havadurum

“Bu gidişat durmazsa Türkiye hapishaneye dönecek...”

Düzenlenen operasyonda KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in de aralarında bulunduğu 71 KESK’linin
evine baskın yapıldı, çok sayıda sendikacı gözaltına alındı. KESK Genel Merkezi ile KESK’e bağlı çok sayıda sendikanın genel merkezinde aramalar yapıldı. KESK’e dönük bu yeni saldırı, sendikal kamuoyundan büyük tepki topladı.Çanakkale’de KESK üyeleri Barış anıtında toplanarak AKP İl binasına yürüyerek gözaltıları protesto ettiler...

570
 
Müdahalelere rağmen yürüdüler
Barış Anıtı önünden başlayan yürüyüş ile Şafak Operasyonu’na tepki gösteren sendika üyeleri, kordonboyuna geldiğinde slogan attıkları gerekçesiyle İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından uyarıldı. Sloganlar eşliğinde yürüyüş yapılmasının yasak olduğunu belirten polis ekipleri ile sendika üyeleri arasında tartışmalar yaşandı. Korbonboyu, GESTAŞ iskelesi ile Kilitba-hir iskelesine yakın bir alanda çevik kuvvet ekipleri tarafından 3 kez durdurulan sendika üyeleri, polis ekiplerinin bu uygulamasına rağmen AKP İl Başkanlığı önüne kadar güçlükle yürüyebildi.
 
“Baskılar bizi yıldıramaz!” 
Tüm müdahalelere karşılık sloganlar eşliğinde AKP İl binası önüne gelen sendika üyeleri ellerindeki dövizlerle birlikte, KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in ve çok sayıda üyenin gözaltına alındığı operasyona sert tepki gösterdiler. AKP İl Binasının önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan KESK Çanakkale Dönem Sözcüsü Eftal Yıldırım, bu tür baskıların KESK üyelerini yıldıramayacağını söyledi.
 
 
“Dimdik ayakta duracağız”
Demokratik, barış içinde, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye yaratma taleplerinden asla vazgeçmeyeceklerini kaydeden Yıldırım; “Birileri ‘durmak yok yola devam’ diyedursun, bizler de ‘yılmak yok mücadeleye devam’ diyerek dimdik ayakta duracağız. Tüm dostlarımızla birlikte bu baskı ve sömürü düzenine karşı direnmeye devam edeceğiz. Tek suçları sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesi vermek olan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, KESK üzerindeki baskılara son verilmelidir” dedi. Öte yandan TKP ile EMEP de gözaltılarla ilgili açıklama yaparak KESK’e destek verdi.Emek Partisi  Çanakkale İl Örgütü yaptığı yazılı açıklamada, “Bu antidemokratik gidişata dur demediğimiz, durduramadığımız takdirde Türkiye büyük bir hapishaneye dönecektir” değerlendirmesi yaptı.
 
 
 
Barış Anıtı önünde toplanan KESK üyeleri, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ve Eğitim-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Kasım Birtek`in de aralarında bulunduğu 71 kişinin gözaltına alınmasını protesto etti. Dün sabah saatlerinde gerçekleştirilen Şafak Operasyonu’na tepki gösteren KESK üyeleri, Türkiye’nin dört bir yanında yaşanan keyfi gözaltı ve tutuklamaların sürdüğünü ifade ettiler. KESK’e yönelik yapılan baskılara boyun eğmeyeceklerini dile getiren sendika üyeleri, AKP hükümetini sert bir dille eleştirdi.
 
Sloganlı yürüyüşe müdahale
Barış Anıtı önünden başlayan yürüyüş ile Şafak Operasyonu’na tepki gösteren sendika üyeleri, kordonboyuna geldiğinde slogan attıkları gerekçesiyle İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından uyarıldı. Sloganlar eşliğinde yürüyüş yapılmasının yasak olduğunu belirten polis ekipleri ile sendika üyeleri arasında zaman zaman tartışmalar yaşandı. Korbonboyu, GESTAŞ iskelesi ile Kilitbahir iskelesine yakın bir alanda çevik kuvvet ekipleri tarafından 3 kez durdurulan sendika üyeleri, polis ekiplerinin bu uygulamasına rağmen AKP İl Başkanlığı önüne kadar güçlükle yürüyebildi.
 
