“Bu iftar yemeği değil, AKP’nin şov yemeğidir...”

AK Parti İstanbul ve Çanakkale İl Başkanlıkları öncülüğünde Valilik izniyle Kordonboyu’nda yapılan iftar organizasyonu ile ilgili yaşananlar Cumhuriyet Halk Partisi İl binasında gün yüzüne çıktı. Açıklamada, AKP iftarının şov olduğu ifade edildi.

800
CHP Çanakkale Milletvekilleri Serdar Soydan ile Ali Sarıbaş, CHP İl Başkanı Hamza Karagöz, CHP Merkez İlçe Başkanı Nejat Önder ve çok sayıda partilinin katılımıyla düzenlenen basın açıklamasında konuşan Başkan Gökhan; “Bu iftar yemeği değil, AKP’nin şov yemeği,dini istismar yemeğidir” dedi.
 
Toplantı sonunda söz alan Serdar Soydan ise; “Allah bizi kaynağı belli olmayan paralarla verilen iftar yemeklerinden uzak tutsun” sözleri ile dua yaptırdı. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan şova dönüşen AKP iftar yemeği ile ilgili olarak AKP’li yöneticilerin Çanakkale Belediyesi hakkındaki iddialarında hiçbir dayanağı olmadığını tamamen teşhir olmuş ruh halinin getirdiği son çırpınışlar olduğunu ifade ederek yaşanan süreç ile ilgili şunları kaydetti: “Burada Çanakkale Belediyesinin izin vermediği bir alanda bu kentin partisinin dışında yani İstanbul’dan gelerek onların finanse ettiği bir organizatörün yaptığı bir eylem içerisindeki bütün temizliği onlar yapmak zorunda. Ben müsaade ettiğim yerlerde gerekli temizliği yaptım düzeni sağladım. Benim iznim olmadığı yerde ve uygun bulmadığımız yerde yapacağınız etkinliklerin gereğini siz yapacaksınız. Sonunda bütün yaptıkları bu anlamsız tepkinin ne kadar haksız olduğu ortaya çıktı.”
 
 
AKP Çanakkale İl Yönetiminin “İstanbul komşuları ile güzel” projesi kapsamında AKP İstanbul İl Başkanlığının destekleri ile Kordonboyu’nda düzenlediği iftar ile ilgili Cumhuriyet Halk Partisi il binasında Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, İl Başkanı Hamza Karagöz, Çanakkale Milletvekilleri Serdar Soydan, Ali Sarıbaş, Merkez İlçe Başkanı Nejat Önder ve çok sayıda partilinin katılımıyla basın açıklaması yapıldı. Başkan Gökhan; “Bu iftar yemeği değil, AKP’nin şov yemeği, dini istismar yemeğidir” dedi. Toplantı sonunda söz alan Serdar Soydan da; “Allah bizi kaynağı belli olmayan paralarla verilen iftar yemeklerinden uzak tutsun” sözleri ile dua yaptırdı.
 
“Siyasi şova dönük iftarlar yapılıyor”
Toplantının açılış konuşmasını yapan CHP İl Başkanı Hamza Karagöz; “Dini duyguları sömürmeden istismar etmeden Cumhuriyet Halk Partisi her dönemde olduğu gibi bu dönemde de yine yoksul halkın yanında gerek evinde gerek mahallesinde gerekse ufak çaplı verilen iftarlarla basına yansıtmadan istismar etmeden dinimizin buyurduğu şekilde sağ elin verdiğini sol el görmeden gerekli çalışmalarımızı yapıyoruz” dedi. Son dönemde yaşananlara değinen Karagöz şunları söyledi; “Ancak son dönemlerde özellikle ben yoksulluğu yok edeceğim yasakları, yolsuzlukları bu ülkede bitireceğim diyerek iktidara gelen AKP’nin on yıllık iktidarında neler yaptığını neler sergilediğini hep birlikte izliyoruz. Yoksulluğu yok etmek sadaka dağıtmaktan geçmez. Yoksulluğu yok edeceksek diğer uygar çağdaş ülkelerde uygulanan özellikle partimizin de seçimlerde savunduğu aile sigortasını hayata geçirmekle olur. Ancak çağdaş, özgür bireyi kimseye ihtiyacı olmayan devletin verdiği imkanlarla yaşayan özgür bireyler yetiştirdiğimiz zaman çağdaş toplum olma yolunda yolumuza devam ederiz.
 
