Ensar İlyasoğlu

ensarilyasoglu@gmail.com

Korkuya Yenilmemek!..

2121
Korkalım istiyorlar; herkesten ve her şeyden korkalım…
Kapımızın eşiğinde, ne olduğunu tanımlayamadığımız bir felaketin bizi beklediğine ve en küçük bir hareketimizle, hayatımızın parçalanabileceğine inanalım istiyorlar.
Sessiz, sakin, kıpırtısız ve uysal olmamızdır, bizden istenen…
Bütün toplumun duygu, düşünce ve davranışlarının belirlenmesinde ve ortaya koyulmasında,’temel belirleyicinin’ korku olmasıdır, hepimizden istenilen şey!
Korkularımız tarafından yönetilelim.
Küçülelim, yalnız ve güvensiz hissedelim kendimizi...
Teslim olalım korkularımıza… Korkulara ve korkutanlara boyun eğelim…
Toplumsal ilişkilerin, sosyal davranışların, insana özgü reflekslerin korku cenderesinde şekillenmesidir, istenilen…
Hukuk istemeyin, insan haklarını savunmayın, demokrasiden vazgeçin…denilenin özü bu!...
Eğer bunları isterseniz; ‘düşmanın’ ekmeğine yağ sürer, onunla aynı çizgide buluşursunuz, ‘uyarısıdır’ dır yapılan!...
Hukuk, insan hakları ve demokrasiden vazgeçen bir toplumun ve bireyin, kimin ekmeğine yağ sürdüğü ve kimlerin çıkar çizgisine sürükleneceği, korku duvarlarının arkasında  gizlenerek söylenmiyor…
Oysa ki; biz bu söylemleri tanıyoruz ve yaşadık; 12 Eylül karanlığını ve darbecilerin yarattığı ‘korku imparatorluğu’nu henüz unutmuş değiliz…
Korkuya teslim olmanın, darbeye direnmemenin ve darbe şakşakçılığının bir ülkeye, bir topluma nelere mal olduğunu bizden daha iyi kim bilir ki!...
Darbe şakşakçılığının ‘şeriat istemini’; ‘şeriat özlemini’ nin  ‘darbeciliği’ güçlendiren iki toplumsal gerici tehdit olduğunu bu ülkenin yurttaşlarının anlamadığı mı sanılıyor.
Eğer, ‘ne şeriat, ne darbe..’sloganlarını duyduysanız, işinizin zor olacağını da biliyorsunuzdur!...
Hukukun üstünlüğü, insan hakları ve demokrasiden yoksun kalan, hangi toplum ve ülkenin ekmeği büyümüş, özgürlüğü ve refahı artmıştır? Bu soruya yüzü kızarmadan kim olumlu yanıt verebilir?...
Biz, işimiz ve ekmeğimiz için, geleceğimiz için; hukuk, insan hakları ve demokrasi istemeğe devam edeceğiz.
Şeriat ve darbe ikilemine teslim olmayacağız. Şeriata ve darbeye karşı mücadelenin; bir toplumun meşru ve demokratik hakkı olduğu bilinci ile yola devam etmenin gereğini savunmayı sürdüreceğiz…