“Suyumuzu zehirlemelerine izin veremeyiz”

Atikhisar Barajı`nı su havzası üzerinde bulunan ve işletmeye geçmesi halinde kentin sulumu ve içmede kullandığı su kaynağını zehirleyeceği ifade edilen altın madeni tepki topluyor. TÜKODER Şube Başkanı Ali Rıza Berkit, açıklamasında “Çadır kurarak nöbet tutma eylemi yaparız” diye uyardı.

658
Çanakkale`nin kent merkezine bağlı Serçiler ve Terziler Köyü arasında bulunan alanda, ÇED sürecini tamamlayarak altın arama faaliyetlerine başlamaya hazırlanan altın madeni kentten tepki görmeye devam ediyor. Çanakkale`nin içme ve kullanma suyunu karşılayan ve deyim yerindeyse alternatifsiz tek su kaynağı olan Atikhisar Barajı su havzası altın madeni tehlikesi ile karşı karşıya. Atikhisar Barajı`na yaklaşık 4 kilometre mesafede ve söz konusu barajın su havzası üzerinde bulunan altın madeni, tedirgin etmeye devam ediyor. Bilindiği gibi son olarak Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan açıklama yapmış ve bölgenin mücavir alan içine dahil edilmesi için çalışmalara başladıklarını ifade etmişti. Başkan Gökhan, konuyla ilgili olarak “O konuda biz, o yönden de girişimde bulunuyoruz. Girişimlerimizi sürdüreceğiz” demişti. Sivil toplum kuruluşları da dün açıklama yaparak kentin içme suyu üzerinde bulunan altın madenine izin verilmemesi gerektiğini bildirdiler.
 
“Gerekirse çadır kurup, nöbet tutarız”
Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Şube Başkanı Ali Rıza Berkit, Çanakkale Valisi Ahmet Çınar ve iktidar partisi milletvekillerine çağrıda bulunarak, “Çalışmaları durdurun” dedi. Berkit, “Ben sizin aracılığınızla hem sayın valimize hem de iktidar partisi milletvekillerine çağrıda bulunuyorum. Bu çalışmaların derhal durdurulması gerekmektedir. Biz TÜKODER olarak çalışmaların devam etmesi halinde gerekirse bölgeye gidip çadır kurur, nöbet tutma eylemi de yaparız. Bu da demokratik tepkilerimiz arasındadır. Burada söz konusu olan sadece suyumuz da değildir. İnsan sağlığıdır, hayvan sağlığıdır ve bitkilerin, yani bölgemizdeki tüm canlıların geleceğidir. Böyle bir şeye kesinlikle izin veremeyiz” dedi.
 
“Kim böyle birşeye izin verebilir?”
Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Yıldız ise “Çanakkale`nin suyuna, toprağına zarar verebilecek böyle bir şeye kim izin verir ki? Ben Salih Yıldız olarak insan sağlığına zararlıysa, yaşamı tehdit ediyorsa, gelecekteki kuşaklara zarar verecekse böyle birşeye onay vermem söz konusu değildir. Öyle sanıyorum ki benim gibi tüm Çanakkale halkı da böyle bir şeye rıza göstermez. Böyle bir şey akla ve mantığa uygun değildir” dedi.
 
“Altın uğruna yaşam kaynaklarımız yok edilemez”
Atükhisar Barajı yakınlarında yapılması planlanan maden arama çalışmalarına İHD olarak karşı olduklarını kaydeden İHD Başkanı Serpil Bayar; “Bütün Türkiye`de olduğu gibi Çanakkale`de de yapılan bu işlem doğru değil. Maden uğruna bütün su kaynaklarımızın yok edilmesini istemiyoruz. Bunlar tasvip etmediğimiz konular. İHD olarak, Atıkhisar Barajı yakınlarında düşünülen maden aramasına karşıyız. Su kaynaklarımıza dokunulmaması gerekiyor. Çünkü, burası Çanakkale`nin su içme kaynağıdır. Bölgedeki altın arama çalışmalarına karşıyız. Altın uğruna yaşam kaynaklarımız yok edilmeye çalışılıyor. Buna kitlesel tepki verilmesi lazım. Başka türlü bir sonuç alınamıyor. Bu konu çok önemli. Çünkü, Çanakkale`miz çok önemli bir şehir ve korunması gereken bir şehir” dedi.
 
“Ortalıkta bilgi kirliliği dolaşıyor”
ÇTB olarak insan sağlığına, çevreye ve tarıma zarar verecek bir çalışmanın kesinlikle karşısında olduklarını vurgulayan ÇTB Yönetim Kurulu Başkanı Kaya Üzen şu şekilde konuştu: “Maden aramaları kapsamında yapılan etüd çalışmalarında çevreye verdiği zararla ilgili ciddi anlamda bilgi kirliliği var. Bunlarla ilgili ciddi anlamda önlemler alındığını madencilerden duyuyorum. Ancak, daha objektif ve ön yargıdan uzak bir şekilde  bizlerin bilgilendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Eğer ki, insan sağlığına, çevreye ve tarıma zarar verecek bir çalışma ise kesinlikle bu tür çalışmaların karşısındayız. Ancak yapılacak olan çalışmayla ilgili gerekli önlemler alındı ise ve bununla ilgili de insan sağlığını ve çevreyi tehdit edecek bir sıkıntı yok ise bu tür araştırmaların yapılmasının bir sakıncası yok. Biz hep şunu da söylüyoruz. Tabi ki, Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı olarak tarafız bu konularda. Bu tür çalışmaların en ufak bir zarar getireceğini hissettiğimiz an kesinlikle desteklemiyoruz. Ancak, ciddi anlamda bir bilgi kirliliği dolaşıyor. Bu nedenle bilir kişiler tarafından daha objektif bir şekilde bilgilendirilmemizde fayda var.”
Paylaş