Belediye Sosyal Tesisleri önünde toplanan HDK üyeleri, Ortasu Köyü kırsalında 36 köylünün üzerine bombalar yağdıran AKP hükümetini protesto etti.
HDK adına açıklama yapan Hasan Türkoğlu, 28 Aralık Çarşamba günü saat 21:30 sularında Türkiye tarihinin alışık olduğu katliamlara bir yenisinin daha eklendiğini belirterek; “Şırnak`ın Uiudere İlçesi`ne bağlı Ortasu Köyü kırsalında geçimlerini sağlamak için sınırdan mazot geçiren 36 köylünün üzerine devlet tarafından bombalar yağdırıldı. Çoğu çocuk yaşta olan 35 kişi hayatını kaybetti 1 kişide yaralı olarak yoğun bakımda. Genelkurmay Başkanlığı bu katliamı üstlenerek hata, yanlışlık ve kaza gibi insan hayatını dalgaya alırcasına açıklamalarda bulundu. Bu olay gerçekten Hüseyin Çelik`in söylediği gibi bir "operasyon kazası" mı yoksa yıllardır süren bir "operasyon alışkanlığı" ile mi ilgili. Evet bu ülke bu tür katliamlara alışık. Daha geçen hafta su tesisatı yapan iki kişi ellerindeki borular silah sanıldığı için tarandı, biri öldü. Pkk`li sanılarak çobanlar, kekik toplayan köylüler öldürüldü. Havza`da 500 kurşun ile öldürülen 16 yaşındaki Gökhan`ı da mı unuttunuz? Hani pkk`li zannedilerek tavdan... Şimdi de 35 sivil öldürüldü. Buna da kılıf uydurdunuz, vicdanları rahatlattınız hemen. "Kaçakçı" dediniz. Köylüydü, çocuktu, çobandı, kaçakçıydı... Ne zamana, kime kadar sürecek bu göz yummalar, bu meşru gösterme çabaları. Bombalar tepene düşene, silah kafana dayanana kadar mı? ... Kaçakçılıkla mücadele kanunu var, ceza kanunu var, bunların hangisinde kaçakçılık yapan bombalanır yazıyor? Yok bunlara ihtiyacımız, yasalar falan umurumuzda değil, biz kendi başımıza veririz kararı mı diyorsunuz?” dedi.
Sorumluları istifaya davet etti
Açıklamanın devamında katliamın sorumlularını istifaya davet eden Türkoğlu şu şekilde konuştu: “35 sivil öldü hiç kimse ayağa kalkmadı. Ne hükümet, ne muhalefet, ne medya... Katliamın gerçekleştiği saatten sonra ne bir ulusal medya organı ne de devletin resmi ağızlarından herhangi bir açıklama yapılmadı. Adeta habersizlermiş gibi sanki orada hiçbir şey olmamış gibi davrandılar gizlediler. Aynı katliam Suriye`de olsaydı Recep Tayyip Erdoğan demokrasi dersleri verecekti tüm dünyaya. Bir başbakan eğer bu tavrı kendi ülkesinde gerçekleşen bir katliam için göstermiyorsa bu başbakana söylenecek tek bir söz vardır: SEN İKİ YÜZLÜSÜN. Başbakanı İçişleri Bakanını Genelkurmay Başkanı`nı ve bu katliamın diğer sorumlularını istifaya çağırıyoruz. Bizler birkez daha söylüyoruz bu ülkenin kanayan yarası olan Kürt sorununu savaşlarla operasyonlarla katliamlar çözemezsiniz. Sorunun demokratik ve barışçıl yollarla çözümü için yine haykırıyoruz. Barış için hiç vakit kaybetmeden somut adımlar atılmalıdır. Operasyonların durdurulması, kimsenin ölmemesi, daha fazla kan ve gözyaşı dökülmemesi ve barış ortamının tesis edilmesi için herkesi üzerine düşen görevi yapmaya davet ediyoruz. Bu ülkede yapılan bu katliamlar artık görmezlikten gelinmesin sorumluları bulunsun yargılansın eğer onları yargılayacak yüreğiniz, cesaretiniz ve mahkemeleriniz varsa tabi.” Öte yandan HDK üyeleri basın açıklamasının ardından Türkiye’de son gelişmeler ve örgütsel çalışmaları değerlendirmek için bir toplantı yaptı.
“Sen de bir ses çıkar”
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 7 Ocak tarihinde başlayacak yeni bir siyasi kampanyaya hazırlanıyor. Kampanya konusunda yapılan yazılı açıklamada kampanya amaçları için " ‘Sen de Bir Ses Çıkar’ kampanyası, bir yandan hükümetin ve devletin mevcut politikalarından rahatsız olan herkesin en yakıcı ve en güncel taleplerini dile getirdikleri, başta adaletsizlik ve eşitsizlik olmak üzere, her türlü zulüm ve haksızlığa karşı seslerini yükselttikleri bir platform olacağı gibi; diğer yandan da onyıllar boyunca sesi sürekli bastırılmış, susturulmuş, yok sayılmış halkların, inançların, kültürlerin, yaşam tarzlarının kendilerini ifade edebildiği, kendi sesleri ve dilleriyle konuşabildiği bir mevzi olacaktır” değerlendirmesi yapıldı. Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: “Adalet için, özgürlük için, barış için, emek için, eşitlik için ‘sen de bir ses çıkar’.
İnsan hakları için, hayvan hakları için, çocuk hakları için, engelli hakları için ‘sen de bir ses çıkar’. Sağlık için, eğitim için, ekolojik yaşam için, demokratik toplum için, özgür birey için, sanat için, hayat için ‘sen de bir ses çıkar’.
İnanç ve vicdan özgürlüğü için, düşünce özgürlüğü için, basın yayın özgürlüğü için ‘sen de bir ses çıkar’.
Savaşa karşı, militarizme karşı, yalana karşı, sansüre karşı, ayrımcılığa karşı,diktatörlüğe karşı, tecavüze karşı, işkenceye karşı ‘sen de bir ses çıkar’. Kadınca, çocukça, insanca ‘sen de bir ses çıkar’.
Türkçe, Kürtçe, Arapça, Lazca, Gürcüce, Ermenice, Süryanice, Romence, İbranice, Rumca ‘sen de bir ses çıkar’.
Islıkla, şarkıyla, ağıtla, sözcükle, enstrümanla, alkışla,düdükle, sloganla, tencereyle ‘sen de bir ses çıkar’.
Grev yap, miting yap,yürüyüş yap, beste yap, film yap, forum yap, boykot et, ‘sen de bir ses çıkar’