“Çanakkale halkı barış istiyor”

Halkevleri, Türkiye Komünist Partisi (TKP), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Disk Genel-İş Sendikası, Çanakkale Çevre Platformu, Türk Tabipleri Birliği (TTB), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emekçi Kadın Platformu, Öğrenci Kolektifleri ve Erenköy Belediye Başkanı Alaattin Özkurnaz tarafından ortaklaşa yapılan çağrıda, Çanakkale halkının barış istediği vurgulandı.

 

Savaş istemeyenlerin yargılandığına dikkat çekilen çağrıda şu ifadelere yer verildi; “Emperyalizmin bölgeye yönelik sömürü politikaları çerçevesinde Suriye ile çıkarmaya çalıştığı savaşın taşeronu AKP hükümeti, 4 Ekim 2012 günü meclisten savaş tezkeresini geçirdi. Emperyalizme, savaşa karşı olanlar ve halkların kardeşliğini savunanlar o gün Türkiye’nin her tarafında sokağa çıkıp `Savaşa Hayır` dediler. Çanakkale’de savaş istemiyoruz diyen halka polis; suyla, gazla ve copla saldırdı. Bir kişinin omuzunu kırdı. Bir kişinin kulak zarını patlattı. Bir kişinin burnunu kırdı. AKP şimdi de `Savaş İstemeyenleri Yargılıyor.` Bizler; Emperyalizme, onun politikalarına ve onun taşeron hükümetine karşı olanlar. Bizler; Halkların kardeşliğini savunanlar. Barıştan ve emekten yana olanlar. Bizler; Emperyalizmin savaşına taraf olmayanlar. Savaş karşıtlığı yargılanamaz! diyoruz. AKP’nin savaş politikalarına karşı, hukuksuzluğuna karşı, barıştan yana ısrarımızı göstermek için 26 Mart Salı günü saat 09:00’dan dava bitimine kadar Çanakkale Adliyesi önüne tüm halkımızı davet ediyoruz.”

 

“İnsan olmak yargılanamaz!”

Türkiye Komünist Partisi (TKP) Çanakkale İl Örgütü, 26 Mart duruşmasıyla ilgili basın açıklaması yaptı. Savaşa karşı olan insanların yargılanmasına tepki gösteren TKP Çanakkale İl Örgütü yetkilileri; “Suriye’de emperyalist savaşa karşı çıkmak ve AKP’ye boyun eğmemek insan olmaktır! İnsan olmak yargılanamaz! “4 Ekim’de “Suriye’de emperyalist savaşa hayır” diyenler, AKP il binası önünde basın açıklaması yapmak istemiş, karşılarında AKP’nin polisini bulmuştu. Barış isteyenlere biber gazlarıyla, tazyikli sularla vahşice saldırıldı. Bu saldırı sonucunda onlarca insanımız, çeşitli yerlerinden yaralandı. Saldırıya uğradık ve şimdi kanunsuzluk iddiasıyla yargılanıyoruz. “Siyasi partilerin önceden izin almadan açıklama yapma hakkı vardır, bu ne zaman kanunsuzluk oldu!” demeyin, AKP Türkiye’sinde hakkını arayana, ayağa kalkana reva görülen, biber gazı, polis copudur! Türkiye, Meclis’te savaş kararı alınmaksızın fiilen Suriye’yle savaş halinde olacak, uluslararası hukuk bu uğurda hiçe sayılacak, hükümetler tehdit edilecek, Suriye’de eli kanlı örgütlerden yardım esirgenmeyecek, Amerikan uşaklığı uğruna memleketimizin başına türlü çoraplar örülecek. Ve tüm bunlar suç olmayacak; bunlara karşı çıkmak “kanunsuzluk” olacak, öyle mi? Kimi kandırıyorsunuz siz? Biz bu yalanlara tokuz. Savaş karşıtı 49 insanı yargılayan zihniyet, yeni Anayasa’yla emperyalizme uşaklığı doğal hale getirmek istiyor. Savaşa karşı çıkanları yargılayan gerici AKP zihniyetinin yapacağı yeni Anayasa’ya Türkiye sığmaz. Basın açıklaması yapmak haktır. Suriye’de emperyalist savaşa karşı çıkmak insanlık onurudur. Hak olanın ve insanlığın yargılanmasına sessiz kalmayacağız. Çağrımızdır: Söz konusu davada yargılanan 49 arkadaşımızın yanında olmak için 26 Mart Salı saat 9.00`da Çanakkale Adliyesi önünde buluşalım. Geniş katılımlı olacak bu desteğe omuz verelim. İşçisinden işsizine, emeklisinden öğrencisine; Çanakkale’nin 49 evladına sahip çıkmak, memlekete sahip çıkmaktır. Savaşa karşı olmak yargılanamaz! Tayyip’in değil, halkın sözü geçer! Ne Çanakkale, ne de Türkiye AKP’nin Anayasası’na sığmaz!” dediler.