9 aydır tutuklu olan ÇOMÜ öğrencilerine tahliye!.

3143

 Çanakkale’de Mart ayında evlere baskın ile yapılan operasyonun ardından hazırlanan iddianameyle 17 sanığın yargılandığı dava 27-28 Kasım tarihlerinde Çanakkale Açık Cezaevi İnfaz Kurumu’nda gerçekleştirildi. Kent kamuoyunun Mart ayında yakından takip ettiği, “16 Nisan referandumuna yönelik engelleme operasyonu” olarak değerlendirdiği gözaltı işlemlerinin ardından hazırlanan iddianame ile 8,5 aydır tutuklu olan ÇOMÜ öğrencileri bugün tahliye edildi. Yapılan duruşmada, dosyada sanık olarak gösterilen kişilerin kaçma şüphelerinin olmadığı, bir kısmının birkaç kez gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığı, dolayısıyla istenildiğinde bulunabilecek kişiler olması nedeni ile tutukluluk süresine itiraz edildi. Duruşmaya katılan avukatlar, 8,5 aydır dosyaya hiçbir belge ve delilin konulmadığını, bundan sonra çıkabilecek delillerin ancak lehte olabileceğini ifade ederek tahliye talebinde bulundular. Avukatların, Delil karartma şüphesi olmadan uzun tutukluluk işlemi yönünden itiraz ettikleri davada, sanıklar tek tek savunmalarını yaptılar. Mahkeme başkanı kısa bir ara vererek duruşmaya katılan izleyicileri ve sanıkların ailelerini dışarıya çıkardı. Aranın ardından ise tahliye kararı verildiği öğrenildi. 

 
Dava trajediye dönüştü
Davada sanıklardan birinin annesi, kendisi tutuklu iken yaşamanı yitirdi. Müvekkilinin annesinin cenaze törenine katılamadığını ifade eden sanık avukatı, davanın uzun tutukluluk süreci ve yaşattığı bu dramın bir trajediye dönüştüğünü ifade etti. 
 
Operasyon, 2016’da başlamış, deliller 2014! 
İddianamede dosyanın başlangıcının TEM Dairesi Başkanlığının 16.01.2016 tarihli yazısısı aldığı,  “içeriğinde MLKP terör örgütünün gençlik yapılanması içerisinde faaliyet gösteren şahısların olduğu ve şahıslarla ilgili açık kimlik bilgilerinin verildiği” ifade edilirken, 2014 yılına ait etkinliklere katılımların da delil olarak dosyada yer aldığı görüldü. 
 
Demokratik kurumlara “terör örgütü” yaftası!
İddianamenin en çok dikkat çeken bölümlerinden biri ise, halen faaliyetini sürdürmekte olan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF),Özgür Genç Kadın (ÖGK), Bilim, Eğitim, Estetik, Kültür ve Sanat Vakfı (BEKSAV), Emekçi Kadınlar Derneği (EKD), Liseli Öğrenciler Birliği (LÖB) gibi kurumlar, “MLKP terör örgütü tarafından kurulduğu değerlendirilen açık alan oluşumları” olarak yansıtılmasıydı. Bu kurumların hem terör örgütünün oluşumu olarak gösterilmesi, hem de halen demokratik hayatın bir parçası ve yasal olarak faaliyet yürütüyor olması iddianamenin çelişkilerinden biri olarak yorumlandı. 
 
Deniz Gezmiş ve arkadaşları terör örgütü üyesi olarak yazıldı!
İddianamede ayrıca, bugün birçok evin duvarında, afişlerde, eylem ve etkinliklerde posterleri açılan, insanların aksesuar alarak aldıkları çeşitli takılarda simgeleri bulanan 68 kuşağının devrimci gençlik önderleri de ‘terörist’ olarak gösterildi. İddianamede yer alan ifadede; “Sol terör örgütleri içerisinde faaliyet gösteren terör örgütü mensuplarının ölüm yıldönümlerinin anılarak, örgütsel propaganda yapılıp, terör örgütüne eleman kazandırmak, kamuoyu oluşturmak ve sempatizan kitlesi yaratmak amacıyla Çanakkale Dem-Genç ve SGD oluşumları tarafından Çanakkale ilinde eylem ve etkinlik düzenlenmiş, üzerinde İbrahim Kaypakkaya, Mahir Çayan, Hasan Ocak, Haki Karaer, Mahmut Zengin, Necmi Öner, Ferhat Kurtay, Eşref Anyık,  Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan isimli terör örgütü yöneticilerinin fotoğraflarının bulunduğu pankart taşınarak, terör örgütleri ve mensupları sahiplenilmiştir” denildi. 
 
