“Kazdağları korunmalıdır”

Çanakkale`yi ilgilendiren önemli konuların görüşüldüğü 1. Kent Sempozyumu`nun sonuç bildirgesi yayınlandı. İki gün süren sempozyum boyunca 3 otumda toplam 17 adet bildiri sunuldu. “Nasıl bir Kent istiyorum” ana teması ile gerçekleştirilen sempozyumda, yaşam kaynağı olarak nitelendirilen Kazdağları`nın korunması gerektiği de vurgulandı.

663
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çanakkale İl Koordinasyon Kurulu tarafından düzenlenen “Çanakkale 1. Kent Sempozyumu” 3-4 Mayıs 2013 tarihlerinde Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Sempozyum, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve Vali Yardımcısı Cemal Yılmazer` in açılış konuşmaları ile başladı. Toplam iki gün süren Sempozyum boyunca toplam 3 otumda 17 adet bildiri sunuldu.“Nasıl bir Kent istiyorum” ana teması ile gerçekleştirilen sempozyumun ilk oturumunda, Çanakkale` de Kentleşme ve Doğal Çevre başlığı altında, Çanakkale kenti ve Çevresinin Jeolojisi ve Jeolojik Sorunları, Kentleşme Politikaları ve Nitelikli Kent Kavramı, Çanakkale` de Ulaşım ve Trafik, Çanakkale`nin Afet Planlaması, Çevre ve Halk Sağlığı, Çanakkale` de Kentsel Dönüşüm konularında 7 adet bildiri sunuldu. Çanakkale`de Enerji ve Yatırımları başlığı altında yapılan ikinci oturumda, Çanakkale` de Yenilenebilir Enerji, Çanakkale` de Enerji Yatırımları, Enerji Performansı, Haberleşme ve İletişim Güvenliği, İş Sağlığı ve Güveliği Yasası konularında 5 adet bildiri sunuldu. Çanakkale`nin Ekonomik ve Kültürel Değerleri başlıklı son oturumda ise Çanakkale` nin maden Potansiyeli, Tarım Potansiyeli, Hayvancılık Potansiyeli, Turizm Potansiyeli ve Kültürel Miras konularında 5 adet bildiri sunuldu. Sunulan bildirilerin “Çanakkale 1. Kent Sempozyumu Bildiriler Kitabı” nda yer alacak olup Sempozyumda dile getirilen görüş, tespit ve öneriler şu şekilde:
TMMOB kent yaşamını ilgilendiren imar, kültür ve turizm, çevre, kamu yönetimi ve yerel yönetim sistemini düzenleyen yasaların eksiklik ve yetersizliklerinden bahsederken insan sağlığı, doğal çevre, insan hakları- kentli hakları, katılım yaşanabilirlik gibi kavramlara referans vermektedir. Yerel yönetimler ekonomik ve toplumsal politikaların önemli bir uygulama alanını oluşturmaktadır. Siyaset ve sermaye kesimlerinin bu ilgisi, maalesef kent mekanına ve kentsel yaşama olumlu yönde yansımamaktadır. Kentlerde yaşayanlar eğitim, sağlık, barınma ve beslenme gibi temel haklardan yoksun bırakılırken, sosyal donatı ve teknik altyapı hizmetlerinin sağlanmasında kullanılması gereken hazine arazileri gibi kamusal varlıklarımız özelleştirmelerle birilerinin hizmetine sunulmaktadır. Bununla birlikte kentsel altyapı, ulaşım, eğitim, kültür, sağlık, çevre vb. Alanlarda temel kamu hizmetleri ticarileştirilmekte, kamusal kaynaklarımız bir avuç azınlığa aktarılmaktadır. Emekçilerin, yoksulların ve tüm ezilenlerin sosyal, ekonomik ve siyasal yaşamdan tümüyle dışlandığı yıkıcı bir ortamda yoksulluk ve açlık derinleşerek sürmektedir. TMMOB, kentlerimizde var olan sorunların aşılması, sağlıklı kentsel çevrelerin olşturulması ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi doğrultusunda, toplumun büyük bölümünü dışlayan, halkın katılım ve denetimine kapalı yerel yönetim biçiminin aşılmasını, kent halkının ve meslek örgütlerinin demokratik katılımı ve denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, öncelikli ve temel gerek olarak görmektedir. Çanakkale ili sosyal, kültürel, jeolojik ekolojik birçok zenginlik, çeşitlilik ve değişkenlikleri barındıran nadir bölgelerimizden birisidir. Bölge bereketli toprakları, sulak alanları, yer üstü ve yer altı zenginlikleri, uygun iklim koşullarından dolayı binlerce yıl boyunca insanlığın yerleşim alanı olarak kullanılmıştır. İl sınırlarında yer alan Kazdağı, doğal ve kültürel kaynak