“Yüksek faize müdahale edeceğiz”

Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı Hakan Vural, kent ve ülke ekonomisine ilişkin görüşlerini paylaşırken, konut sektörünün mevcut durumunu ve geleceğe dair beklentilerini de açıkladı. 30 Mart seçimlerinin ardından, ekonominin siyasetteki istikrar algısı nedeni ile duraklayan sektörün kıpırdamalar yaşadığını ifade ederek, Çanakkaleli müteahhitler olarak sektörün içinde bulunduğu sıkıntıya çeşitli projelerle müdahale edebileceklerini söyledi.

1011
 
 
Uluslararası piyasalardaki dalgalanma ve sıkıntı, 2013 yılındaki siyasi ve ekonomik gelişmeler ile 17 Aralık operasyonu ve daha birçok etkenin de etkisiyle sıkıntılı bir süreçten geçen konut sektörünü Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı Hakan Vural`a sorduk. Konut sektörünün Türkiye ve Çanakkale için önemli bir sektör olduğu, ülke ve kent ekonomisinin en önemli dinamiklerinden biri olduğunu ifade eden Vural, Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği`nin işbirliğinden yana bir dernek olduğunu söyledi. İnşaat sektörünün içinde bulunduğu sıkıntının Gezi Parkı ve 17 Aralık süreçlerinden etkilendiğini ancak, 2008 yılından itibaren yaşanan küresel krizin de bu durgunluk döneminde büyük etkisi olduğunu belirterek, “2008-2013 yılları arasında bazen dalgalanmalar olsa da çok iyi bir dönem, çok iyi bir sezon geçirdi. Çok uygun fiyatlarla, çok uygun ödeme koşulları ile konutlar üretildi ve sektör, kentlerin değişim ve dönüşümüne ciddi katkılarda bulundu” dedi.
“Konut talebi tabii ki ertelenmiyor, kaçmıyor, sadece bir süre askıda tutuluyor” diyen Vural, “17 Aralık süreci Mart sonunda tamamlandı ve ülkenin siyasi bir istikrarsızlık yaşamayacağı belli oldu. O günden bu yana da konut sektöründe ertelenmiş talepler, raftaki talepler tekrar aşağıya indi ve şuanda yine tüm sektördeki arkadaşlarımızın konutları, aranıp sorulmaya, satışları gerçekleşmeye başladı” ifadelerini kullandı. Çanakkale OLAY`ın sorularını cevaplandıran Vural, geleceğe dair umudunu ise Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan`ın seçimler sırasındaki sloganına da göndermede bulunarak “biz kendimizi de, yani şehirde iş yapan müteahhitlere de, kentimize de yani burada yerel yönetime de güveniyoruz” ifadeleri ile açıkladı.
 
 
İşte Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı Hakan Vural, hem ekonomiye hem de konut sektörüne dair görüş ve düşünceleri;
OLAY: Son genel kurulda Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği`nin yeni başkanı oldunuz. Önünüzdeki dönemi nasıl bir anlayış ile sürdüreceksiniz?
Hakan Vural: Biliyorsunuz Çanakkale`de konut, en önemli sektör. İlimiz kalkınmasını, sanayi hariç hizmet, turizm ve üniversite ile sağlamaktadır. Konut ise bu sektörlerin içinde, iyi bir görsellik yaratmak, yaşanabilir bir şehir yaratma noktasında çok önemlidir. Dolayısıyla geleceğin Çanakkale`sini hazırlarken, konut sektörüne, müteahhitlere ve Müteahhitler Birliği`ne çok fazla önem düşüyor. Müteahhitler Birliği Derneği`nde bu dönem için arkadaşlarım beni uygun gördüler. Bilindiği gibi Müteahhitler Birliği Derneği 6 yıllık bir kurumdur. İlk dört yılımız sayın Hayrettin Çetinkaya, ondan sonraki iki yılımızı sayın Erdal Akarsu ile geçirdik. Bu dönem inşallah benim ve ekip arkadaşlarımla beraber derneği olgunluk döneminde en iyi şekilde temsil edeceğiz. Çanakkale`yi yaşanabilir bir kent yapma konusunda yerel yönetim ve yerel aktörlerle işbirliği içinde ciddi bir biçimde çalışmak temel felsefemiz olacak.
 
