Ziyarette partililer ile bir araya gelen ve yoğun Türkiye gündemini değerlendiren Deniz Baykal ülkenin en önemli meselesinin terör ve dış politika olduğunu belirterek 2000 yılına kadar Türkiye’nin derin, sıcak ve ağır bir terör tablosu yoktu. Mevcut iktidar 2002 yılında başa geldi ve bugün artık terör şehit sayıları ile üzücü bir durum olarak algılanmanın ötesinde başka bir boyuta geçti, şimdi artık saha hakimiyeti konuşuluyor” dedi. Terörü mazur gören bir anlayışla terörün kontrol altına alınmayacağını belirten Baykal mevcut iktidarın en büyük hatasının terör hareketini ikna yolu ile, kollayarak ve umut vererek idare etme politikası olduğunu belirtti. El freni çekik devletin terörle ciddi bir mücadelesi olmadığını söyleyen Baykal: “ Anlaşırız anlayışı ile sadece kendinizi aldatırsınız” dedi Baykal Türkiye’nin ciddi karar aşamaları sürecinden geçtiğini belirterek öne çekilen belediye başkanlığı seçimleri, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve milletvekili seçimlerinin yanı sıra anayasa değişiklikleri dönemecinde olduğunu ifade ederek başkanlık sistemi ile ilgili konuştu.
“Türkiye terörle mücadele mi ediyor, müzakere mi belli değil”
Baykal ülkenin çok ciddi sıkıntılar ile karşı karşıya olduğunu belirterek, ekonomide durgunluk olduğunu ve büyümenin hızla düştüğünü belirtti. Türkiye’nin terörle mücadele mi ettiğinin, müzakere mi ettiğinin belli olmadığını ifade ederek, sürecin kaygı verici olduğunu söyledi. İktidarın dış politika konusunda ise izlediği yolun yanlış olduğunu belirten Baykal sosyal sorunlar olduğunu da belirterek, toplumun gelecekle ilgili ciddi kaygılar içinde olduğunu, insanların özel hayatına müdahaleler yapıldığını söyledi. Mevcut iktidar tarafından yeni bir eğitim sisteminin dayatıldığını belirten Baykal ülkenin pek çok noktada alarm verdiğini söyledi. İktidara destek veren çevrelerin dahi başta terör ve dış politika ve eğitim olmak üzere izlenilen yolu eleştirmeye başladığını belirten Deniz Baykal bugün CHP’nin izlediği politikaların ne kadar önemli olduğunun anlaşıldığını söyledi.
“Terörü mazur gören bir anlayışla terör kontrol altına alınamaz”
1996 yılında terör dosyasını açtıklarını belirten Baykal 1999 yılında Abdullah Öcalan’ın İmralı’ya teslim edilmesiyle birlikte terörün kontrol altına alındığını ifade ederek, “2000 yılına kadar Türkiye’de derin, sıcak ve ağır bir terör tablosu yoktu. Bu iktidar 2002 yılında geldi ve bugün artık terör şehit sayıları ile üzücü bir durum olarak algılanmanın ötesinde başka bir boyuta geçti” diyen Baykal şimdi saha hakimiyeti konuşuluyor. Giderek kendi coğrafyamızda egemenliği tartışmalı hale getirdik. Terör nitelik değiştirdi. Bu noktaya gelmekten ıstırap duyuyoruz” dedi. Terörü mazur gören bir anlayışla terörün kontrol altına alınmayacağını belirten Baykal mevcut iktidarın en büyük hatasının terör hareketini ikna ile, kollayarak ve umut vererek idare etme politikası olduğunu belirtti. El freni çekik devletin terörle ciddi bir mücadelesi olmadığını söyleyen Baykal; “Anlaşırız anlayışı ile sadece kendinizi aldatırsınız” dedi. Barışın dilini konuşma yaklaşımını da gerçekçi bulmadığını söyleyen Baykal: “Barış iki taraflı olur. Bir taraf barışın dilini konuşurken, diğeri silahlı ise olmaz. Bu kendini aldatmaktır” dedi. Bir taraf silahı bırakmam, silahla mücadeleye devam ederim derken, diğer taraf barışın dilini konuşsa ne olur?” diyen Baykal bu durumun entelektüel destekçileri olduğunu söyledi. “Bu sahtekarlığı Türkiye’ye kabul ettirmeye çalışıyorlar” diyen Baykal saha hakimiyeti kaybolur, boşuna uğraştırmayın. Vatan evlatlarını boşu boşuna şehit ettirmeyin” dedi.