Son dönemde özellikle ramazanın başlangıcı ile birlikte sanki Çanakkale’de AKP il başkanlığı yok İstanbul İl Başkanlığının girişimleri sonucu özellikle AKP’nin Türkiye genelinde uyguladığı CHP belediyeleri üzerindeki sindirme politikalarına bir yenisi daha eklendi. Bu da kural tanımadan hukuk tanımadan belediyelerimiz üzerinde baskı oluşturarak iftar programları adı altında tamamen siyasi şova dönük iftarlar gerçekleştirdiler. Bunu halkımızın takdirine bırakıyoruz. Ne İslam dininde böyle bir şey var, ne de Cumhuriyet kurulduğundan beri ben böyle bir şey görmedim. Gören varsa bize anlatsın. Siyasi partilerin siyasi şova dönük iftar yemekleri verdiği görülmemiştir. Buna karşı önümüzdeki dönemde de şimdide hiçbir provokasyona gelmeden hukuk kuralları içerisinde gerekli tetkiklerimizi dile getireceğiz. İstanbul İl Başkanlığı tarafından kaynağı belirsiz bizde siyasi partiyiz siyasi partilerin böyle bir kaynağı fonu yok. Bunların nereden geldiği konusunda halkımıza bir açıklama yapılırsa memnun oluruz. Örgüt olarak her zaman bütün belediye başkanlarımızın yanında olduk olmaya devam edeceğiz.”
 
 
 
 
“İftarlar şov yeri değildir”
Ramazan ayının başlaması ile birlikte iftar için kendilerine başvuru yapıldığını ifade eden Başkan Ülgür Gökhan süreçle ilgili şu bilgileri verdi; “Sürecin tamamında il örgütünün milletvekillerimizin ilçe örgütünün haberi var. Bu süreci Çanakkale de sıkıntı yaratmamak adına sağduyulu bir şekilde değerlendirdik. 16 Temmuzda AKP Merkez İlçe Başkanlığının dilekçesi ile süreç başladı. Gerekli izin dilekçesini belediyeye verdiler. 24 Temmuz Salı Barbaros Mahallesi, 25 Temmuz Çarşamba eski salı pazarı mevkii, 27 Temmuz Cuma Cumhuriyet meydanında iftar için izin verilmesi ile ilgili bize dilekçe verildi. 20 Temmuzda yanıt verdik. Burada Cumhuriyet meydanının yasalar gereği uygun olmadığını belirtirken, Pazar Pazarı ve Salı Pazarı için de muhtarlarla görüşülerek, yol kapaması içinde Emniyet müdürlüğü ile görüşerek izin alınmak kaydıyla uygun görüldüğünü belirttik. İlk iki tarihte AKP İstanbul il örgütü katılımı ile iftar programlarını yaptılar. Biz de iftar sonrası gerekli temizliği yaptık düzeni sağladık.
 
27 Temmuz günü iftar günü saat 15.02`de vilayetten vali yardımcısı imzalı yazı geldi. Burada Kordonboyu için valiliğin uygun bulduğu belirtiliyor ve bizden gerekli tedbirleri almamız isteniyor. Bizim izin vermediğimiz, Cumhuriyet Meydanı’nda yapmıyorlar ama bize hiçbir başvuru yapmadıkları, izin istemedikleri kordon boyu için valilikten izin almışlar. Aynı gün yarım saat sonra valiye belediye başkanı olarak yazı gönderdim; “AKP Çanakkale il başkanlığı tarafından verilecek olan ve makamınızca da uygun bulunan programla ilgili organizasyonun yeni düzenlenmiş kordonumuza fiziki hiçbir zarar vermemesi, yüksek tonajlı araçların kesinlikle yürüyüş alanında bulundurulmaması, masa düzeninin kent halkının yürüyüş ve gezinti özgürlüğünü kısıtlamaması gereğinin yapılmasını ayrıca organizasyon itibarı ile gerçekleşecek görsel, çevresel kirlilikten yaşanacak trafik yoğunluğundan sorumluluk almayacağımızı bilgilerinize arz ederim” şeklinde yazıyı yolladım. O akşam orada akşam üstünden itibaren 4-5 tır yeni yapılan alan üzerine gelip malzeme indirdiler. Belediye zabıtası ile müdahale ettik. Sayın vali de talimat verdi. Tırlar indi. Sahne kalsın diye rica ettiler. Ona tamam dedik, izin verdik. İftar programını yaptılar. O akşam bizim de Kemalpaşa mahallesinde program vardı. Basket sahasındaki etkinliğe de katıldım. Yürüyerek eşimle birlikte eve giderken manzara ile karşılaştım. Her taraf, yerler yemek artıkları ve pislik içerisinde. Bunun üzerine zabıta müdahale edecekken Sayın Nurkan Şanda “Müsaade edin tırları sokalım malzemeleri alalım” dedi. Ben de “Tır’ın girmesi mümkün değil. Küçük araç girince de yüreğim cız ediyor. Daha biz belediye olarak kordon boyunu teslim almadık. Müteahhit’in sorumluluğu altında. Dolayısı ile bu tır’arın burada fink atmaları son derece yanlış. Ayrıca o saatte halk iftarını etmiş kordona çıkmış. İnsanlar kordonda dolaşıyor. Gece vakti tır’ın bu alana girmesi tehlikelidir. Bu mümkün değil. Masaları yol kenarına taşımaları gerektiğini söyledim.” Daha sonra trafiği kesip dediğimi yaptılar. Bu arada AKP’li arkadaşlar protesto için masa sandalyeleri yollara attılar. AKP’liler engelledi. Çöp kamyonu ile ilgilide görüştüm. “Çöpleri toplayıp poşetlere koyun çöp arabası alacak” dedim. Temizlik işleri müdürüne de çöp arabalarını yollamalarını söyledim. İlle de arabayı hemen istediler. Ardından bu alanı yarı şov yarı mecburiyet anlamında temizlediler. Kendilerine teşekkür ediyorum. Tabi temizleyecekler. Ondan sonrada Eceabat belediyesinden araç çağırmışlar, araçla çöpleri aldılar. Burada Çanakkale Belediyesinin izin vermediği bir alanda bu kentin partisinin dışında yani İstanbul’dan gelerek onların finanse ettiği bir organizatörün yaptığı bir eylem içerisindeki bütün temizliği onlar yapmak zorunda. Ben müsaade ettiğim yerlerde gerekli temizliği yaptım düzeni sağladım. Benim iznim olmadığı yerde ve uygun bulmadığımız yerde yapacağınız etkinliklerin gereğini siz yapacaksınız. Sonunda bütün yaptıkları bu anlamsız tepkinin ne kadar haksız olduğu ortaya çıktı.”
 
