“Başka bir eğitim mümkün”

Eğitim Sen’in Çanakkale şube yürütme kurulunun çalışmalarını üstlendiği 5’inci Demokratik Eğitim Kurultayı hazırlıkları sürüyor. Ocak, Şubat ve Mart aylarını kapsayan ve geniş bir çerçevede yapılan çalışmaların kolaylaştırıcılığını Doç. Dr. Ekrem Tufan üstleniyor. Eğitim-Sen’den konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada “Eğitimin laik, bilimsel, eşitlikçi ve kamusal olmasını, hiçbir dilin ya da kültürün yok sayılmamasını savunan eğitim ve bilim emekçileri bu isteklerini, sergiledikleri mücadeleci tutumlarıyla her fırsatta göstermişlerdir. Toplumsal yaşama müdahale etmenin, eğitim politikalarının oluşturulmasında söz sahibi olmanın bir gereği olarak Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) ile başlayan, Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) ve ardından Eğitim Sen ile devam eden mücadele geleneği, bu dönemlerde yapılan eğitim kurultayları ile daha da güçlendirilmiştir” denildi.

Bugüne kadar; TÖS tarafından 4-8 Eylül 1968’de Ankara’da Devrimci Eğitim Şurası, TÖB-DER öncülüğünde, 4-11 Şubat 1978’de Demokratik Eğitim Kurultayı, Eğitim Sen tarafından 2-6 Şubat 1998’de düzenlenen 3. Demokratik Eğitim Kurultayı ve Eğitim Sen tarafından 1-5 Aralık 2004’te 4. Demokratik Eğitim Kurultayı gerçekleştirildi. Bu yıl yine Eğitim-Sen tarafından Ekim ayı içinde Ankara’da düzenlenecek Demokratik Eğitim Kurultayı cumhuriyet tarihinin 57inci eğitim kurultayı olarak tarihe geçecek.

Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi’nden yapılan açıklamada demokratik bir eğitim politikasının oluşturulabileceği ifade edildi. Yapılan açıklamada “2-6 Ekim 2013’te düzenlenecek olan 5. Demokratik Eğitim Kurultayı’nın, gerek öncekilerin birikimi üzerinden yükselmesinin, gerekse ülkenin içinde bulunduğu ekonomik, siyasal, toplumsal atmosferin ve eğitim alanında yaşanan alt üst oluşun etkisiyle çok önemli bir boşluğu dolduracağını düşünüyoruz. Eğitim Sen, düzenleyeceği 5. Demokratik Eğitim Kurultayı ile toplumun gerçek sorunlarını kavrayarak, sorunların etrafında dolaşmayıp özüne inerek, demokratik eğitim anlayışını tüm topluma yaymayı hedeflemektedir. Ancak bu şekilde eğitimin temel sorunlarını tespit edebilir ve bu sorunların çözüm yollarını birlikte arayabiliriz. Ve ancak bu paylaşım sayesinde egemen eğitim anlayışı yerine eşitlikçi, özgürlükçü ve kimseyi dışlamayan, demokratik bir eğitim politikası oluşturabiliriz” dendi.

Eğitim-Sen 5. Demokratik Eğitim Kurultayı’nın gerçekleştirilme aşamaları ise maddeler halinde ifade edildi. Aşama süreci ile ilgili olarak, “Bütün üyelerin katılımıyla ele alınacak konuların belirlenmesi. Her şubenin çalışacağı konuları belirlemesi. Şubelerde bütün toplumun katılımıyla konuların tartışılması ve sonuçların Eğitim Sen genel merkezine rapor halinde gönderilmesi. Eğitim Sen genel merkezindeki komisyonların bütün şubelerden gelen raporları dikkate alarak bir rapor hazırlaması. Eğitim Sen genel merkez tarafından hazırlanan raporun şubelerde tartışılması ve görüşlerin yazılı olarak iletilmesi ve Eğitim Sen genel merkez komisyonları raporlara son şeklini vererek Ekim 2013 teki kurultaya sunması ve kurultayda tartışılan raporlara son şeklinin verilmesi. Bu süreç Eğitim Sen’in bütün toplum ve üyelerinin görüşünü alarak eğitim ve bilim alanında her konudaki politikasını oluşturarak emek ve demokrasi mücadelesinde katılımcı bir yöntem uygulamasıdır. Bu süreçte Çanakkale Eğitim Sen’de aşağıda sıralanan konuların çalışılmasına karar verilmiştir:Eğitimin yeniden yapılandırılması ve kamusal eğitim, öğretmen yetiştirme ve istihdam politikaları, eğitimde resmi dil politikaları, anadilinde ve çok dilli eğitim, bilimsel, laik ve eleştirel eğitim, bilimsel kurumların ve yükseköğretimin yeniden yapılandırılması, eğitimde cinsiyet eşitliği ve eğitimde şiddet.