“İktidar silah tutanlarla laubali”
İktidarın silah tutanlarla laubali ilişkiler geliştirdiğini belirten Baykal 10 yıl boyunca bu hatanın yapıldığını söyledi. Habur’un artık terör yapan insanları kucakladığını belirten Baykal: “Ben terör yaptım, terör yapmaya da devam ederim” diyenlere geçit verdiğini Habur’un devletin terörü kucaklaması anlamına geldiğini söyledi. “Kararınızı alın, herkes tavrını net belirlesin. Terörü meşrulaştırmaya teşebbüs safiyane bir anlayıştır” diyen Baykal açılımın ise iktidar tarafından yapılan bir hata olduğunu ve saha hakimiyetinin kaybedildiğini söyledi. Terör konusunun siyasi bir yanı yokmuş gibi gösterilmesinin yanlış olduğunu belirten Baykal bugün doğru politikalar geliştirilmediği için terörün ana sorun haline geldiğini belirtti.
“Hiç kimse kompleks yapmasın. Devlet içinden devlet çıkarmaya çalışılmasın”
Devletin bir ırk devleti olamayacağını, bir kafatası devleti olamayacağını belirten Baykal devletin siyasi bilinç cumhuriyeti olduğunu söyledi Her türlü kimliğe, etnik kökene, mezhebe ve inanca karşı devletin aynı mesafede olması gerektiğinin altını çizen Baykal: “ Devlet herkes kabulümdür anlayışında olmalıdır” dedi. Etnik kimliğin herkesin şerefi olduğunu belirten Baykal: “ Hiç kimse kompleks yapmasın. Devlet içinden devlet çıkarmaya çalışılmasın. Bu politika doğru politika değildir. Açılım yapanlar CHP desteklemedi diyor, senin açılım dediğin terörü meşrulaştırmaktır, etnik kimlik sahiplenmesi değildir. Sen terörü kucaklıyorsun, açılım terördür. Bu tuzaklara düşmeyin” dedi. Cumhuriyetin temel politikasının yurtta sulh, cihanda sulh olduğunu belirten Baykal Suriye ile ilişkiler konusunda da izlenen yolun yanlış olduğunu belirtti. Türkiye’nin bugün İran gibi bile eleştiri getiremediğini belirten isyancıların desteklendiğini ve Suriye’nin durduk yerde düşman haline getirildiğini söyledi. Baykal : ” Bunun hesabını Türkiye sormayacak mı? Bu halk buna seyirci kalmaz” dedi. Cumhurbaşkanının partili olması ve hükümeti kurması olayının ise tiyatro olduğunu belirten Baykal: “ Bu oyunun sahnelenmesine göz mü yumacağız?” dedi. Türkiye’nin tüm eksiklerine rağmen bölgede saygınlığı olduğunu belirten Baykal müslüman bir ülke olan Türkiye’deki çağdaş modelin dünyanın hiç bir yerinde örneğinin olmadığını söyledi. Türkiye’de bugün toplumda kadın ve erkeğin eşit olduğu bir modelin kaybedilmemesi ve bunun kıymetinin bilinmesi gerektiğini belirten Baykal bu modelin cumhuriyet modeli CHP modeli olduğunu söyledi. Bu modeli kafalarına göre bozma gayretindeler” dedi. Baykal Türkiye’de hukuk konusunda da ciddi sorunlar olduğunu belirterek Silivri’de dramatik bir tablo olduğunu belirten Baykal: Türkiye’nin tekrar dayanışmayı canlandırmaya ihtiyacı var” diye sözlerine son verdi.
Baykal, Kazdağları`nı gezdi
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Kazdağları`nın bir doğa harikası olduğunu, bunun kıymetinin bilinmesi gerektiğini söyledi. Baykal, Bayramiç Belediye Başkanı İsmail Sakin Tunçer`in oğlu Özgür Tunçer ile Esra Gemici`nin düğünü için geldiği Bayramiç ilçesinde, Kazdağları`nın Ayazma bölgesinde gezinti yaptı. Kazdağları`nın çok nadide ve özel bir bölge olduğuna işaret eden Baykal, bölge için çok dikkatli olunması ve korunması gerektiğini kaydetti. Baykal, ``Kazdağları`nın kıymetini bilmek durumundayız. Buradaki güzellikler vatandaşların refahına sunulmalı`` dedi. Ayazma`daki mesire alanını da gezen Baykal`a yörede yetişen alabalık ikram edildi. Baykal, daha sonra nikah şahitliği yapmak için Belediye Başkanı Tunçer`in oğlunun nikahına gitti.