Sloganlar eşliğinde AKP İl binası önüne gelen sendika üyeleri ellerindeki dövizlerle birlikte, KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in ve çok sayıda üyenin gözaltına alındığı operasyona sert tepki gösterdiler. AKP İl Binasının önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan KESK Çanakkale Dönem Sözcüsü Eftal Yıldırım, bu tür baskıların KESK üyelerini yıldıramayacağını belirterek; “Türkiye’nin dört bir yanında üye ve yöneticilerimize yönelen keyfi gözaltı ve tutuklamalarla kuşatılmaya çalışılıyoruz. Bugün sabah gerçekleştirilen şafak operasyonu ile Genel Başkanımızın da içinde bulunduğu toplam 71 yönetici ve üyemiz gözaltına alınmıştır. AKP hükümeti baskıcı ve anti demokratik uygulamalarına boyun eğmeyen ve sesini yükselten KESK’in üye ve yöneticilerini gözaltına alarak KESK’i sindirebileceğini ve susturabileceğini sanmaktadır. Uzun bir süredir konfederasyonumuz üzerinde yaratılan baskılar sonucu toplam 39 üye ve yöneticimiz tutuklu iken, bugün yurt çapında gerçekleştirilen şafak operasyonları ile toplam 71 yönetici ve üyemiz gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınanlar arasında Konfederasyonumuzun Genel Başkanı Lami Özgen’in yanı sıra bağlı sendikalarımızın MYK üyeleri, Şube Başkanı ve şube yöneticilerimiz ile üyelerimiz bulunmaktadır.  Gözaltına alınanların sayısının artmasından kaygı duyuyoruz” dedi.
 
 
“KESK’in kararlı mücadelesi AKP’yi rahatsız etmiştir”
KESK’in kararlı mücadelesinin AKP’yi son derece rahatsız ettiğini ifade eden Yıldırım; “AKP, sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesi veren herkesi gözaltına almaya, tutuklamaya adeta karar vermiş durumda. Son dönemde örneklerini sıkça görmeye başladığımız bu tür gözaltıların, demokratikleşme söylemlerinin arttığı, yeni anayasa tartışmalarının yapıldığı, “yargı paketleri”nin hazırlandığı bir dönemde gerçekleşmiş olması dikkat çekicidir. İnsanca bir yaşam ve demokratik bir ülke isteyen herkes hedef tahtasındadır. Diğer taraftan yaşanan gözaltılar, bizler açısından şaşırtıcı olmadığı gibi, yürüttüğümüz kararlı mücadeleden duyulan rahatsızlığın göstergesidir.  Daha öncekiler gibi bugün gerçekleşen gözaltılar da kesinlikle tesadüf değildir. Gözaltına alınan arkadaşlarımızın tek ortak noktası yıllardır kamu emekçileri mücadelesinin içinde kararlılıkla yer almaları ve Kürt olmalarıdır. AKP, kendisi gibi düşünmeyen Kürt’lerin siyaset yapmasına tahammül edemediği gibi sendikacılık yapmasına da tahammül edememektedir. Sadece son bir yıl içerisinde 26 yönetici ve üyemizin tutuklanmış olması KESK üzerinde yaratılan baskıların sistematik bir hal aldığını göstermektedir. Peki, bu bir yıl içerinde neler olmuştur? Kamu emekçileri sendikal hareketinin kurucusu ve sözcüsü olan KESK, her zaman olduğu gibi kamu emekçilerinin talep ve beklentileri doğrultusunda mücadelesini kararlılıkla sürdürmüş, sendikal hak ve özgürlüklerimizi yok sayan düzenlemelere karşı durmuştur. Kamu emekçilerinin geleceklerini çalmaya yönelik 4688 sayılı “sahte sendika yasasında” değişiklik yapan ucube yasaya, eğitimi ticarileştiren ve dinsel içeriğini artırarak kindar nesiller yetiştirmeyi hedefleyen 4+4+4 eğitim yasasına karşı etkin bir şekilde mücadele etmiştir. Ülkede barış ve demokrasinin acilen sağlanması için 3 Aralık’ta on binlerce insanın emek ve demokrasi güçleriyle birlikte alanlara çıkmasını sağlamıştır. Sadece kamu emekçilerinin değil, kamu hizmetinden faydalanan tüm halkın haklarını korumak için 28-29 Mart eylemini, 21 Aralık ve 23 Mayıs grevini gerçekleştirmiştir. Adı toplu sözleşme olan ancak on yıldır sürdürülen toplu görüşme oyunundan bile daha geri olan düzenlemeye karşı tüm kuşatma ve baskılara rağmen kamu emekçilerinin sesi olmuştur. Bu süreçte AKP’nin yalan ve manipülasyona dayalı politikalarını kamu emekçileri ve halka teşhir etmiştir. KESK’in bu kararlı mücadelesi AKP’yi son derece rahatsız etmiştir ki, Başbakan ve hükümet üyeleri KESK’i hedef gösteren açıklamalar yapmıştır” diye konuştu.
 
