“Bu işin sonu başkanlık sistemine gidiyor”

 

 

Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, CHP Merkez İlçe Başkanı Nejat Önder ve merkez ilçe yöneticileri ile Avukat Muharrem Erkek`in de katıldığı seçim turlarını sürdürüyor. Başkan Gökhan, dün de Çağdaş Gazeteciler Derneği`ni ziyaret etti. Çağdaş Gazeteciler Derneği Çanakkale Şube Başkanı Cemal Akdağ`ın da katıldığı ziyarette Başkan Gökhan, cumhurbaşkanı adaylarından Ekmeleddin İhsanoğlu`nu desteklediklerini ifade ederek, bunun nedenleri ile ilgili bilgiler verdi. “Bu bir cumhurbaşkanlığı seçimidir. Biz parlamenter bir rejimle yönetiliyoruz ve Atatürk`ten bu yana kadar da tam 11 cumhurbaşkanı tarafından yönetilmişiz” diyen Başkan Gökhan, “Halkın oyları ile oluşmuş bir meclis içinden milletvekillerinin seçtiği cumhurbaşkanları ile yönetildik. Zaten parlamenter sistemlerde de bu böyle olur, cumhurbaşkanını milletvekilleri seçer. Sadece başkanlık sisteminde başkanlar halk oyuyla seçilir ve onlar da partinin gösterdiği adaylardır, partili adaylardır. Bizde ise parlamentonun içinde seçilir. Ancak bu seçimlerde bir garabet durumu oldu. Parlamenter sistemle yönetilmemize rağmen, cumhurbaşkanını seçim ile seçiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

 

Adalet bunun neresinde?

“Simdi niye böyle oldu?” diyen Başkan Gökhan, “Bugüne kadar olmadı da bugün neden böyle bir durum oluştu? Biliyorsunuz anayasa hazırlanması ile ilgili komisyon bir yerde tıkandı. Tıkanma noktası rejim ile ilgili görüşlerdir. AKP başkanlık sistemine geçmek istedi, CHP ve diğer partiler `hayır` dedi, dolayısıyla görüşmeler de tıkandı. Peki ne oldu? Bir yasa ile `cumhurbaşkanı halkın oyları ile seçilir` diye belirlendi. Seçimden sonra Recep Tayyip Erdoğan bey seçilirse, halkın oyları ile seçildiğini ifade ederek, `bu gömlek bana dar geliyor, ben daha fazla şeyler yapmak istiyorum` diyerek başkanlık sistemini tekrar gündeme getirecek. Biz de diyoruz ki, dolambaçlı yol ile de olsa, doğrudan da olsa başkanlık sistemi bu ülkenin şartlarına uygun değil. Biz kimseyi farklılaştırmayan, dışlamayan herkesin iradesinin yansıdığı bir parlamenter sistemi savunuyoruz. Şu anda bildiğiniz gibi hem başbakan, hem parti genel başkanı hem devletin tüm kurumlarına hakim bir şekilde Cumhurbaşkanlığı seçimine katılan Erdoğan ile başkanlık sistemine gidiyoruz. Böyle garip bir durumdayız. Bir taraf böyle bir taraf da sadece bağışlarla seçimi götürmeye çalışan iki tane aday var. Böyle garip ve adaletten uzak bir seçim süreci içindeyiz” şeklinde konuştu.

 

“Bizim desteklediğimiz aday kimdir?” diyen Gökhan, “Bugüne kadar siyasi görüşünü ortaya çıkarmamış, sadece bilimsel anlamda çalışmalar yapmış, İslam Konferansı örgütünün seçilmiş genel sekreteri kimliği ile tanıdığımız sayın Ekmeleddin İhsanoğlu`dur. Filistin`de biliyorsunuz barış ödülü aldığını biliyoruz, bunun dışında uluslararası ilişkilerde etkin olmuş, tanınan bir isim. Yine basında ve kamuoyunda yanlış bilgiler ile tartışmalar yapıla geliyor. Örneğin sayın İhsanoğlu için `İslambilimci` deniyor. Hayır böyle değil. O kimya üzerine doktora yapmış, bilim ve felsefe üzerine, İslam Bilimleri üzerine çalışmalar yapmış bir kişi. İslamiyet üzerine değil, İslam Bilimleri üzerine çalışmalar yapan bir isim. Bu noktada kimseyi rahatsız eden bir durumu da yok. Özellikle bizim kırmızı çizgilerimiz olan cumhuriyet, laiklik, Atatürkçülük ve bağımsızlık gibi değerlerimize ters bir aday değil. Sayın İhsanoğlu`nin kitaplarına bilimsel eserlerine bakarsak bu durumu açıkça görebiliriz. Biliyorsunuz bir devlet nişanı var. Bunu öneren rahmetli Bülent Ecevit, ödülü veren de sayın Ahmet Necdet Sezer. Şimdi bu iki kişinin bu kadar önem verdiği, devlet nişanına uygun gördüğü bir isim üzerinde de, özellikle de yanlış bilgilerle karalamaya varan tartışmaların yapılması doğru değil. Onun için biz adaletli. Sevecen, kucaklayıcı, barıştırıcı, ülkenin uluslararası alandaki saygınlığını yeniden kazandıracak bir kişilik olarak gördüğümüz sayın İhsanoğlu`nu destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

 

“Cumhurbaşkanı seçtiğimizi unutmayalım”

Parti içindeki tepkiler ile ilgili soru üzerine ise Başkan Gökhan, seçimin partinin bir seçimi olmadığını bir cumhurbaşkanlığı seçimi olduğunu hatırlatarak, “Bence bu tartışmalar yanlıştır. Sonuç itibariyle sayın İhsanoğlu bizi irite eden, korkutan bir kimlik değil. Biz bir cumhurbaşkanı seçiyoruz. Eğer bir başkanlık sistemi olsaydı ben de kabul etmezdim belki. Zaten önerdiği aday olması başka bir şey adayı olması başka bir şey. Burada 9 parti var. Burada durum farklı. Partilerin dışında bir durumdur bu. Düşüncelerinden, görüşlerinden bazılarına katılmaya biliriz. Biz daha farklı düşünebiliriz. Zaten İhsanoğlu bizim partili değil. Tekrar ediyorum Cumhurbaşkanı seçeceğiz bu tür tartışmalarla enerjimizi harcamamamız lazım” dedi.