“Kent yapılaşma baskısı altında kalacak”

Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, dün daire müdürleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında 24-25 Nisan törenlerine ve kent gündemindeki konulara değindi. Özellikle “2023 hedefleri” arasında yer alan Çanakkale Boğaz Köprüsü konusuna da değinen Çınar, “Bu köprü Avrupayı, Balkanları Ege`ye doğrudan bağlayan bir yol olacak. Dolayısıyla bu şehir büyük bir göç baskısı, yeniden yapılanma, yapılaşma baskısı altında kalacak” uyarısında bulundu.

1023
 
 
 
Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, dün düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Vali Yardımcıları, askeri ve sivil bürokratların katılımı ile düzenlediği basın toplantısına 24-25 Nisan törenleri ile başlayan Çınar, “24 Nisan önemli bir gün. 24 Nisan törenlerine şuana kadar 20`ye yakın devlet adamı katılacağını bildirmiş. Daha önümüzde zaman var ve bu sayı da artışlar olabilir. Başbakanlardan geleceğini bildirenler var, bir çok ülke bakan seviyesinde temsilci gönderiyor. Uluslararası kuruluşlar temsilciler gönderiyor. Bunlar İstanbul`dan uçakla şehrimize gelecekler. Buradan karşıya tören alanına geçecekler ve törenler bittikten sonra, gelen Anzak misafirler kendi törenlerine, bütün Türkiye`den gelecek gençler, arkadaşlarla Kocadere mevkisine alınacaklar. 25 Nisan sabahı da bu yürüyüş yapılacak. Farklı olarak 57`inci Alay geçiş töreni 24`ünde yapılıyordu. Bu yıl biraz zamanın sarkması nedeniyle 25`inde yapılacak. Bu konuda da çok yoğun hazırlıklarımız var. Hem Ankara merkezli hem ilimiz merkezli devam ediyor. Son rötuşlar hemen hemen yapılıyor. Bir sorun olmayacağını düşünüyoruz” dedi. Çınar, Yeni Zelanda gezisi ile ilgili olarak ise; “Yeni Zellanda`ya bir ziyaretimiz oldu. Yeni Zellanda Genel Valisi`nin davetlisi olarak gittik. Çok sıcak, olağanüstü bir seviyede karşılama yaptılar. Meclis Başkanıyla görüştük. 5-6 bakanla görüştük. Özel törenler yaptılar. Bizim bulunduğumuz günler Türk bayrağı göndere çektiler” şeklinde konuştu.
 
Piri Reis Müzesi
“Piri Reis Müzemizin çalışmaları devam ediyor” diyen Çınar, “14 Nisan`da burada Hormunic Müzesi açılışı yapacağız. Bu ressamımızın eserleri çok değerlidir. 40 civarı eserini bize bağışlıyor. Şehrimizin uluslararası bir özelliği var. Böyle bir müzenin varlığı da bu şehre turizm açısından katkı sağlayacaktır. Şehrimiz tarım ve hayvansal ürünler açısından Türkiye`de öncü şehirlerden bir tanesi. Bununla ilgili olarak Ezine bölgesinde, bir hazine arazisinde gıda ihtisası oluşturmak için bir çalışmamız var. Bütün bu zeytin, süt, et, sebze, meyve gıda ürünlerinin hepsinin kümelendiği, hem hijyen hem de kendisini sektör olarak geliştirecek büyük bir merkez oluşması açısından girişimlerimiz var. Geçen sanayi bakanımız buraya geldiğinde de rica ettim. Haberinin olduğunu, ilgileneceğini ifade etti. Biraz bürokratik sıkıntılar çekiyoruz. Çok yavaş gidiyor. Bütün girişimleri yapmamıza rağmen, merkezden yürüyor bu işler. Bir patinaj yaptırıyor bürokrasi” ifadelerini kullandı.
 
Boğaz Köprüsü
“2019-2020 yılında muhtemelen bu köprümüz bitmiş olacak” diyen Çınar, “Bunun üzerinde raylı sistemde olacak. 2023 hedefi konmuş ama, ayaklarının uzunluğu da 2023 metre olarak belirlenmiş köprünün. Bu köprü Avrupayı, Balkanları Ege`ye doğrudan bağlayan bir yol olacak. Dolayısıyla bu şehir büyük bir göç baskısı, yeniden yapılanma, yapılaşma baskısı altında kalacak. Bütün dünyada da bu böyle, sıkıntılı bir durum. Türkiye`de de daha belirgin bir durum. Böyle betonlar, apartmanlar, binalarla bu şehri öldürmemek gerekiyor. Burası dünyanın en güzel yerlerinden biri. İstanbul`un ikizi gibi coğrafyası olan bir yer. Bununla ilgili daha önce bilgi vermiştim. Bir takım kent plancılarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Benden başka da kimse dillendirmiyor gibi bir sıkıntı var. aklın yolu bir, Bu şehir bu kadar bakir, bu topraklar bu kadar kıymetli boş; geleceğin 50 yılına, dünyaya modern bir şehir çıkaralım. Bunu dillendiriyoruz ama kimse de bir heyecan görmüyorum, bir tuhaflık var. Ama işin peşini bırakmayacağız. Bunun bir şekilde ihalesine de çıkıp, bu planlamayı da vereceğiz. Velev ki mevcut sistem, düzen, bunu uygulamayalım dese bile, bunu yapacağız. O proje raflarda tozlu kalsın. Ama bir gün birinin aklına bir liman, bir marina, bir termal tesisi nereye kuralım dediklerinde, `bu adamlar ne demiş` diye o projeyi açtıklarında, o bile harcayacağımız paraya değecektir. Ya da üniversiteler bu şehir planına örnek bir plan deseler bile o da bir faydadır. Bu kadar güzel bir şehir, boş verilecek bir şehir değil, hepimizin sorumlulukları var” diyerek konuyla ilgili görüşlerini paylaştı.
Paylaş