“İşçi ve emekçiler, üretimden gelen gücünü kullanmalı”

Emek Partisi İl Başkanı Kenan Erkul, İstanbul`da gerçekleşen işçi katliamının sorumlusunun Çalışma Bakanlığı ve hükümet olduğunu ifade ederek, "Çalışma hayatının köleleştirilmesiyle, azgın kâr hesaplarıyla ve bunu besleyen, formal düzenlemesini yapan siyasetiyle sistematik olarak süren bu ölümlerin zeminini hazırlamaktadırlar" dedi.

584
 
 
Mecidiyeköy`de yıkılan Ali Sami Yen Stadı`nın yerine yapılan rezidans inşaatındaki asansörün yere çakılması sonucunda yaşanan işçi katliamı nedeni ile açıklamada bulunan Emek Partisi İl Başkanı Kenan Erkul, AKP iktidarını sert bir dille eleştirdi. "Önceki akşam Torunlar inşaat şirketine ait inşaatta asansörün yere çakılmasıyla on işçi kardeşimiz yaşamını yitirdi" diyen Erkul, "Aylardır, yıllardır söylenen sözlerin, yapılan uyarıların bir hükmü kalmamıştır. Çalışma hayatının yakın geçmişinde hafızalara yerleşen Davutpaşa, Esenyurt, Zonguldak, Kütahya, Maraş maden-taş ocakları, Ostim, İvedik, Samsun-Tekkeköy ve Soma katliamlarında söylenecek her şey söylenmişti. Çalışma hayatının köleleştirilmesiyle, azgın kâr hesaplarıyla ve bunu besleyen, formal düzenlemesini yapan siyasetiyle sistematik olarak süren bu ölümlerin zeminini hazırlamaktadırlar. Dolayısı ile bu ölümlerden inşaat şirketi, inşaat izni veren belediyeler, denetleyecek makam, kurumlar, Çalışma Bakanlığı ve Hükümet sorumludur. İş cinayetinin bugünkü faillerinden Torunlar şirketinin gelişimi, hükümet ilişkileri, denetleme şirketlerinin ilişkileri ki, SOMA AŞ’de aynı şirket tarafından denetleniyor, iş cinayetinin sebeplerini açıkça göstermektedir. Her iş cinayetinden sonra hukuk alanında yaşanan ise ayrı bir katliamdır. İş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçiler, mahkeme kararlarıyla katledilen adaletle yeniden yeniden öldürülmektedir. Mevcut hükümet, programında işgücü verimliliğine dayanan kalkınmada ve büyümede ısrar edeceklerini beyan etti ve güvenoyu aldı. Bu demektir ki, işçi ölümleri devam edecek, açlık sınırında ücret uygulamaları devam edecek, 14-16 saat çalışma devam edecek, taşeron uygulamaları, esneklik ve örgütsüz çalışma devam edecek. Bu durumun değişmesi bu gözü doymaz, barbar, insanlığı tüketen kapitalistlerin ve onların siyasetlerinin vicdanına bırakılamaz. İşçi sağlığı ve güvenliği, iş cinayetlerine karşı önlemlerin alınması çok daha güçlü ve birleşik mücadeleyi zorunlu kılmaktadır. Bugün tüm işçi sınıfı ve emek güçleri, yaşamını yitiren on işçi kardeşimize karşı görevlerini yerine getirmek ve işçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınması için tüm gücünü ortaya koymak zorundadır. Emek Partisi olarak, tüm emek ve demokrasi güçlerini, sınıfın sendikalarını, onların namuslu yöneticilerini, temsilcileri, komiteleri, kurultay birliklerini, sendikalı, sendikasız demeden, işçi memur demeden, iş cinayetlerine karşı üretimden gelen gücünü kullanmaya ve ortak mücadeleye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
Paylaş