 
OLAY: Konut sektörü 2013 yılı sonu ve 2014 yılı başı itibariyle ciddi bir sıkıntıya girdi. “Bir durağanlık dönemi” olarak da açıklanan bu süreci siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hakan Vural: Bu süreci değerlendireceksek, öncelikle 2008 yılına gitmemiz gerekiyor. 2008 yılında Amerika ile başlayan küresel kriz, emlak balonunun patlaması ile ortaya çıktı. Orada çok sayıda konut üretiminin, çok düşük faizlerle fonlanması, finansmanı, mortgage dediğimiz kavram bir anda çöktü. Bununla birlikte bir yapay imparatorluk sıkıntıya girdi. Bunun sonucunda piyasaları canlandırmak ve tekrar aktive edebilmek için genişlemeci tarım politikası uygulandı. Bu da dünyada, ülkemizde ve gelişmekte olan ülkelerde bol para, düşük faiz uygulamasını gündeme getirdi. Bununla birlikte inşaat sektörü 2008-2013 yılları arasında bazen dalgalanmalar olsa da çok iyi bir dönem, çok iyi bir sezon geçirdi. Çok uygun fiyatlarla, çok uygun ödeme koşulları ile konutlar üretildi ve sektör, kentlerin değişim ve dönüşümüne ciddi katkılarda bulundu. 2013 yılında öncelikle Gezi Parkı ile başlayan, ondan sonra da 17 Aralık süreci ile devam eden safhada ekonomide bir öngörüsüzlük, bir istikrarsızlık oldu. Bu da kişilerin tüketim taleplerinde gecikmeye yol açtı. Konut talebi tabii ki ertelenmiyor, kaçmıyor, sadece bir süre askıda tutuluyor. 17 Aralık süreci Mart sonunda tamamlandı ve ülkenin siyasi bir istikrarsızlık yaşamayacağı belli oldu. O günden bu yana da konut sektöründe ertelenmiş talepler, raftaki talepler tekrar aşağıya indi ve şuanda yine tüm sektördeki arkadaşlarımızın konutları, aranıp sorulmaya, satışları gerçekleşmeye başladı. Faizler de buna bağlı olarak düşük düzeyde de olsa, bir iniş sürecine girdi.
 
OLAY: Kent ekonomisinin en önemli dinamiklerinden biri olan konut sektörünün içinde bulunduğu bu sıkıntılı süreçte Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği olarak eylem planınız nedir? Bu süreci nasıl atlatmayı düşünüyorsunuz?
Hakan Vural: Önümüzdeki dönemde Çanakkaleli müteahhitler olarak biz de, faiz silahımızı çekip, gereken teşvikleri, bankalardan pazarlık yaparak alacağız ve geçmiş yıllardaki tüketicinin alıştığı faiz oranlarına yakın düzeyde kampanyalar geliştireceğiz. Bölgemize özgü bir kampanya olacak. Ne mutlu bize ki dinamik bir toplumuz, her on yılda bir geçirdiğimiz krizler halkımızı da reel sektör üreticilerini de tedbirli hale getirdi. Bu anlamda uygulayacak çok fazla kozumuz ve tecrübemiz var. Bunların hepsini vakti geldiğinde ortaya koyuyoruz.
 