değerleri açısından oldukça zengin bir potansiyele sahiptir. Kazdağı yerüstü ve yer altı su rezervleriyle, sıcak ve soğuk su kaynaklarıyla, Biga Yarımadası`nın hayat kaynağıdır. Kazdağı, doğal bitki örtüsü olan ormanları, endemik türleri, gen kaynakları ve koruma alanları ile bölgenin yaşam kaynağıdır. Dünyamızın en önemli ekosistemlerinden birisidir. Kazdağı tarihsel, kültürel, ekolojik ve toplumsal mirasımızdır. Kazdağı ve yöresinde, Biga Yarımadası`nda yaklaşık iki milyon insanın içme suyunu sağlayan kaynakları, sulama göletleri, Karamenderes ve Kocabaş Çayının suladığı topraklar üzerinden tüm tarımsal ürünleri olumsuz etkileyecek olan, madencilik faaliyetleri ile ilgili olarak Uluslar arası altın şirketlerinin ve yerli ortaklarının yürütmekte olduğu çalışmalar bugün tehlikeli bir noktaya ulaşmıştır. TMMOB, Bölgede on yıldır sürdürülen maden arama faaliyetleri endişe ile ve yakından takip etmekte, Çanakkale ilinin ve Kazdağları bölgesinin eşsiz coğrafyası ve zenginliklerinin, gelecek nesillere bozulmadan aktarılabilmesini herkesin görevi olarak görmektedir. Çanakkale 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planının, Çanakkale` de ve kent dinamiklerinin katılım ve katkısı ile hazırlanması, planın sahiplenilmesi ve uygulanması açısından büyük bir önem arz etmektedir. Çevre düzeni planında, önemli derecede risk oluşturan kentin 1. derecede deprem bölgesinde olması, yeraltı sularının yoğunluğu ve kentin topoğrafik eğim özellikleri mutlaka dikkate alınmalıdır. Çanakkale` de planlı bir gelişme olmasına rağmen, kent içinde yeşil alanlar oldukça sınırlıdır. Kentsel yenileme ve dönüşüm projelerinde bu durum mutlaka dikkate alınmalı ve kent içinde yeşil alanlar arttırılmalıdır. Kent merkezinde yer alan iskele, kent içi trafik ve hava kirliliği açısından gelecekte de önemli bir sorun oluşturacaktır. Bu konuda ortak görüş oluşturmak üzere çalışma yapılmalıdır. Kentte, bisikletli ulaşım ve yayalaştırma bölgelerinin oluşturulması, toplu ulaşımda olabildiğince raylı sistemlerin planlanması, insan öncelikli bir ulaşım politikası ile aracı değil insanı ulaştıran sistemlere öncelik verilmesi yaşanabilir bir kent oluşturulmasında büyük önem taşımaktadır. Kentin doğal afetlere hazırlıklı olması için tüm kurum, kuruluş ve kişilere önemli görevler düşmektedir. Kent yatırımlarında çevre ve halk sağlığı birinci öncelikli olarak değerlendirilmelidir. Hava, Su ve Toprak kirliliği sürekli olarak izlenmeli, hava ve su kalitesi toplumla paylaşılmalıdır. Çanakkale` de kentsel dönüşüm, üst ölçekli planlarla uyumlu olmalı, kent kültürünü yansıtan projelere yer verilmeli, proje demokrasisi uygulanarak ilgili tüm çevrelerin ve halkın katımı mutlaka sağlanmalıdır. Çanakkale, yenilenebilir enerji kaynakları anlamında çok önemli güneş ve rüzgar enerjisi potansiyeline sahiptir. İthal kaynaklara dayalı enerji üretimi yerine, kent ve ülke çıkarları doğrultusunda yerli ve yenilenebilir enerji potansiyeller değerlendirmelidir. Çok çeşitli tarımsal marka ve ürünlere sahip olan Çanakkale, tarım konusunda da önemli potansiyel ve avantajlara sahiptir. Bölgede tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi, tarımsal alanların korunması, tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi Çanakkale ekonomisinin geliştirilmesi açısından da büyük bir önem taşımaktadır. Tarihi ve kültürel zenginlikleri ile büyük bir turizm potansiyeline sahip olan Çanakkale` nin, mevcut hali ile yetinilmemeli, turizme daha çok önem verilmelidir. Çanakkale’de kara, hava ve deniz ulaşımı, hem turizm açısından hem de tarımsal ürünlerin taşınması açısından geliştirilmeli ve deniz taşımacılığından daha çok yararlanılmalıdır. Çanakkale kent kimliği, “Tarım, Turizm ve Üniversite kenti “ olarak mutlaka değerlendirilmeli ve kentin gelecek planlamaları bu yönde yapılmalıdır.”
Paylaş