Ağacın adı yok!
3 Ağustos 2012 tarihli Resmi Gazete’de yürürlüğe giren Orman sayılmayan yerlerdeki ağaç ve ağaççıklardan faydalanılması hakkındaki yönetmelik tepki çekmeye başladı. Dün gönüllü Doğa Koruyucu Şahabettin Kalfa ile TEMA Gönüllüsü Demet Çavuşgil açıklama yaptılar.
3 Ağustos 2012 tarih ve 28373 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren “Orman Sayılmayan Yerlerdeki Ağaç ve Ağaççıklardan Faydalanılması Hakkındaki Yönetmelik” meyvelerini veredursun tepkiler de gecikmedi. Ağaç kesimi yasalara uygun hale getirilmesinin ardından Çanakkale’de bir alışveriş merkezinin ardından da bazı sitelerde yaşanan ağaç kesimleri, Çanakkaleliler`in tepkisini çekmişti. Yönetmelikte yer alan (Sahipli arazide bulunan ve civarındaki ormanlarda tabii olarak yetişmeyen ağaç ve ağaççıklarla örtülü yerlerden sahipleri her türlü zati ihtiyaçları ve pazar satışları için bu Yönetmelikteki hiç bir kayıt ve şartta tabi olmadan kesim ve taşıma yapabilirler) hükmü gereğince özel mülklerdeki ağaç kesimleri hem belirgin bir şekilde artmıştı.
Kalfa, zeytinliklere ve 2B’ye dikkat çekti
Gönüllü Doğa Koruyucusu Şahabettin Kalfa, açıklama yaparak bu yönetmeliğin ardından imara açılacak alanlardaki zeytinliklere de dikkat çekti. Kalfa, “Artık ağaçların yasaya uygun bir şekilde kesiliyor olması dikkat çekici. Ancak benim dikkat çekmek istediğin bir başka nokta var. ikinci konut alanı olarak zeytinliklerin de özel mülkiyet içinde yer almaları ve böylelikle kesilerek imara açılma olasılığı var. Zeytinlikleri de özel mülkiyet olarak değerlendirip istedikleri kesip imara açabilecekler mi? Bir de 2B arazilerinin imara açılması yolundaki yasal engeller bu yönetmelikle ortadan kalkmış olabilir mi?” dedi.
Çavuşgil de tepkili
TEMA Gönüllüsü Demet Çavuşgil de konuyla ilgili açıklama yaparak duruma tepki gösterdi. Çavuşgil, “Ağaç kesiminin önündeki yasal engellemelerin ortadan kaldırılması kabul edilebilir bir durum değildir. TEMA bu yönetmeliğe geçtiğimiz dönemde dikkat çekmişti. Ancak tüm itirazlarımıza rağmen böyle bir yasanın çıkması dikkat çekicidir. Diğer bir tehlike yine bu yönetmeliğe benzer bir yasa değişikliği ile yapılacak. Kültür ve Tabiat Varlıkları’nı koruma kanunu da mecliste yapılacak değişikliği bekliyor. Artık kültür ve tabiat varlıklarımız da bu yasa ile birlikte rahatça tahrip edilebilecek” dedi.