OLAY: Konut sektörüne yön veren bir işadamı ve Çanakkale Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı olarak kentin kalkınmasını ve geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Hakan Vural: Amacımız 20 yıl içinde 300-350 binlik bir Çanakkale yaratmak, 50 yıl içinde de bir milyon nüfuslu bir Çanakkale yaratmak olmalıdır. Bu böyle olduğunda ve iyi bir kent planlaması ile birleştiğinde, ki burada yerel yönetimlerin önemi çok büyük, dünyada kendi akranları ile rekabet edebilen, yaşayanların mutlu olduğu, yaşayamayanların içinde ukde olduğu, arzu edilen bir kent haline geliriz. Gece kondusu olmayan, tüm kent altyapısı tamamlanmış bir kent haline geliriz diye düşünüyorum. Bu anlamda ülkemizde, kendi kategorisinde ilk 5 yıl içinde en başarılı şehir oluruz, ondan sonraki 5 yıl içinde de belki dünyada kendi kategorisindeki başarılı şehirler arasında yer alırız. Burada iki önemli ana faktör var; birisi planlamacı, yeniliğe açık, proaktif bir yerel yönetim, diğeri ise sermaye yapısı oluşmuş, vizyon sahibi, kendini her daim dinamik tutan bir inşaat sektörü, reel sektör. Bu ikisi bu şehri uçurur.
 
OLAY: 12 yıllık AKP iktidarı dönemini öncesi ve sonrası ile nasıl değerlendiriyorsunuz? Hem kent hem de sektör nasıl bir gelişim gösterdi?
Hakan Vural: 12 yıllık Ak Parti iktidarının ilk günlerini, ya da ondan önceki iktidarın son günlerini düşünüyorum; her şey flu idi. Kurların, maliyetlerin ne olacağı belirsizdi. Bu on iki yıllık dönemde her şeyden önce, gelen ya da gelmeyen yatırımları tartışmadan önce, ekonomik istikrar ve güven faktörüne dikkat çekmek isterim. Bu 12 yılda tüm iş dünyası, önünü daha rahat görebilir, buna göre pozisyon açabilir bir hale geldi ve rekabet gücünü artırdı. Şehrimizde ise karşıdaki şehitlikler düzenlendi. Orası kent kimliğimizin en önemli parçasıyken harap bir durumda idi. Şimdi iftihar ettiğimiz bir alan halinde ve çok sayıda ziyaretçi alıyor. Kentin bu tarafında ise Çanakkale Belediyesi, özellikle son 5 yılda çok başarılı ve iyi yatırımlar yaptı. Kentin imar alanlarının kısıtlı olduğu tezi belki doğrudur, ancak bununla ilgili önlemler alındı. En azından Karacaören bölgesinde 40 bin kişilik bir imar planlama çalışması oldu. Yine belediyenin Umurbey`den Erenköy`e kadar olan alanda belediye sınırlarını genişletme çalışması olduğunu biliyorum. Bunlar sektörün önünü açmaya, alt yapısı sağlam, planlı bir kent olma noktasında yeterli çalışmalardır. Bunların şimdiden düşünülmesi ileri zamanlarda plansız ve sistemsiz yapılan oluşmasını engeller. Reel sektör bu dönemde ne yaptı? Her şeyden önce kendimizi çok yeniledik. Kullanışlı, nitelikli, deprem dayanıklılığı olan ve görselliğinde de insanları mutlu eden, site tarzı yapılar yaratmaya çalıştık.
 