“Atılan sloganlar terör örgütünün internet sitesi ile aynı!”
İddianamede, eylem ve etkinliklere örnekler verilerek atılan sloganların MLKP’ye ait internet sitesi ile aynı olduğunun tespit edilmiş olması da delil olarak sunuldu. 6 Mayıs 2014 günü, soruşturma başlamadan iki yıl önce, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi içerisindeki kafeteryada; aralarında SDGF, Çanakkale Gençlik Derneği, Halkevleri ve Öğrenci Kolektiflerinin bulunduğu yaklaşık 25 kişilik grup Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamının yıldönümü olması dolayısıyla saat:15.00’de; toplanarak basın açıklaması düzenlenmiş; basın açıklaması esnasında  atılan slogan ve pankartın, MLKP terör örgütünün illegal www.mlkp.info isimli internet sitesinden mukayesesi yapıldığında düzenlenen Basın Açıklaması eylemin de açılan ve atılan sloganlar dosya içerisindeki video görüntüleriyle birebir aynı olduğu tespit edilmiştir” denildi!
 
Piknik de silahlı terör örgütüne delil olarak sunuldu 
Sosyal medya paylaşımlarının incelendiği ve Çanakkale SGDF profilinden yapılan paylaşımda, Radar/İçdaş Piknik alanında 24 Nisan 2016 günü piknik etkinliği adı altında faaliyet gerçekleştirileceği ifade edildi. iddianamede, “Çanakkale 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/04/2016 tarihli kararı ile şahıslar hakkında alınan Teknik Araçlarla İzleme Kararı  uyarınca yapılan çalışmalarda, adı geçen şahısların bu etkinlik için çalışmalar yaptıkları ve bahse konu tarihte stadyum önünde buluşarak bir servis aracı ile ilimiz Radar/İçdaş Piknik alanına gittikleri, burada ağaçların arasına SGDF flaması ile 06 Mayıs 1972 yılında idam edilen THKO terör örgütünün kurucu üyesi Deniz Gezmiş, TKP/ML örgütü kurucusu İbrahim Kaypakkaya ve THKP/C örgütü lideri Mahir Çayan isimli terör örgütü mensuplarının fotoğraflarının olduğu pankartın asıldığı” ifadeleri dikkat çekti. 
 
Suruç anması ve 1 Mayıs da delil olmuş 
Her yıl Çanakkale’de binlerce yurttaşın katıldığı hatta Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmi tatil ilan ettiği 1 Mayıs etkinliği ile Suruç ve 10 Ekim Ankara katliamları da iddianamede delil olarak yer aldı. İddianamede; “22 Mayıs 2016 tarihinde Esenler Mahallesinde SGDF başlıklı örgütsel bildiri dağıtımına katıldığı, 6 Mayıs 2016 tarihinde Ankara ilinde düzenlenen Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anma için düzenlenen etkinliğe katıldığı, 24 Nisan 2016 tarihinde MLKP terör örgütünün güdümünde faaliyet gösteren SGDF organizesinde Radar İçdaş piknik alanında örgüte eleman kazandırmak amacı ile gerçekleştirilen faaliyetlere katıldığı, yukarıda belirtildiği üzere 1 Mayıs 2016 tarihinde düzenlenen ve terör örgütünün gövde gösterisi halini alan 1 Mayıs etkinliğine katıldığı, 20 Aralık 2015 tarihinde Suruç`ta meydana gelen patlama olayını protesto etme amaçlı eyleme katıldığı tespit edilmiş, şüphelinin kendisine ait twitter sosyal medya hesabı üzerinden Çanakkale SGDF`ye ait sembolü ve örgütsel etkinlik kapsamında düzenledikleri piknik etkinliğini paylaşımda bulunduğu görülmüş” ifadeleri dikkat çekti.
(Seçkin Sağlam)
Paylaş