Ülgür Gökhan:Benim önerim, adaylık tespitinin kesinlikle tüm üyeyle, hakim denetiminde olması şart. Eğer Çanakkale`de birinci parti olmak istiyorsak, birinci şart bu. Yeni hiçbir küskünlüğe yer vermemeliyiz. Merkez yoklamasında beni atasalar, öteki aday arkadaşımız sıkıntı yaşar, ötekini atasalar ben burada ciddi bir şekilde isyan ederim. `Neden onu tercih ediyorsun? Benim neyim eksik?` deme noktasında olurum. Dolayısıyla ön seçim konusu önemli. Bunun tecrübesi de var Çanakkale`de. Olmaz ise kesinlikle bunun tartışması olur, zaten olmaması abes olur.
OLAY: Son dönemde 1 ve 2`nci sıraların atama olacağı yönünde spekülatif yorumlar dikkat çekmeye başladı. Bu noktadaki değerlendirmeleriniz nelerdir? Çok sayıda aday adayı var, ön seçim yerine atama kararı alınırsa parti içinde nasıl bir tablo ortaya çıkar?
Ülgür Gökhan:Bunlar spekülatif şeyler. Doğruluğu yok. Yani burada ne sayın genel başkanın ifadesi var, ne MYK`de görüşülmüşlük var, ne parti meclisinde görüşülmüşlük var. Bu konuyla ilgili kimlerin yazdığına bakmak lazım. Yazdıran da olabilir. Şuradan kaynaklı olduğu söyleniyor. Hani merkez yoklaması konusu, yüzde 15 idi de, yüzde 20`şe çıktı ya, hemen oradan Çanakkale`yi gündeme getirdiler. Zaten Çanakkale`nin dört milletvekili hakkı var, CHP`nin de iki milletvekili var. bir de Çanakkale`nin geçmişte önseçim tecrübesi ve başarılı bir sonucu var. Yani Çanakkale`de atama olursa, gerçekten genel merkezi basireti bağlanmış sayarım. Yani, burada 1-2`yi atarsa `genel merkezin basireti bağlanmış`, `birileri büyü yapmış` derim. Çünkü olamaz. Böyle bir şeyin olabilmesi için haklı bir gerekçe olmalı. Kamuoyunda, basında, `olabilir, bu hakkıdır` denmesi lazım. Şimdi ben soruyorum; Çanakkale`de mevcutlar içinde kim 1 ve 2 olur. Kim olursa `tamam` diyeceğiz. Çünkü benim durumum farklı, belediye başkanı olarak performans kriterim vardı. Somut. Böyle bir kriter var mı somut? Var ise o değerlendirilebilir. Ya da Ankara`da bizim bilmediğimiz bir çalışmaları varsa. Bu değerlendirilebilir. Ama öyle bir şey yok. Böyle bir durum da yok. Sadece bir disiplin kurulu üyesi olmak bir avantaj sağlamaz. Böyle bir beklenti olabilir, ama böyle bir şey söz konusu değil. Bunun aksini düşünmek bile istemiyorum. Neden? Olursa, örgütün önemli bir bölümünün performansı düşer. Çalıştıracak adam bulamazsın, köye götürecek adam bulamazsın. Halbuki bir ön seçim yaptığında örgüt ayağa kalkar, hazırlanır, o hevesle, hazır bir şekilde seçimlere kanalize olur. Önseçimden sonra çalışmaya devam eder. Dolaylısıyla böyle olacaktır. Adım gibi eminim. Sonrasında küs olan yönetimler, barıştırılarak, küskünler unutulup parti içi çalışmaya yönelmeliyiz. Yerel yönetimler olarak bizler de var gücümüzle, tüm çabamızla partimizin başarısı için emeklerimizi ortaya koyacağız. İsimlerimizi, bilgimizi, birikimimizi, sıfatlarımızı ortaya koyacağız, adaylarla beraber, örgütlerle beraber çalışacağız. Burada hedefimiz birinci parti olmaktır. Mecburuz ve olacağız. Bu şartlar oluşursa, birinci parti olmamak için hiçbir neden yok. Olacağız. 9 bin 500 oy var, alacağız, bu mümkündür. Birinci parti olmak ve sadece iki milletvekili çıkarmak için değil, 2019 seçimleri içinde çok önemli bir unsur olacak. Çünkü 4 yıl boyunca başka seçim yok. Dört yıl boyunca o kullanılacak. Ya biz kullanacağız, ya AKP kullanacak. Biz kullanmak zorundayız. Yapacak güçteyiz. Ama bunun olmazsa olmazı, ön şartı kesinlikle önseçimdir. Biz her yerde çaba gösteririz. Belediyesi olmayan yerlerde de oraların belediye başkanıymışız gibi gider çalışırız.
OLAY: Sizce AKP`nin adayları da 2015 seçimleri noktasında belirleyici olur mu?
Ülgür Gökhan:AKP`nin adayları konusunda bir fikrim yok. Mehmet beyin olmayacak olması bir avantaj mıdır, dezavantaj mıdır? Onu bilmiyorum. Eski il başkanının ismi geçiyor, ama onun Mehmet bey kadar performans gösterip gösteremeyeceğini bilmiyorum. Çünkü bir aktif siyasetçi, yani halkla içiçe olan bir siyasetçi imajı görmüyorum açıkçası. Zaten sayın Kaşdemir, son derece başarısız bir milletvekilliği yaptı. Tahmin ediyorum, o olmayacak diye düşünüyorum. Sadece benim düşüncemdir bu. Bir kere olaylardan uzak kaldı. Özellikle merkezdeki belediye ile ilgili yaptığı bütün eleştirilerde yanlış bilgilendirildiği ortaya çıktı. Ben artık cevap bile vermez duruma geldim. Çanakkale`ye birşey yapabilmek için de mücadele edilmesi lazım. Sen iktidar partisisin. Yeni Mehmet beye de çok önemli fırsatlar verdiler. Ancak bu gücünü Mehmet bey, Çanakkale için yeterince kullanamadı. Yapmadı mı? Tabi ki yaptı, ama bence yeterli olmadı.