“KESK üzerindeki baskılarınıza son verin”
Sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi için mücadele veren KESK Genel Başkanı Lami Özgen ve Eğitim-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Kasım Birtek`in de aralarında bulunduğu 71 kişinin derhal serbest bırakılması gerektiğini kaydeden Yıldırım; AKP hükümetinin KESK üzerindeki baskılara son vermesi gerektiğini dile getirerek şu şekilde konuştu: “KESK’e yönelik olarak gerçekleştirilen bu gözaltı ve tutuklama furyasının tek amacı haklı mücadelemizi yıpratmak ve kamuoyunun kafasında soru işaretleri oluşturmaktır. Bizleri ve mücadelemizi bu tür baskılarla, göz altılarla sindireceklerini sananların büyük bir yanılgı içerisinde olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. KESK olarak her şeye rağmen,  bizleri baskı altına almaya çalışan, haklı mücadelemizden döndürmeyi amaçlayan her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamaların karşısında geçmişte olduğu gibi, bugün de sessiz kalmayacağız. Örgütlü gücümüzün böylesi sindirme politikalarına boyun eğmeyecek kadar kararlı ve köklü olduğunun bilinmesini istiyoruz. Üzerimizde yaratılan kuşatmaya karşı tarihsel ve toplumsal sorumluluklarımız çerçevesinde mücadele geleneğimizden aldığımız güçle yolumuza devam edeceğiz.  Demokratik, barış içinde, eşitlikçi ve özgürlükçü bir Türkiye yaratma talebimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Birileri “durmak yok yola devam” diye dursun, bizler de “yılmak yok mücadeleye devam” diyerek dimdik ayakta duracağız. Tüm dostlarımızla birlikte bu baskı ve sömürü düzenine karşı direnmeye devam edeceğiz. Tek suçları sendikal hak ve özgürlükler, barış ve demokrasi mücadelesi vermek olan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, KESK üzerindeki baskılara son verilmelidir. Yaşasın örgütlü mücadelemiz! Yaşasın KESK!”
 
‘Bu gidişat durmazsa Türkiye hapishaneye dönecek’
Emek Partisi Çanakkale İl Örgütü yaptığı yazılı açıklama ile KESK ve bağlı sendikalara “KCK” operasyonu adı altında Ankara merkezli birçok ilde yapılan operasyonu kınadı.
 
“AKP İktidarının toplu tutuklamalarla muhaliflerini etkisiz kılma çabaları devam ediyor” diyen Emek Partisi Çanakkale İl Örgütü KESK’in etkisiz kılınmaya çalışıldığını ifade etti. Emek Partisi Çanakkale İl Örgütü, “KESK’ lilere yönelik suçlamayla ilgili delilleri henüz bilmiyoruz ama daha önceki KCK operasyonlarında gözaltına alınıp tutuklanan BDP’ li siyasetçiler, gazeteciler, avukatlar gençler ve aydınlarla ilgili düzenlenen iddianameleri ve içindeki delilleri okuduk. Bir taraftan Özel Yetkili Ağır ceza mahkemelerinin kaldırılması tartışılırken, diğer taraftan bu mahkemeler eliyle iktidarın siyasi ve demokratik muhaliflerini tasfiye etmek, AKP iktidarının artık daha az telaffuz ettiği “demokrasi” fikrinden ne kadar uzak olduğunun kanıtıdır” dedi. AKP’nin kendinden olmayanı ezme, tasfiye etme, hapishanelere doldurma politikasına demokrasiden yana olan bütün güçler, birlikte dur demesi gerektiğini belirten Emek Partisi Çanakkale İl Örgütü, “Bu antidemokratik gidişata dur demediğimiz, durduramadığımız takdirde Türkiye büyük bir hapishaneye dönecektir” ifadesini kullandı. Gözaltına alınan en az 65 KESK Yöneticisi ve üyesi derhal serbest bırakılmasını isteyen Emek Partisi Çanakkale İl Örgütü; “Tarihte Mc Carty suçlamaları olarak bilinen uydurma suçlamalarla tutuklanan bütün BDP’ li politikacılar, gazeteciler, avukatlar, aydınlar ve gençler serbest bırakılmalıdır. Gözaltına alınma ve tutuklanma nedeni Emek, Barış, Demokrasi ve Özgürlükler için mücadele etmelerinden başka bir şey olmayan kardeşlerimizin özgürlüklerine kavuşması için şimdi birleşme ve demokrasi mücadelesini yükseltme zamanıdır” diyerek açıklamasını tamamladı.
 
“Boyun eğmeyenler kazanacak”
Yaşanılanlar konusunda “AKP Hükümeti pervasızca saldırdığı bir dönemin sonunda artık kendine çok güvendiği için değil, sonun başlangıcından korktuğu için saldırdığı bir döneme geçiş yapmıştır” değerlendirmesi yapan Çanakkale TKP İl örgütü yazılı açıklamasını şöyle sürdürdü: “İktidar artık uçan kuştan, kıpırdayan yapraktan korkmakta ve saldırmaktadır. Türkiye`de kamu çalışanlarının hak arama mücadelesinin, meşru, fiili eylem ve örgütlenme süreçlerinin ürünü olan KESK`e dönük son saldırı da bununla ilgilidir.AKP saldırılarına göğüs germek, kaçınılmaz sonu geciktirmek için üretilen projelerin ülkemizi nasıl bir karanlığa sürükleyeceğini görenlerin boynunun borcudur.Suriye planları, Kürt sorununda böl, satın al ve inkâr et politikaları, grev yasakları, yargının adaletsizlik aracı haline getirilmesi... Tüm bunlar AKP`nin panik içinde hız verdiği “imha ve inşa” programının uzantısıdır. Bildiğimiz şudur: Boyun eğmeyenler kazanacak.”
Paylaş