Emekli Subaylar Derneği, Çağdaş Yaşamı destekleme Derneği, Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Çanakkale İşçi Partisi üyeleri Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelerek Atatürk anıtına çelenk koyduktan sonra, protesto yürüyüşü yaptılar.
Çanakkale’de Milli Bayramların kutlanması yönetmeliğinde yapılan değişiklik nedeniyle bu sene 28 Ekim günü gerçekleştirilen resmi çelenk sunma törenine katılım göstermek istemeyen dernek mensubu 60 kişilik grup ilk olarak Atatürk Anıtı önünde saygı duruşunda bulundu ve karanfil bıraktı.
Törende konuşan Türkiye Emekli Subaylar Derneği TESUD Çanakkale Şube Başkanı Gürkan Küzeci 28 Ekim Pazar günü gerçekleştirilen resmi çelenk sunma törenini yeterince samimi bulmadıklarını ifade ederek ayrı bir tören düzenleme gereği hissettiklerini belirtti.
Atatürk anıtı önüne karanfiller bırakan dernek üyeleri daha sonra Piri Reis Caddesi Kordon girişinde yer alan Atatürk ve Çocuk heykeli önüne kadar protesto yürüyüşü düzenledi.
Cumhuriyetin bir gün değil 365 gün boyunca kutlanması gerektiğini söyleyen Çanakkale Emekli Subaylar Derneği Şube Başkanı Gürkan Küzeci;” Şu anda yapılan iş bizi dağıtmak, kargaşa yaratmak ve kaos ortamı oluşturmaktır” dedi.
Halkın Cumhuriyet coşkusunu içinde yaşattığını belirten Küzeci: “Cumhuriyetin coşkusunu içinde yaşayan vatandaşlar bayrakları alıp sokağa çıkacaklardır. Bugün burada hep beraber olduğumuz için büyük mutluluk duydum. Yapılan yürüyüş esnasında Cumhuriyetin bize sağladıklarını her hücremde tekrar hissettim. Haddim olmayarak gazilerimizi, şehitlerimizi ve atalarımızı saygıyla anıyorum” dedi.
Protesto yürüyüşü sırasında vatandaşlar dernek üyelerine alkışlar ile destek verdi.
EMEP: Yasaksız cumhuriyet özlemi
Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl örgütü tarafından Cumhuriyet Bayramı’na ilişkin yapılan yazılı açıklamada, yasaksız, gerçek demokrasinin egemen olduğu bir halk cumhuriyeti özlemine vurgu yapılarak, cumhuriyet yürüyüşünün yasaklanması eleştirildi.
“Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren egemen sınıflar ve hükümetleri Türk, Kürt ve her milliyetten Türkiye halklarının talep ve özlemlerini baskı ve yasaklarla boğdular; bugünde aynı tutumlarını devam ettiriyorlar” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“Milyonlar işsizlik ve yoksullukla boğuşuyor. İşçilerin ne işleri belli artık ne çalışma saatleri. Grev yapmaları, örgütlenmeleri bile yasak. Köylülerin pek azı köylerinde yaşayabiliyor. Ürünleri para etmiyor. Pancar ve tütün ekimi yasaklanmış, hayvancılık neredeyse bitmiş, tarımın sonuna gelinmektedir. Cumhuriyetin emanet edildiği gençliğe serbest olan şey yok. Kadınlar sürekli şiddet mağduru ve her türlü cinsiyetçi ayrıma tabi tutulmakta. Cumhuriyetin kuruluş sürecinde kurucu unsurlardan biri olarak ifade edilen, fakat sonradan varlığı inkâr edilen Kürdün ulusal demokratik talepleri bugünde şiddetle bastırılmaya devam ediliyor. Alevilere ibadethane bile yasak, ama din dersi zorunlu. Bir dönemler türbanın yasaklanmasına karşı çıkıp, demokrasiyi dillerinden düşürmeyenler, şimdi gelip Cumhuriyet’in başına kuruldular, onlar yönetiyorlar artık Cumhuriyet’i. Ve eski yasakları uygulama, yeni yasak koyma ve yasakçılık sırası onlarda. Emperyalist işgale karşı halkların mücadelesiyle kurulan Cumhuriyet bugün egemenler ve AKP hükümetinin öncülüğünde, içeride ve dışarıda savaş politikalarının dayanağı yapılmış durumda. Bu gün ihtiyaç olan, yasaksız-yasaklamasız, antiemperyalist bir demokratik Cumhuriyet’tir. Ancak böyle bir cumhuriyet halk Cumhuriyeti olabilir. Cumhuriyet Bayramı’nı, demokratik bir halk Cumhuriyeti’ne geçiş zorunluluğunun zemini olması dileğiyle kutluyoruz."