OLAY: Kazdağları`ndaki altın madeni çalışmaları ve Biga-Karabiga bölgesindeki termik santral faaliyetlerine karşı mücadelenin Ankara`daki güçlü bir muhalefetle desteklenmesi söz konusu olur mu? Mücadelenin Ankara ayağı nasıl örülür?
Ülgür Gökhan:Siyasi olarak zaten Mehmet Daniş, İsmail Kaşdemir bunun savunucusu. Ankara`da muhalefet konusunda çalışmalar yapılabilir. Meclisteki muhalefeti daha da artırabiliriz. Bir de birileri bizi kandırıyor. Yani burada 11 tane termik santral ÇED`i yapılıyor. Hani bunun kapasitesi vardı? Hani termik santraller kömür olan alanlara kurulacaktı? Ne oldu? Altın konusu ayrı tabi. Geçen de Madenciler Derneği geldi, ardından da Şahinli`deki Nurol Şirketi`nin bir elemanı geldi. Onlara da gerekeni söyledim. İstemediğimizi söyledim. Çanakkale halkının ve kendi bakış açımı onlara anlattım. Biz Çanakkale`de, Kazdağları`nda ve diğer su kaynaklarımızın üzerinde altın madeni arama ve işletme çalışmalarına karşı olduğumuzu anlattım.
OLAY: 2014 yılı sizin için ve Çanakkale için nasıl geçti?
Ülgür Gökhan:2014 yılı benim için mutlu geçti. Çünkü belediye başkanlığını kazandım. Ayrıca cumhurbaşkanlığı seçiminde de başarılı bir sonuç aldık. Genel başkanımızın öngördüğü adayın seçilmesine yetmese de büyük bir destek aldık. Sonuç itibariyle yine yaptığımız kampanyalar, işler, başarıyla sonuçladı. Kaldığımız yerden yatırımlarımıza, çalışmalarımıza devam ediyoruz, edeceğiz. 2015 aynı zamanda Çanakkale Savaşları`nın yüzüncü yılı olması dolayısıyla önemli. Yüzüncü yıl kapsamında belediye açısından yapmamız gereken ne varsa onları yapacağız. Çanakkale halkı adına da sevinçliyim. Ben onların, onlar da benim mücadeleme ortak oldular. İyi bir katılım ile iyi bir sonuç ile beni seçtiler. 2014`te `özgürlük ve barış` kazandı. Bu süreçte özellikle kadınlar ve gençlerin katkısı çok büyük oldu. Çanakkale halkı bana olan sevgisini gösterdi. Bir kez daha onlara teşekkür ediyorum. 2015 için de, yine ümitliyiz. Kent halkının esenliği için, refahı için çalışmaya devam edeceğiz. Aynı mücadeleyi 2015`te de yürüteceğiz. Hem çevre anlamında, hem insanların hak ve özgürlükleri anlamında, haksızlıklara karşı sesimizi hep yükselttik, yükseltmeye de devam edeceğiz. O konuda kimsenin şüphesi olmasın, kimse bizim sesimizi kısamayacaktır. Çünkü;, bu benim görevim. Ben bunu anakkale halkı adına yapıyorum. Çanakkale halkı da benim bu mücadelemi takdir ediyor, destekliyor. 2015 yılında da bu anlayışla devam edeceğiz.
OLAY: 2014 yılı kentimiz ve sizin için nasıl bir yıl oldu. Bu kapsamda 2015 yılı beklentileriniz nelerdir?
Ülgür Gökhan:Ben 2015`te Türkiye`de adaletsizliklerin olmadığı, hukuksuzlukların olmadığı, hukukun üstünlüğünün ön plana çıktığı, eşitsizliğin ortadan kalktığı bir yıl olmasını diliyorum. Özellikle `ceberut devlet`ten kurtulmamız gerektiğine inanıyorum. Yani son olarak 16 yaşındaki çocuğun tutuklanma konusunun bile Türkiye`nin bir ayıbı olduğunu düşünüyorum. Velev ki öyle bir durum oldu, o çocuğun kazanılması gerekir. Ona hapse attığın zaman, yani o çocuğa ceza verdiğin zaman, aslında kendine ceza veriyorsun. Çocuğu, devlete karşı, kendine karşı bilendiriyorsun. Çocukları öldürmek marifet değil, onları korumaktır asıl olan. Devletin görevi budur. Burası faşist bir ülke mi? Bu ülkeyi faşizme götürmek isteyenlere bu ülkenin insanı fırsat vermeyecektir. O bakımdan genel seçimler çok önemli. Bunun üzerine Çanakkale`de ben bunu kurgulamak istiyorum, kendi adıma. Bu seçimlerde çok dikkatli olmamız lazım. Bu iktidarın bu `ceberut devletin` yönetiminde olanların mutlaka bir ders alması gerekir. 2015 seçimlerini de bunun üzerine kurgulayıp, mücadelemizi yürüteceğiz. 2014`te nasıl hak ve özgürlükler noktasında mücadele ettiysek, 2015`te de aynı kararlılıkla mücadelemizi yürüteceğiz...