“Dini siyasete alet ettiler”
Düzenlenen etkinliğin iftar değil AKP’nin şov yemeği olduğunu ifade eden Başkan Gökhan; “Adap ve edep her ikisi birden bu anlayışta yoksun. Bir iftar programı yaptıklarını ve İstanbul’dan da getirilen insanlar bu memleketin kordonunda bir iftar etkinliği düzenlediler. Bu bir iftar yemeği değildir. Benim dini anlayışıma göre hiç değildir. Bu bir AKP şov yemeğidir. Dini istismar yemeğidir” dedi.
 
Başkan Gökhan şunları söyledi; “Çünkü iftarlarda parti logoları bütün halkı çağırıp parti logosu koyup parti üye masası koyarsanız bunlar dinin siyasete alet edilmesinin tipik örneğidir. Sayın savcılar bu noktada bunu dikkatle izlemelidirler. Bir şey eksikti. Herhalde akıllarına getiremediler. Bir seçim sandığı koyup oyda attırsalardı önümüzdeki seçimde onu da sayardınız diğer oylarla beraber. Çanakkale halkının çok büyük bir bölümünün kınadığı, ayıpladığı, yakıştıramadığı ve dinimizce de uygun olmayan bu şov yemeğinin hesabını AKP önümüzdeki seçimlerde ayrıca sandıkta verecektir. Çünkü Çanakkale halkı dini duygularının sömürülmesinden hoşlanmaz. Çanakkale kentinde bu olayları hiç yaşamadık. Böyle şeylere alışık değiliz. Biz de Çanakkale de mahalle aralarında iftarlar düzenliyoruz. Parti bayrağını bırakın bir tek belediye bayrağı göremezsiniz. Çünkü iftarlarda sadece Allahın ve dinin sembolleri olur. Partilerin, kurumların sembolleri olmaz. İftarlar şov yeri değildir. Onun için ben taşımalı yandaşlarla taşımalı iftar programlarını bu kentte görmek istemiyorum.
 
Önümüzdeki yıl daha büyük sıkıntılar yaşamamamız için şimdiden uyarıyorum. Bu yılki kadar hoşgörülü davranmaya biliriz. Onun için Sayın Öncü ve Sayın Şanda’nın eleştirilerini kabul etmiyorum. Sayın Öncü demiş ki seçimden sonra belediyeyi süpüreceğiz. Seçimden sonra gelip bayraklarını belediyenin önünden süpürecekler. O kesin onu yapacaklar. Onların bayraklarını belediye önünde görmek istemeyeceğiz. Sayın Vali’mizde Belediye olarak halkın iradesinin temsil edildiği yerde biraz önce anlattığım nedenlerden dolayı kamuya ait açık alanlarda kanunun rahatsız edilecek biçimde yapılacak etkinliklere belediyeye rağmen evet demiş olmasını da yadırgadım. İnadına sanki özellikle şov yapmak için açık alanları tercih etmeleri niyetin iftar değil şov yapmak olduğunu ortaya koymaktadır. Bunu çok denediler. Çanakkale’yi İstanbul’dan kitleleri taşıyarak çokmuş gibi göstererek elde edeceklerini zannediyorlarsa yanılıyorlar.”
 
