Valilik bahçesinde muhtarlarla görüşen Tuna, muhtarları, ``Patnos`tan gelen muhtarlarım ülke insanımızın gönlünde çok özel bir yeri olan Çanakkale iline, bu özel coğrafyaya, şehitler diyarına hoş geldiniz`` diyerek karşıladı.
Tuna, yaptığı konuşmada, burasının özel olduğunu, çünkü bu memlekette yaşayan milyonlarca insanın hepsinin birer parçası olduğunu belirterek, ``Şehitliklerde memleketin her tarafından hatta bugünkü sınırlarımızın daha ötesinde, Yemen`den, Afrika`da, Kosova`da, Balkanlar`da, Kırım`dan buraya gelmiş ve yaklaşık 100 yıl önce birlikte savaşmış, şu anda yan yana yatan şehitlerimiz var. Aslında bizim birçok yerde şehidimiz var. Sadece burada değil. Ama burası daha özel. En fazla burada var, burasının önemini de biliyorsunuz`` diye konuştu.
Çanakkale`nin o zaman da etnik kökenine, diline bakılmadan insanların bir araya geldiği, aynı hedef doğrultusunda birlikte omuz omuza mücadele ettiği bir yer olduğunu ifade eden Tuna, şöyle devam etti: ``Bu insanların etnik kökeni, dilleri farklı olabilir, ama inancı birdi, kıblesi birdi, devleti birdi, vatanı bayrağı birdi. Bugün de aynı şey geçerlidir. Bugün de aslında bizim insanımızın arasında her ne kadar nifak tohumları oluşturulmaya çalışılsa da bunların başarılı olması mümkün değil. Çanakkale`yi çok sevdiğinizi söylüyorsunuz. Burası farklı bir coğrafya değil, burası da bu vatanın bir parçası, sizin vatanınız. Orada yatan şehitlerimizi de göreceksiniz ve diyeceksiniz ki; burası da benim. Hepimiz değişik yerlerden gelmişiz, burada beraber oluyoruz. Çanakkale`de yaşayan bir sürü insan var, Türkiye`nin değişik bölgelerinden gelmiş. Kuzeyinden, güneyinden, doğusundan batısından. Aynı şekilde buradaki insanların da Türkiye`nin her yerinde çok rahat gidip yerleşme, hayatını sürdürme imkanı vardır. Herkes birbiriyle akraba olmuş, et tırnak olmuş, kardeş olmuş. Netice olarak biz hepimiz kardeşiz, bu kardeşliğimizin de bozulmasına fırsat vermemeliyiz. Bunu zaten dedelerimiz aslında o zaman birlikte burada şehit düşerek imkansız hale getirmişler. Bize düşen onların kemiklerini sızlatmamak, onlara layık olmak, hep birlikte ülkemizi dünyanın en ileri en güçlü ülkeleri arasında yer alması için birlikte çalışmak.``
AKP Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi de Hakkari`de şehit olan askerlere rahmet, ailelerine baş sağlığı dileğinde bulundu. Ağrı ve Çanakkale`nin iki özelliğinin bulunduğunu ifade eden Çelebi, Selçuklular`ın Ağrı`ya girişinin Patnos ilçesiyle başladığını bildirdi. ``O tarihlerde Malazgirt Meydan Muharebesi diye geçer ama asıl nokta Patnos üzerinden geçilmiştir. Dolayısıyla Selçukluların hakimiyeti, Anadolu`ya girişi Patnos üzerinden olmuştur`` diyen Çelebi, Patnos`un Doğansu köyünde Sultan Alparslan`ın kümbetinin olduğunu söyledi.
Çanakkale`nin de çok büyük önemi olduğunu vurgulayan Çelebi, şunları kaydetti: ``Çanakkale geçilmezdir. Selçuklu ve Osmanlı oradan gelmiştir, Anadolu coğrafyasına mührünü basmıştır. Ama Çanakkale`nin de en büyük özelliklerinden bir tanesi, düşmanı buradan içeriye almamıştır. Alsaydı Anadolu bugün burada olmazdı. Anadolu`nun mozaiğinde şu vardır: Anadolu`da Kürdü, Türkü, Lazı, Çerkezi, Acemi, Azerisi hepsi kardeştir. Bizim zaten tek unsurumuz Osmanlı`nın da getirmiş olduğu medeniyet, İslamiyet üzerine yükselmiştir. Patnos ilçesindeki muhtarlarımızın buraya geliş nedeni şudur. Şimdiye kadar birçok öğrenci, birçok öğretmen veya kamu sektöründeki insanlar gelmiştir. Bizim muhtarlarımız toplumun dinamosudur. Muhtarlarımızı çok önemsiyoruz. Çünkü muhtarlar kendi bölgelerinde birer liderdir. Ama `Çanakkale`nin geçilmez` olduğunu burada kendi gözleri ile gördükten sonra kendi ebeveynlerine, seçmenlerine, illerine ve ilçelerine çok daha iyi anlatabilirler. `Çanakkale`nin geçilmez` olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti`nin, dilinin, bayrağının, ezanının, milletinin bir olduğunu, dolayısıyla binlerce binler olduğunu... Bu anlamda Çanakkale`de olmaktan dolayı çok mutluyuz, gururluyuz. Benim dördüncü gelişim. Anadolu insanı kendi değerlerine çok yatkındır. Anadolu`dan Çanakkale`ye Ağrılıların bakışı çok farklıdır. Burası eğer geçilseydi bizim namus payemiz, inanç payemiz olmazdı.``
Muhtarlar daha sonra Çanakkale Savaşları`nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası`ndaki şehitlikleri ziyaret etmek üzere gemi ile Eceabat ilçesine hareket etti.
