İşte bundan dolayı Kazdağlarına sahip çıkmak, emek mücadelesinin bir parçasıdır.
Çanakkaleliler olarak 1 Mayıs kutlamalarında Kazdağlarına sahip çıkmak talebini Cumhuriyet Meydanına taşımalıyız.
Düne kadar ‘Kazdağlarında tek bir dalı kestirmem’ diyenler Kurşunlu Köylülerinin çığlığını duydular mı?
Çıkarılan yeni yasa ile ormanlık alanlarda enerji üretim santralleri, petrol ve doğalgaz boru hattı, petrol ve doğalgaz arama tesislerinin kurulmasına izin verildi.
Ayrıca Mili parklar yönetmeliğinde yapılan “İçme suyu temini açısından yapımı aciliyet gösteren ve kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk arz eden tesisler için uzun devreli gelişme planı şartı aranmaz. İlgili kurumların görüşleri alındıktan sonra yapılan bu tesisler uzun devreli gelişme planlarına işlenir.”şeklindeki
değişikle milli parklar da yapılaşmaya açılmış oldu.
Çıkarılan bu yasalar ile ormanlarımızın yok edilmesi girişimlerinin önü açılmış oldu.
Bu saldırılar sistemin azgınca sürdürdüğü sömürü operasyonunun bir parçası.
Emeğimizi sömürenler, aynı zamanda doğamızı yaşam kaynaklarımızı da sömürmektedirler.
İşte bundan dolayı 1 Mayıs Çanakkale açısından Kazdağlarına sahip çıkacağımız, termik santrallere karşı duracağımız bir mücadele günüdür aynı zamanda.
Yeni çıkarılan yasalarla yaşamsal değerlerimiz üzerindeki saldırıların yoğunlaştırıldığı şu günlerde, gerçekleştirilen Kazdağları buluşması ile yaşam savunucuları Kazdağlarına sahip çıkma, termik santrallere karşı durma konusunda iradelerini gösterdiler.
Bu iradenin geliştirilmesi için, 1 Mayıs önemli bir araçtır.
Yaşam savunucuları 1 Mayıs kutlamalarına en geniş katılımla destek vermeli bu mücadele, emek mücadelesiyle birleştirilmelidir.
Sistemden mağdur olan her kesim mücadelelerini birleştirdikçe, bu saldırılar göğüslenebilecektir.
Daha 3 gün önce DSİ’de çalışan işçiler, taşeron sistemin kurbanı olarak işlerinden çıkarıldılar.
Çanakkale’de 1 Mayıs aynı zamanda bu taşeron işçilerin haklarına sahip çıkma mücadelesi olacaktır.
ÇOMÜ’lü işçileri unutmadık.
Yasal olarak haklılıklarını ispat etmelerine rağmen, yaşamış oldukları mağduriyetleri bugün hala sürmektedir.
1 Mayıs’da yine onlar için yürüyeceğiz.
Demokrasi için, özgürlük için, daha iyi yaşam koşuları için, örgütlenme hakkı için,Kazdağları için, termik santrallere karşı olmak için, güvenceli iş koşulları için, işten atılmalara karşı olmak için ,kadın ve çocuk emeğinin sömürülmesine karşı olmak için, emekli vatandaşlarımızın insanca yaşayabileceği ücret seviyesi için, .
sömürünün olmadığı demokratik ve özgür bir Türkiye için yarın saat 14. 00 de Salı Pazarında buluşalım.