“Amaç kentin adabını bozmak”
İftara Ümraniye Belediye Başkanının da gelerek konuşma yaptığını ifade eden Başkan Gökhan; “Ey belediye başkanı bir kente geliyorsun yandaşlarını getiriyorsun. Halkın paraları ile yapılan alana tahrip etme pahasına giriyorsun. Burada Belediye başkanı var. Meslektaşın var bir telefon et. Ben geldim de. Memleketine geldim. Sana uğrayamıyorum iftar programı için geldim nasılsın iyi misin akşam gel beraber olalım de ama bu adabı da bilmiyor. Niyet iftar değil. Bu kentin adabını bozmak. Onu da şiddetle kınıyorum AKP ilçe başkanı belediye başkanı da iftarlarımıza gelsin demiş. Bana kahve getirip davet etmediler. Bana da kahve getirip davet etseler gelirdim. Onlarda beni davet etmediler. Neresinden bakarsanız sapır sapır dökülüyor neresinden baksanız rezil rüsva oldular. Bir daha bu kentte bunu yapmamalarını diliyorum. İftarların sadece CHP’li belediyelerde yapılması düşünülmesi gereken bir konudur” dedi. Gökhan son olarak şunları söyledi; “CHP’li belediyeler ve belediye başkanları elhamdülillah kökü Müslüman’dır. Bütün belediye başkanlarım onların en kralından daha büyük İslam’a tutkunluğu vardır. Biz kutsal dinimizi kullanmayız onu sadece yaşar ve yaşatırız. Aramızdaki fark budur.”
 
“Kaynak nereden geliyor”
Yapılan iftarların kaynağının sorgulanması gerektiğin ifade eden CHP Çanakkale Milletvekili Ali Sarıbaş; “Siyasi partiler yasası anayasa ve ülkemizde gerçekten bu kadar şova dönüşen tır’ların dolaştığı bu tür yemeklerin ilçe ve illerde verilmesinin kaynağı nereden geliyor. Bugünkü anayasa ya ve siyasi partiler yasasına göre araştırılması savcılığın soruşturması gereken bir konu değil midir? Bunu bir CHP ya da başka bir parti yapsa mahkeme açılırdı. Şehitlerimizi istismar konusu yaparak şehitlikte iftar vermenin  gereği nedir. Dinimizde böyle bir şey var mıdır yoksa şehitler abidesi önünde şova dönüştürülen şehitlerimizin kanının döküldüğü bir alanda bugün dini sömürü haline getiren bir yaklaşımdır. Bence bu önemlidir. AKP Çanakkale deki şehitlerimizi türbe haline getirmeye mi çalışıyor. AKP ustalık tabir ettiği dönemde para musluklarının açıldığı bolca harcandığı bir dönemin hesabı sorulacaktır” dedi.
 
“Din tüccarlığı yapmıyoruz”
Cumhuriyet Halk Partisini hiçbir dönemde dinin tüccarlığını yapmadığını ifade eden CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan; “Dinin bize verdiği emirleri yerine getirmeye çalıştığımız bir aydayız. 11 ayın sultanı dediğimiz duygularımızın yüksek olduğu bir aydayız. Bir garibana yoksula yardım ederken biz CHP belediyesiyiz bakın yardım ediyoruz hadi çekinde resmi dağıtın denmez. Ya da iftar yemeği verirken bizim partinin bayraklarını asın denmez. Çünkü biz dinin ticaretini tüccarlığını yapmıyoruz. Siyasetini de yapmıyoruz” dedi.
 
Soydan şunları söyledi; “Sürekli dayatmalarla karşı karşıyayız. Dinin siyasetini yapan insanları ustalık döneminde daha çok görüyoruz. Türkiye de ele geçiremedikleri yerlerde iftar veriyorlar.. AKP’ye oy vermeyi sağlayacaklarını zannediyorlar. Biz bu dayatmalara karşıyız. Her şey ellerinde olabilir. Ama hala bu ülkede size güvenmeyen çok insan var. Bu dayatmalara boyun eğmeyeceğiz. Almanya da alınan zekat paraları ile bir kısmının zamparalık yaptığı tespit edildi. Tespit eden savcıları görevden aldılar. Savcıları yargılamaya başladılar. Bu dayatmalar bu Ramazan ayında son bulacaktır diye inanıyorum.” Soydan sözlerini şu dua ile tamamladı; “Allah bizi kaynağı belli olmayan paralarla verilen iftar yemeklerinden uzak tutsun.”
Paylaş