“Medya ve ifade özgürlüğü ağır baskı altında”

Basında Sansür’ün kaldırılışının yıldönümünün 104. yılı nedeniyle açıklama yapan Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, medya ve ifade özgürlüğünün ağır baskı altında olduğunu söyledi. Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay;” medyanın içinde bulunduğu baskı gerçeğini, şu ya da bu gerekçeyle görmeyen, görmek istemeyen kimi meslektaşlarımızı, basın ve ifade özgürlüğü mücadelesinin içinde ve yanında yer almaya davet ediyoruz” dedi.

418
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, Medya ve ifade özgürlüğünün ağır baskı altında olduğunu belirterek “bu gerçeği, şu ya da bu gerekçeyle görmeyen, görmek istemeyen kimi meslektaşlarımızı, basın ve ifade özgürlüğü mücadelesinin içinde ve yanında yer almaya davet ediyoruz” dedi. Aydınlarını, gazetecilerini cezaevlerinde tutarak düşünceyi, heykelleri yıktırarak, yayınları yasaklayarak kültür sanatı yok etmeye çalışan bir iktidarın Türkiye’yi geri, ilkel bir ortama mahkum ettiğini belirten Abakay yazılı açıklamasını şöyle sürdürdü:
 
”24 Temmuz ülkemizde basında sansüre ilk direnişin yıldönümü olarak anılır. O gün den bu yana aradan 104 yıl geçmiştir. O gün sansür memurları gazetelere sokulmamış, gazeteler sansürsüz yayınlanmaya başlamıştı. 104 yıl sonra bugün ise, siyasi iktidar, sansür bir yana, Medya sektörünün hemen tüm kalelerini zaptetmiş, önemli yöneticilerini çeşitli yollarla teslim almış, ülkede basın, düşünce ve ifade özgürlüğünü baskısı, denetimi altına almıştır.Bu faşizan uygulamalar ülkede ağır bir otosansür iklimi yaratmıştır. Başbakan gazeteler ve TV ekranlarından hizmetlerini anlatırken, Türkiye’yi nasıl kalkındırdıklarını, büyük yatırımlar yaptıklarını inandırmaya çalışırken, basın, düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda Türkiye’nin dünyada kaçıncı sırada olduğunu söylemiyor, bunu ısrarla saklıyor. ÇGD olarak, Başbakandan, bu gerçeği kendi ağzından açıklamasını talep ediyoruz. Türkiye’de halen 90 dan fazla gazeteci, yazar,yıllardır ,aylardır cezaevlerindedir.Bunların tümünün ortak özelliği iktidarla farklı görüşte olmalarıdır. Yeni anayasa hazırlıkları sürecinde AKP temsilcileri, Anayasa taslağına, baskıcı, sansürü içeren, özgürlükleri kısıtlayıcı yeni hükümler önermektedir. Bu önerilerle yeni anayasa adeta iktidarın iyi ilişkiler içinde olduğu El Beşir Anayasasına benzetilmek istenmektedir.Bu asla kabul edilemez. Sansürün kaldırılışının 104. Yılında Türkiye’deki Gazeteci ve yazarların bir ayağı cezaevlerinde, biri ayağı mahkemelerde, kafaları OTOSANSÜR kıskacındadır. Basına yönelik baskılar, doğal olarak halkın doğru bilgi ve haber alma hakkını ortadan kaldırıyor.
 
Cezaevlerindeki tüm gazeteciler serbest bırakılmalı, tutuksuz yargılanmalıdır
ÇGD, 24 Temmuz’un yıldönümünde, cezaevlerindeki tüm gazetecilerin, aydınların serbest bırakılmasını, tutuksuz yargılanmalarını, darbe dönemlerinin kalıntısı olan Terörle Mücadele Kanununun kaldırılmasını, yine Darbe dönemlerinde kullanılan, şimdi sadece adı değiştirilen Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasını, evrensel hukukun egemen olmasını talep etmektedir. ÇGD ayrıca, Gazete ve TV yönetimlerini, yazarları, başbakan’ın ve iktidar sözcülerinin öncülüğünü yaptığı komşumuz Suriye örneğinde olduğu gibi Savaş Kışkırtıcılığına araç olmamaya, barışı savunmaya davet eder. ÇGD Geçmişte olduğu gibi bugün de, mesleğimize, meslektaşlarımıza karşı uygulanan baskılara karşı mücadelesini, hem bu ortamı yaratan iktidar temsilcilerine hem de bu baskı sürecini olağan karşılayan kimi gazeteci ve yazarlara karşı ödünsüz sürdürecektir.”
Paylaş