Çanakkale Eğitim Sen Demokratik Eğitim Kurultayı çalışmaları şube yürütme kuruluna bağlı kolaylaştırıcılığını Doç. Dr. Ekrem Tufan’ın yaptığı bir komisyon tarafından yürütülüyor. Bu kapsamda 6 çalışma grubu kuruldu. Çalışma gruplarının isimleri ise; Okulöncesi Çalışma Grubu, İlkokul Çalışma Grubu, Ortaokul Çalışma Grubu, Lise Çalışma Grubu, 2013 Üniversite Çalışma Grubu ve Hayat Boyu Öğrenme Çalışma Grubu.

Yapılan açıklamada 5’inci Demokratik Eğitim Kurultayı Çanakkale çalışmaları üç önemli konunun eğitim aşamalarına göre tartışılması ile tamamlandı. Bilimsel, laik ve eleştirel eğitim, eğitimde cinsiyet eşitliği ve eğitimde şiddet. “Bu konular 2013 yılı ocak, şubat ve mart aylarında tartışılarak katılımcıların bütün düşüncelerinin raporlara yansıması sağlanmıştır” denilen Eğitim Sen Çanakkale şubesinin yaptığı açıklamada raporun ayrıntıları ile ilgili bilgiler verildi. Yapılan açıklamada “Seçilen konulara göre oluşturulan çalışma gruplar ilk şube raporlarının tamamlamıştır. Bu aşamada özellikle eğitimde cinsiyet eşitliği, eğitimde şiddet, bilimsel, laik ve eleştirel eğitimkonularında gerçekleştirilen on iki (12) toplantının sonuçlarının genel hatları aşağıda maddeler halinde özetlenmiştir. Toplantılarda ulaşılan sonuçlar Çanakkale ve Türkiye geneli için oluşturulan görüşlerdir. 1. Eğitim ve bilim süreçlerinde konunun tarafı olan öğrenci, veli ile eğitim ve bilim çalışanlarının görüşü alınmadan tamamen siyasi hesaplar veya diğer bir ifadeyle “Dindar gençlik yetiştirmek” amacı ile uygulamalar yapılmaktadır. 2. Eğitim ve bilim sürecinde bilimsel verilerden hareket edilmemesi durumunda başarıya ulaşılması söz konusu olamaz. 3. Devletin topluma karşı sorumluluğu olan eğitim ve bilim alanının özelleştirilerek birer kar alanı haline getirilmesi süreci yaşanmaktadır. 4. Eğitim ve bilim alanında yaşana süreç toplumda yoksulun çocuğunun yoksul, zenginin çocuğunun zengin olması sonucunu hazırlayacaktır. 5. Toplumun genelinde olduğu gibi Eğitim ve bilim alanında da cinsiyet ayrımcı yaklaşım giderek daha büyük sorun haline gelmektedir. 6. 4+4+4 sitemiyle özellikle kadınlar olmak yoksul kesim eğitimin dışına itilmektedir. 7. Eğitim kurumlarında şiddet giderek artmaktadır. 8. Şiddetin ne olduğu konusundaki bilgisizlik en temel sorundur. 9. Eğitim ve bilimin her aşamasında kadınlar haksızlık ve saldırılara uğramaktadır. 10. Eğitim ve bilim süreçlerinin giderek daha yoğun bir şekilde dinselleştirme süreci yaşanmaktadır. 11. Toplumu herhangi bir inançtan hareketle şekillendirilmeye çalışılması çabası hem toplumsal barışı bozar hem de gelişme/aydınlanma mücadelesinde geride bırakır. 12. Gerçek anlamda laiklik bütün inanç, inançsızlık ve düşüncelere sınırsız ve koşulsuz özgürlük sağlanması ile mümkün olur. 13. Türkiye’de laiklik tanımına uygun bir laiklik yaşanmamaktadır. Türkiye’de laiklik kavramının toplumun bütün kesimleri tarafından tartışılarak ortaklaşma zeminlerinin oluşmasına ihtiyaç vardır. Çanakkale Eğitim Sen Demokratik Eğitim Kurultayı 2013 çalışmalarının ön sonuçları kısaca özetlenmiştir. Bu ve bundan sonraki çalışmalarımızın her aşamasında toplumun her kesiminin görüş ve önerilerine ihtiyacımız vardır.” dendi.