diyen Nalbant, AKP`nin Çanakkale Milletvekillerini istifaya çağırdı. Nalbant, "İktidar milletvekillerinden biri, çokuluslu altın tekellerinin, diğeri de termik santralcıların yanında yer almış, böylece yörenin yaşam alanlarının, tarım alanlarının, ormanların, su kaynaklarının yok edilmesi, Çanakkale`nin yaşanmaz hale gelmesi için yarışa girmişlerdir. Gerçekler bu iken Çanakkale`nin önünü açacaklarını, turizmden hizmet sektörüne kadar her konuda atılım yapacaklarını Çanakkale`yi `AKP`lileştireceklerini` söyleyerek büyük bir çelişki içerisine düşmüşlerdir. Hükümet istifa etmiyor ise, hiç olmazsa Çanakkale`deki AKP milletvekilleri istifa etmelidir" dedi.
 
"Dalkavuklu" gönderme
"Bilindiği gibi dalkavukluk, beğenmesek de bir meslektir" diyen Nalbant, Çanakkale`deki çevre mücadelesini, asılsız ve yalan haberlerle karalayanlara "dalkavuk" göndermesi yaptı. Nalbant, "Son olaylar, en çok bu mesleğe zarar vermiş, deyim yerindeyse mesleği ayağa düşürmüş, dalkavuğun dalkavuğu olmaz iken yeni türedi dalkavuk dalkavuklarının ortaya çıkmalarına da neden olmuştur. Bir grup ayarı bozuk dalkavuk, Çanakkale`de onurla sürdürülen çevre mücadelesini baltalamak ve haklı, meşru ve doğru olan bu mücadele üzerinden, prim yapmak üzere, işgüzarlığa başlamışlardır. Başarılı olamayacaklardır, her platformda deşifre olacaklardır. Tüm illerde ve Çanakkale`de başarı ile yürütülen eşitlik, özgürlük, kardeşlik bağı ile sürdürülen "direniş ve çevre hareketi" bundan böyle de, kararlılıkla sürdürülecektir" dedi.
Paylaş