“Yurtta barış,dünyada barış” demek suç mu?
Türkiye Büyük Millet Meclisi`nde söz alan CHP Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş, savaşa hayır diyen 49 kişinin yargılanmasına tepki gösterdi. Sarıbaş; “Atatürk`ün `Yurtta barış, dünyada barış” özdeyişini söylemek suç mudur? Bu suçluların tutuklanmasının ne kadar doğru olduğunu sormak istiyorum” dedi.
Tarım sektörüyle uğraşan çiftçilerin sorunlarla boğuştuğunu belirten CHP Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş; “Bu sene Çanakkale Ziraat Odası, Gelibolu ve Çanakkale`nin diğer ilçe ziraat odası başkanlarının çok büyük şikâyetleri var. Bu şikâyetleri de şöyle: Bu seneki dönüm başına rekoltenin -geçen seneki ve bundan önceki yıllara göre- hava fotoğrafından tespit edildiğini ve kilogram başına desteklemelerin yarı yarıya tespit edildiğini söylediler. Bu da şunu ifade ediyor: Çiftçinin zaten zor durumda oluşu, girdilerin çok yüksek olması ve para kazanamama durumundan kaynaklanmasına rağmen… Bu sene de AKP Hükümeti -bilerek- para mı yok, onun için mi bu full rekolteleri özellikle çok yüksek olmasına rağmen düşük gösterdi? Dönüm başına 600 olan yere 320, 500 olan yere 250 gibi kilogramları koyarak destekleme vermeye çalışıyorlar. Bu yanlışlık düzeltilecek midir yoksa çiftçi yine ölüme mahkûm edilecek midir?” dedi.
`Yurtta barış, dünyada barış" özdeyişini söylemek suç mudur?
Savaşa hayır diyen 49 kişinin yargılanmasına da tepki gösteren Sarıbaş; “Çanakkale`nin 18 Mart 1915 kurtuluş gününün hemen ertesinde sivil, demokratik kitle örgütlerinin yaptıkları "Savaşa Hayır" yürüyüşü nedeniyle 49 kişi, barışsever yargılanıyor. Atatürk`ün "Yurtta barış, dünyada barış." özdeyişini söylemek suç mudur? Bu suçluların tutuklanmasının ne kadar doğru olduğunu sormak istiyorum” diye konuştu.
“Ziyaretin gizlice yapılmasının nedeni nedir?”
Dışişleri Bakanı Davutoğlu`nun üç ay önce gizlice İsrail`e gittiğinin doğru olup olmadığını da soran Sarıbaş şu şekilde konuştu: “Yine bu konuda Dışişleri Bakanımız Davutoğlu`nun üç ay önce gizlice İsrail`e gittiği yönünde basınımızda çıkan haberler vardır. Acaba bu doğru mudur? Bu doğru ise bu ziyaretin gizlice yapılmasının nedeni nedir? Bugünkü özür dilemesi ve pazarlıkların buna bağlı olarak mı geliştiği ya da Türkiye Cumhuriyeti`nin, burada, bu özür dilemesinden dolayı neler vadettiğini basına, kamuoyuna açıklamaları gerekmez mi?”