sermet@canakkaleolay.com
Çanakkale Belediyesi bugüne kadar göstermiş olduğu performans ile hep popülizmden uzak, gerçekçi, verimli işler yapmaya özen gösterdi. Belki bu noktada siyasi platformda rakiplerinin eleştirisine maruz kaldı veya onlara bazı malzemeler verdi. Buna rağmen planlı, kaynaklarını verimli kullanma konusunda kendi gerçeklikleri ile hareket etme disiplininden taviz vermedi. Kamusal yönetimler açısından bu tarz önemlidir, son tahlilde halkın yararınadır. Son olarak doğal gaz dağıtım işi ile ilgili olarak yaşanan bazı uygulamalar noktasında, aynı disiplinini sürdürerek, vatandaşın belediye nezdinde gelişebilecek tepkisine rağmen popülizme sapmadı. Bu konuda sorumluluklarını ihmal eden gaz firmasını göreve davet etti.
Bu konuya ilişkin gaz dağıtım firmasının konuya ilişkin ne düşündüğüne dair temaslarımıza rağmen henüz bir bilgi alamadık.
%80 dağıtım işini tamamlayan bir uygulama ile bugünlere gelinen noktada, tahmin ediyorum ki yaşanılanlar konusunda bir iletişimsizlik veya bir planlama zaafı yaşanmış olabilir.
Finale çok az kalan şu durumda vatandaşların olumsuz etkilenmesinin önüne geçecek bir performansın gerçekleştirilmesi çok zor olmasa gerek.
Mevcut bu olumsuzluk nerden kaynaklanıyor ise taraflar bunu çözmelidir.
Unutulmamalıdır ki gaz dağıtım şirketinin küçük bir oranda da olsa ortağı Çanakkale Belediyesidir.
Bu konuda yapılacak temaslar ile sorunun nereden kaynaklandığı konusunda yapılacak bir tespit, aynı zamanda bundan sonraki çalışmalar için bir deneyim olarak tarafların hanesine bir kazanım olarak yazılacaktır.
Vatandaşın kışkırtılarak yanlış yönlendirilmesi, provokatif bir tavırdır.
Taraflardan kim olur ise olsun, bu tarzı terk etmesi vatandaşa duyulan saygının işareti olacaktır.
Gelişimin nasıl şekilleneceğini merak ile bekliyorum.
Sivil polisler üniversitelerde
YÖK bundan böyle üniversitelerde sivil polislerin görev yapması konusunda bir girişimde bulundu.
Esasında bu uygulama yeni bir uygulama değil; eskisen beri var olan bu uygulama, şimdi meşrulaştırılmaktadır.
Benim üniversite yıllarımda da sivil polisler üniversiteler içersinde hep olurlar, ve çok komik görüntülere sebep verirler idi.
Kendilerini kamufle etmek için şekilden şekle girerler, çeşitli hikayeler ile öğrenciler arasında kendilerini meşrulaştırmaya çalışırlardı.
Görevli bu insanlar için bu uygulama iyi oldu; onları bu komik, bir o kadar da garip durumdan kurtardı.
Fakat özgürlükler, bilimsel özerklik ve bilimin özgür yapısı, geliştirilen bu fiili durum ile yara aldı.
Bu uygulamanın, birilerinin iddia ettiği gibi referandum ile geliştirilmek istenen özgürlük ortamında yapılması çok manidar.
Referandum öncesinde de çok tartışıldı.
Anayasa değişikliği ile özgürlüklerin gelişeceği, 12Eylül anayasasının anti demokratik özünün aşılacağı konusundaki beklentilerin gerçekçi olmadığı bir bir ortaya çıkıyor.
Şöyle bir referandum sonrasında, yaşanılanları ve uygulamaları bir gözden geçirmenizi tavsiye ederim.
Bu perspektif ile yeniden bir değerlendirme yaparak önümüzdeki günlerde özgürlük ve demokrasi talepleri için mücadele etmekten başka bir yol olmadığını göreceksiniz.
Sözde değişen AKP, demokrasi ve özgürlükler noktasında ileri konumdaki AKP, yetmez ama desteklenmeli gibi safsatalar yaşamın gerçekleri karşısında bir bir iflas ediyor.
Kulağımıza küpe olsun.
Macaristan’daki alüminyum fabrikasındaki, kimyasal atık havuz setinin yıkılması ile önemli bir çevre felaketi ile karşı karşıya kalındı.
Bu olay hemen aklıma Kirazlı bölgesinde üretim aşamasına geçme girişiminde bulunduğu iddia edilen altın üretimi ile ilgili gelişmeyi getirdi.
Bilindiği üzere altın üretimi içinde; altının topraktan ayrışmasını sağlayacak siyanür ile teması sonrasındaki siyanürlü atıkların biriktirildiği havuzlar içinde aynı tehlikenin olduğunu unutmayalım.
Böyle bir gelişim ile, buna benzer bir tehlike potansiyelinin de her an bizleri beklediğinin bilincinde olalım.
Şanda’nın duyarlılığı
İl Genel Meclisinin AKP’li üyesi Nurkan Şanda, depreme karşı alınacak önlemler bazında binaların depreme dayanıklılığı konusundaki ihmal edilen çalışmayı yeniden gündeme taşıyarak önemli bir duyarlılık göstermiştir.
Bu konuda yapılabilecekler bazında, Bayındırlık Müdürlüğü’nün sorumluluk alması konusunu bir kez daha hatırlatması, geç kalan bir çalışma olarak bu konuda daha hassas davranılması bilinci ile hareket eden Şanda’nın bu girişimi desteklenmelidir.
Bu çalışmanın ihmalinin getireceği sonuçların telafisi imkansızdır.
Böylesi önemli bir sorumluluk için, herhalde bir iş planı yapılacak ve bu konuda çalışmalar başlatılacaktır.
Zaten bu konuda bir gelişim sağlanamaz ise bir kez daha not ediniz ki; bu sistem de insan olarak değerimiz sıfırdır, varsa yoksa cepleri dolduracak uygulamalar esastır, bu böyle biline…
Sermet ATADİNÇ