OLAY: Konut sektörünün ülkemizde krediler üzerine bir alış-veriş piyasasına sahip olduğu düşünüldüğünde, siz de bu durumda “zarar” algısı söz konusu mu?
Hakan Vural: Ülkemiz, 70 milyon nüfusu ile Avrupa`ya göre büyük, ama Asya ve Güney Pasifik`e göre çok küçük bir ülkedir. Bu anlamda kendimizi ne dev aynasında ne de olduğundan küçük bir noktada görmemeliyiz, doğru tespitler yapmalıyız. Ülkemiz eğer dünyada, başarılı olmak istiyorsa, G7-G8`in içinde olmak istiyorsa ki şuanda G16`dayız biliyorsunuz, mutlaka nüfusunun en az, 150 milyona ulaşması gerekiyor. Buradan şunu diyebilirsiniz; `şuanda bile işsizlik yüzde 10, yarın öbür gün bu insanlar nasıl iş bulacak?` Ancak bu, sığ bir kavramdır. Nüfusunuz ne kadar artarsa, üretiminiz de talebiniz de o kadar artar. Dolayısıyla kendi dinamikleriniz ile büyürsünüz. Hemen haritaya baktığımızda sağımızda gördüğümüz Hindistan, Çin, Endonezya, Vietnam gibi ülkeler nüfus bakımından çok gelişmiş ve büyük ülkelerdir, ama işsiz sayısı bizden daha az. Konuyu Çanakkale`ye getirdiğimizde; Çanakkale`nin bu 110-120 binlik nüfusu şehrimize göre az. Ekonomik aktiviteleri karşılamaktan uzak bir nüfusa sahibiz. Bu noktada gerek ülkemizin, gerek şehrimizin nüfusumuzun artacağı ortadadır, ki zaten artmaktadır da. Biz kent olarak normal nüfus artışının yanında, kent olarak dışarıdan nitelikli göç de alıyoruz. Bu noktada kentin büyüdüğünü de düşünürsek, gayrimenkulden zarar eden bir kimseyi, ben duymadım, görmedim, herhalde siz de duymamış ve görmemişsinizdir. Bugün bankadan aldığımız faiz enflasyonun çok az üstündedir, ya da altındadır. Altın ya da yabancı para dönemsel olarak güldürür, ama çoğu zaman yatırımcısını üzer. Yalnızca gayrimenkul her zaman para kazandırır. Bu açıdan bakıldığında hemşerilerimizin böyle bir talebi var ise, gerek fiyatlamanın gerekse zamanın şuanda uygun olduğunu düşünmekteyiz. Şöyle ki, Çanakkale`deki fiyatlar İstanbul`un dörtte biri veya 10`da biri arasındadır. Coğrafi olarak İstanbul`dan da güzel bir kentteyiz. Üniversitemiz büyüyor, şehirde konaklayan genç kardeşlerimizin sayısı artıyor. Gerek kira amaçlı, gerekse de rant amaçlı konut yatırımı yapanların her daim daha çok kazanacakları, hatta bundan sonra belki daha da çok kazanacakları bir döneme giriyoruz.
 
OLAY: Kent ciddi bir değişim içinde. Siz bu değişimleri nasıl görüyorsunuz?
Hakan Vural: Yapılmakta olan AVM`ler de hayata geçtiğinde yeni Kordon bölgesi planlanıp, kente yakışan bir siluet aldığında, eski Kordon ile yarışır hale geldiğinde bu kentin cazibesi daha da artacaktır. Ayrıca, konutun vadesi yoktur, mutluluk verecek ise alınır. Faizlerin görece yüksek olmasına da takılmamak gerekir. Çünkü Türkiye`de konut alan tüketici, Tüketici Yasası ile korunmaktadır. Siz bugün aldığınız görece yüksek faizli krediyi, faizler düştüğünde yenileme imkanına sahipsiniz. Önümüzdeki dönemde olası Çanakkale depremini de göz önüne alarak, bu ekonomik varsayımların önüne geçeceğini görürüz. Her şeyden önce, canımızdan değerli Bir şey yoktur. Dolayısıyla deprem güvenliği olan bir evde yaşamak, tüm tüketicinin temel ve doğal hakkıdır, bu anlamda da zaten bunun faiz ve parayla karşılığı yoktur.
 
OLAY: Son olarak Çanakkale`de konut almak, ya da bu sektörde yatırım yapmak isteyen vatandaşlara mesajınız nedir?
Hakan Vural: Son olarak Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Bey`in sloganını da kullanalım, biz kendimizi de, yani şehirde iş yapan müteahhitlere, kentimize de yani burada yerel yönetime de güvendiğimizi ifade edelim. Burası ülkenin batıya en dönük, en keyifli yüzüdür. Bu keyifli yüzde, keyifli insanlar, huzur ve mutluluk içinde, uzlaşı ve hoşgörü ile ahenkli yaşamlarını sürdürsünler. Biz de buna katkıda bulunabilirsek, ne mutlu bizlere.
 
OLAY: Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz...
Hakan Vural: Müteahhitler Birliği Derneği Başkanı olarak görüşlerime başvurduğunuz için ben teşekkür ederim...
Paylaş